2 Ekim 2014 Perşembe günü Bursa-Mudanya çevre yolunda Çağlayan Tır Parkı civarında ensesinden kurşunlanarak öldürülmüş bir kişi bulundu. Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsinin ardından cesedin 5 aydır kayıp olan Erdal Alabaş’a ait olduğu belirlendi. Olayın ardından adeta iğne ile kuyu kazan polis ekipleri, Erdal Alabaş ile kaybolduğu gün telefonla görüşen M.K.'yi (37) olayın faili olduğu iddiasıyla gözaltına alındı. Alabaş ile aynı mahallede oturan inşaat bekçisi M.K. olaydan 1 buçuk yıl sonra tutuklandı.
Ceza bozuldu Mahkeme heyeti, Erdal Alabaş’ı ‘kasten öldürmek’ suçundan sanığa müebbet hapis cezası verdi. Bunun üzerine sanık ve avukatı itiraz etti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, sanık ile Alabaş arasındaki mesaj dökümlerini inceledi. M.K.'nin mesajlarda Erdal Alabaş’tan ısrarla bayan külotu, desenli külotlu çorap, tayt ile ayakkabı ve genç gay telefon numaraları istediği ortaya çıktı. Alabaş’ın ise, “Bu attığın mesajları annen ve oğlunun görmemesini istiyorsan beni irite etme” dediği ve küfrettiği belirlendi. 1. Ceza Dairesi, kararı bozup, haksız tahrik uygulanması yönünde dosyayı mahalli mahkemeye geri gönderdi.
"Mesajları görmedim" Bursa 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden hakim önüne çıkan sanık, “Atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Bana istinaf kararında bahsedilen mesajları görmedim. Zaten böyle mesajlarla tahrike kapılıp öldürecek insan değilim” dedi. Alabaş’ın yakınları da mesajlardan haberleri olmadığını söyledi. Cumhuriyet savcısı mütalaasında müebbet hapis cezası talep edip, haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını istedi. Mahkeme heyeti ise sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Ahmet Faruk Çabuk
dikGAZETE.com