Şarm el-Şeyh
Mısır'da iki hafta süren Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 27. Taraflar Konferansı (COP27) sona ererken, alınan olumlu kararların yanı sıra atılamayan adımlar da tartışılıyor.
Şarm el-Şeyh şehrinde 6 Kasım'da başlayan BM İklim Zirvesi, uzun müzakerelerin ardından 20 Kasım'da 200 ülkeden delegenin katıldığı genel oturumla tamamlandı.
Zirvede alınan "gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliği sonucunda maruz kaldıkları kayıp ve zararların tazmin edilmesi için bir fon kurulması" kararı önemli bir adım oldu.
Fonun detaylarının 2023'ün sonunda Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) yapılması planlanan bir sonraki konferansta belirleneceği açıklandı.
İklim değişikliği için fon oluşturma kararı konferansın olumlu bir sonucu olarak görülürken, alınan kararların iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesi ve küresel sıcaklık artışını 1,5 santigrat derecenin altında tutma hedefi için yeterli olmadığı eleştirileri yapılıyor.
Olumlu adımlar
Mısır'daki zirveyle iklim değişikliğinin neden olduğu kayıp ve zararların tazmin edilmesi için ilk defa fon kurulurken, bu fonun gelişmekte olan ülkeler yararına kullanılma kararı takdir topladı.
Gıda güvenliği meselesinin ilk defa ele alındığı COP27 Konferansı'nda, iklim değişikliğinin biyolojik çeşitliliğe etkisi de tartışıldı.
Konferansa katılan ülkelerin sağlıklı, besleyici, sürdürülebilir ve iklim değişikliklerine dayanıklı gıda üretiminin gerekliliği konusunda hemfikir olduğu vurgulandı.
İklim değişikliğiyle mücadele kapsamına su meselesi ilk defa dahil edilirken, kapanış bildirgesinde de ilk kez "doğa temelli çözüm" vurgusu yapılarak ormanların korunmasına ilişkin bir kısım yer aldı.
ABD ve Japonya, Endonezya'ya kömür kullanmayı bırakması karşılığında 20 milyar dolarlık yatırım önerisinde bulunurken, İngiltere ise enerji verimliliğini artırmak ve karbon emisyonunu azaltmak için 6 milyar sterlin tutarında yatırım yapacağını açıkladı.
Avrupa Birliği 2030'a kadar gaz emisyonlarını yüzde 57, Kanada yüzde 75 oranında azaltma taahhüdünde bulunurken, Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva Amazonlar'daki ormansızlaşma faaliyetlerini 2030'da sonlandırma sözü verdi.
Konferansın başarısızlıkları
Konferansta; petrol ve doğal gaz dahil her türlü fosil yakıtın kullanımının kademeli olarak azaltılması konusunda anlaşmaya varılamaması, iklim değişikliğinin temel nedenlerinin ele alınamadığı eleştirilerini beraberinde getirdi.
Küresel sıcaklık artışını 1,5 santigrat derecenin altında tutma hedefine yönelik stratejilerin geliştirilmesi ve planların hazırlanması konusunda konferanstan karar çıkmadı.
Ormanları iklim değişikliğinin etkilerinden korumak için oluşturulması düşünülen fonun onaylanmaması, konferansa yöneltilen eleştirileri arasında yer aldı.
Çin ve Hindistan'ın iklim değişikliğinden etkilenen ülkelere yardım etmekle yükümlü devletler sınıfına dahil edilememesi de konferansın başarısızlıkları arasında sayıldı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com