Bakan Işık, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Mali ve Orta Afrika Cumhuriyeti’nde görev yapmasına ilişkin Başbakanlık Tezkeresi hakkında TBMM Genel Kurulu’nda bilgi verdi. 15 Temmuz’daki darbe girişimi ile ilgili değerlendirmede bulunan Bakan Işık şunları söyledi: "Öncelikle milletimize geçmiş olsun. 15 Temmuz gecesi FETÖ'nün darbe girişimi sırasında teröristlere kahramanca direnen ve bu uğurda hayatını kaybeden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. 15 Temmuz gecesi yaralanan ve gazi olan bütün gazilerimize de rabbimden acil şifalar dilmiyorum. Milletimize baş sağlığı diliyorum. 15 Temmuz gecesi bizim ne kadar büyük bir milletin mensupları olduğumuzun bir kez daha tescil edildiği gece olmuştur. Bu aziz milletin genlerinde bu noktadaki var olan asaletli bir kez daha 15 Temmuz gecesi gördük. Milletimize ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu süreçte bu hainler asker elbisesi giymiş bu teröristler milletimizin üzerine göz kırpmadan bomba yağdırdılar, kurşun sıktılar. Bunlara ‘asker’ demiyoruz, bunlara ‘Türk subayı, Türk astsubayı, Türk askeri’ demiyoruz, bunlara asker elbisesi giymiş teröristler diyoruz. Asla yaptıklarını, şanlı maziye sahip olan Türk Silahlı Kuvvetleri ile bağdaştırmıyoruz."
"Milletvekillerimize gösterdikleri asil duruş ve kararlılık dolayısıyla teşekkür ediyorum" 15 Temmuz akşamında milletin çok önemli bir dayanışma gösterdiğini vurgulayan Bakan Işık, "O gece bu çağrıya uyarak gelen bütün insanlarımıza da saygılarımızı sunuyoruz. İhanetin büyüklüğünün en önemli göstergesi milletin iradesinin tecellatgahı olan ‘Kayıtsız şartsız hakimiyetin milletin’ olduğu ifadesinin tecellatgahı olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne attıkları bombalardır, Yaptıkları haince saldırılardır. Bundan dolayı bütün milletvekillerimize gösterdikleri asil duruş ve kararlılık dolayısıyla teşekkür ediyorum. 1961’de açılan Meclisimiz gazi meclisimizdir. Bize düşen görev, 15 Temmuz darbe girişimini unutturmamaktır. 15 Temmuz Türk demokrasi tarihinde bir milat olacaktır. Artık birbirimize daha toleranslı, hoşgörüyle yaklaşacağız. 15 temmuz’da başlayan süreçten sonra özellikle parti genel başkanlarının ortaya koyduğu tavır bizim geleceğe ümitle bakmamızın önemli bir göstergesidir" şeklinde konuştu.
"Birleşmiş Milletler tarafından ülkemize söz konusu misyonlara katılım davetinde bulunulmuştur" Bakan Işık, tezkerenin konusunu oluşturan konulardan birisinin Mali Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonu (MİNUSMA) olduğunu hatırlatarak, misyonunun Mali’de güvenlik durumunun kötüleşmesi sonucunda ülkedeki siyasi süreci desteklemek amacıyla oluşturulduğunu ifade etti. Bakan Işık, 52 ülkeden yaklaşık 12 bin personelle icra edilen harekata Türkiye’nin iki polisle katkı sağladığını aktardı. Bakan Işık, BM Güvenlik Konseyi’nin kararıyla Orta Afrika Cumhuriyeti Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonunun 15 Kasım 2017 tarihine kadar uzatıldığını belirtti. Bakan Işık, temel hedefinin sivillerin korunması olduğunu aktararak, "49 ülkeden yaklaşık 12 bin 500 personelin katılımıyla yapılan harekata ülkemiz bir polis ile katkı sağlamaktadır. Birleşmiş Milletler tarafından ülkemize söz konusu misyonlara katılım davetinde bulunulmuştur" diye konuştu.
Işık, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler'in her faaliyete katkısını arttırarak devam ettirdiğini söyleyerek, "Ülkemiz gerek tek başına güç olarak gerekse birleşmiş milletler dahil üyesi olduğu uluslararası kuruluşlar vasıtasıyla geniş bir yelpazesinde barışçı, ilkeli ve etkin bir güvenlik politikası izlemekte, barış operasyonunu katkı sağlayan ülkeler arasında yer almaktadır. Ülkemiz dünyanın çeşitli yerlerinde konuşlandırılmış 10 Birleşmiş Milletler misyonunu 30 Haziran 2016 itibariyle 41 askeri personel, 93 polis, 2 uzman olmak üzere toplam 136 personel ile katkıda bulunmaktadır. Türkiye Birleşmiş Milletlerin doğrudan gerçekleştirdiği operasyonlar dışında Afganistan, Bosna-Hersek, Kosova gibi dünyanın çeşitli yerlerinde konuşlanmış NATO ve Avrupa Birliği operasyonlarına da destek vermektedir" şeklinde konuştu.
Ahmet Umur Öztürk
dikGAZETE.com