İZMİR
Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi desteğiyle düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi" ile tek yürek olmak için İzmir'de de miting gerçekleştirildi.
Konak Meydanı'ndaki mitinge katılan İzmirliler, Türk bayraklarıyla FETÖ aleyhine sloganlar attı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlar, çalınan "Türkiyem" şarkısını hep bir ağızdan okudu, "Hepimiz Ömer Halisdemir'iz" yazılı pankartlar taşıdı.
Demokrasi nöbetine katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, meydanlara çıkanların 23 gündür iradesine sahip çıktığını, 81 ilde iç ve dış düşmanlara dersini verdiğini söyledi.
Demokrasi nöbetinin bugün taçlanma günü olduğunu kaydeden Arslan, "15 Temmuz'da dünyaya ve hainlere verdiğimiz dersin bugün final noktası. Sizin kahramanlıklarınız destan olarak sonsuza kadar devam edecek." dedi.
Arslan, 15 Temmuz'da hainlerin milletin vergisiyle alınmış topu, tankı, silahı, uçağı milletin üzerine yönlendirdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Önce meydanlara, sonra cumhurun başına sahip çıktınız. Hükümetimize, Başbakanımıza, sizin iradenizin temsilcisi olan millet meclisine, milletvekiline sahip çıktınız. Hiç kimse böyle bir şeyi beklemiyordu. Kurtuluş Savaşı'nda 6 aylık bebeğini emzirip, 'bu çocuk annesiz, babasız yetişebilir ama vatansız yetişemez' diyen Nene Hatun'un bugün milyonlarca torunu olan annelerimizi, bacılarımızı, kızlarımızı bilmiyordu.
O akşam her biri bir Nene Hatun'du. Meydanlara, sokaklara, iradelerine sahip çıktılar, tankların, tüfeklerin önünde durdular, namluların önünde durdular. 15-16 yaşındaki gençlerin bir Hasan Tahsin olabileceğini hesaba katmamışlardı. O hainlere ve dünyaya öyle bir ders verdiniz ki sonsuza kadar unutulamaz. Dünya bu dersi unutmayacak. Büyüyen, güçlenen Türkiye'nin yolunu kesmek isteyenler, özellikle millet olma şuurunu, insanımızın iradesine sahip çıkabileceğini hiç hesaba katmadı."
Türkiye'nin coğrafi konumunun önemine dikkati çeken Bakan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onların biçtiği role göre hareket eden Türkiye'den, kendi insanımızın menfaatine göre hareket eden Türkiye'ye.. 'Kendi rolümü kendim belirleyeceğim' diyen Recep Tayyip Erdoğan ve ekibi iş başına geldi. Ne zaman ki 'Ben Anadolu'nun köprü konumundan faydalanacağım, Anadolu'yu boydan boya yüksek hızlı tren ile donatacığım, ipek demiryolunu kesintisiz hale getireceğim, kıtaları deniz altından birleştiren Avrasya tünelini yapacağım, İzmir'i İstanbul'a otoyolla bağlayacağım, bir de Yavuz Sultan Selim köprüsü yapacağım, üzerinden de tren geçireceğim, İzmir'de, Karadeniz'de, Mersin'de limanlar yapacağım, limanları demiryoluyla bağlayacağım ve bu ulaştırma koridorları bağlamına coğrafyamın hakkını vereceğim' dedi.
Dünyada ticaretin, ekonomik, ulaştırmanın pastasını kendi aralarında paylaşmaya alışanlar, 'dur' dediler Recep Tayyip Erdoğan'a. 'Dur' diyebilirler mi? Erdoğan ve arkadaşları o aldığınız pastadan ben de Türkiye olarak pay kapacağım dedi. Dünyayı yönetmeye alışanlar dedi ki eyvah pasta elimizden gidiyor. Önce Tayyip Erdoğan'ı, Binali Yıldırım'ı yok etmemiz lazım dediler. Rakiplerimiz böyle düşünebilir. Önemli olan içimizdeki hainlerin böyle düşünmemesi. İçimizden hainler o dünyanın oyuncularına maşa oldular. Becerebildiler mi? Sonsuza kadar beceremeyecekler. Recep Tayyip Erdoğan'ı dünya lideri yaptınız. O akşam bunun hakkını verdi. Başbakanımız her türlü tehlikeyi göze aldı, temsilciniz olarak dik durdu. Siyasi partilere de teşekkür ediyorum. TBMM'ye bombaların altında sahip çıktılar."
Hotar: Hadlerini bildirmek için söz veriyoruz
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar da darbe girişimine karşı meydanlara çıkanların çocuklarına, torunlarına şanlı bir miras bıraktığını söyledi.
Meydanlara çıkarak milleti, devleti bir arada tutmaya yardımcı olanlara teşekkür eden Hotar, "Sizlerin önünde saygıyla eğiliyorum. Bu millet hain darbecilerden korkar mı? FETÖ'den korkar mı? Onun uzantısı, aramıza sızmış insan görünümlü mahluklardan korkar mı? Hadlerini bildirmek için söz veriyoruz." diye konuştu. Hotar'ın bu sözleri üzerine meydandakiler "idam" diye slogan attı.
Eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal ise ülkenin geleceğine kasteden hainlerin İzmir'de Hasan Tahsin'in, Maraş'ta Aslan Bey'in, Antep'te Şahin Bey'in bu millet için ne ifade ettiğini hesaba katmadığını dile getirdi.
AK Parti ve CHP milletvekilleri, İzmir Valisi Erol Ayyıldız, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile ilçe belediye başkanları da buluşmaya katıldı.
AK Parti İl Başkanı Bülent Delican ve CHP İl Başkanı Alaatin Yüksel ele ele tutuştu, Vatan Partisi İl Başkanı Rıfat Mutlu ile İzmirlileri selamladı.
Konak'taki demokrasi nöbeti
Konak Meydanı'nda demokrasi nöbeti tutan vatandaşlardan Ömer Dural (52), bugünkü miting için gazetecilere yaptığı açıklamada, darbe girişiminden bu yana demokrasi nöbetine devam ettiğini, sağlık sorunu nedeniyle gelemediği iki gün dışında kalan tüm akşamları Konak Meydanı'nda geçirdiğini ifade etti.
Eşi, kızı ve iki oğluyla Konak'ta olduğunu, Ankara'da yaşayan kızının ise Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde nöbette olduğunu aktaran Dural, "Demokrasiye, vatana, geleceğimize sahip çıkmak için nöbetteyiz. Daha önce darbe nedir gördüm. Ülkeyi 30-40 yıl geriye götürdü o darbe. O zaman liderler şapkasını alıp kaçıyordu." diye konuştu.
Dural, meydanlardaki nöbet bitse de hainler temizleninceye kadar dikkatli olmak gerektiğini vurguladı.
62 yaşındaki Ahmet Çiftçi ise, oğlu, gelini, 2 ve 10 yaşlarındaki torunları ile demokrasi için meydanlarda olduklarını, vatani görev yaptıklarını anlattı.
Meydandaki İzmirliler, Yenikapı'da düzenlenen mitingi, meydanda kurulan dev ekranlardan izledi.
Muhabir: Halil Şahin
dikGAZETE.com