?>

Meydanların zamanı yarım asırdır onun elinde

Mesleğinin son temsilcilerinden olan Önder Şamhal, 54 yıldır meydanlara, tarihi binalara ruhunu veren, onları zamanın vazgeçilmez parçaları ve mekanları haline getiren en önemli unsurlardan olan saatler için emek harcıyor.

Kültür Sanat - 6 yıl önce

İSTANBUL

Saat ustası Önder Şamhal, 54 yıldır, meydanlara, tarihi binalara ruhunu veren saatlerin yapımı için alın teri döküyor.

Gündelik hayatın merkezinde yer alan meydanlar, onlarla beraber aynı anda var olmuş gibi düşündüren saatleriyle sembolleşiyor.

Meydanlardaki saatler sadece zamanı göstermekle kalmıyor, buluşma noktası ve adres tarifinin vazgeçilmez unsuru haline geliyor.

Mesleğinin son temsilcilerinden, 70 yıllık ömrünün 54 yılını senesini saate ve meydan saatlerine adayan Önder Şamhal, AA muhabirine, saatçiliğe başlamasını, mesleğin zamanla değişen yönlerini ve geleceğini anlattı.

El becerisi gerektiren uğraşlara daha küçük yaşlarda ilgi duyduğunu dile getiren Şamhal, "Ağabeyim ortaokul öğrencisi, ben de daha 4-5 yaşlarındayken onun cama yaptığı sulu boya resimleri taklit ediyordum.

Meraklıydım. Oyuncaklarımı da kendim yapmaya gayret ettim. 15-16 yaşlarında mahallemizde saatçi bir amcamız vardı. Oğluyla arkadaştım. O da ince işlere meraklı olduğumu anlamıştı. Zaman zaman dükkanlarına giderek yardım ediyordum. Öyle başlamış oldum. Ondan sonra da devam ettik. 54 sene oldu." dedi.

Şamhal, saatin hassas ve çok parçadan oluşmasının kendisini cezbettiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bu işi zevk alarak yaptım. Sonra kademe kademe çıraklık, kalfalık ve ustalık şeklinde devam etti. Zamanla parça tamiri yapmaya başladım. Sonra da bırakamadım. Ustalarımızdan takdir görüyorduk.

24 yaşımda sınavla Meyer'e girdim. 15-20 kişilik tamir kadrosu vardı. Sınavı kazandım ve orada çalışmaya başladım. Hala da aynı yerdeyim. Burası saatçilik okulu gibiydi. Başımızda şefimiz ve patronumuz Meyer vardı.

Disiplinli şekilde çalıştık. Sabah 08.00'de başlayıp 18.00'e kadar çalışırdık. Meyer rahmetli olunca şirketi yönetici kadroya kaldı."

Günümüzde birçok şeyin değerinin maddeyle ölçüldüğünü aktaran Şamhal, saatçilik mesleğinde çırak yetişmemesinden yakındı.

Şamhal, insanların farklı beklentiler içine girdiğini ve mesleklerin özünün yitirildiğini ifade ederek, "Eski doygunluk ve kanaatkarlık da yok. İnsan bir şekilde geçinmek zorunda. 'Kazanayım da nasıl olur olsun.' deniyor artık.

O nedenle çırak yetiştirmek zorlaştı. Bizim zamanımızda işler abi-kardeş şeklinde devam ederdi. Hafta içi çalışır, aldığımız parayla hafta sonu anca sinemaya giderdik. Cebimizde para kalmazdı.

Şimdi bunu yapacak insan kaldı mı? Çırak yetiştirmek neredeyse imkansız hale geldi. Ancak işçi olarak alıp çalıştırabilirsiniz." diye konuştu.

"Saatin çalışması, kalp atışı gibidir"

Şamhal, saatçiliğin de zamanla değiştiğini anlatarak, her şeyin otomasyona geçtiğini ifade etti. Buna rağmen el işçiliğinin hala değerli olduğunu kaydeden Şamhal, "Emek sarf ediyor ve zaman harcıyorsunuz.

Ama o bittikten sonra tık tık tık çalışması huzur veriyor. Sizin ödülünüz de o oluyor. Bitince o çalışmayı seyrediyorsunuz. Hiçbir şey yokken ortada o parçaları bir araya geliyor, adeta canlanıyor. Kalp atışı gibidir." dedi.

Son yaptığı çalışmalardan birinin de Beyoğlu Belediye Başkanlığı binasındaki saat olduğunu belirten Şamhal, şunları kaydetti:

"140 santimetre çapındaki saat 3,5-4 senedir çalışıyor. Dakikada bir pals alarak çalışıyor. İmalatı bir ay kadar sürdü. Saatler artık zamanımızda sembolleşti. Sokak, cadde tarif etmeye gerek yok. 'Meydandaki saat.' demeniz yeterli.

Zamanımızda binalarda cephe saatleri yapılıyor. Bazen soruyorum, 'Bu saate çok mu ihtiyacınız vardı.' diye. Birçok kişi 'Saatli bina desinler diye yaptırıyorum.' şeklinde karşılık veriyor. Saat bu denli önemli.

İhtiyaçtan ziyade sembol haline geldi. Türkiye'de birçok yere yaptık. Hatta Batman'da Sason'a bile saat yaptık. Rusya, Azerbaycan, Kazakistan, Bulgaristan gibi yerlere saatler yaptık. Karaköy Meydanı'na bir saat yapmak isterim. Daha önceleri vardı. Binalar değişince onlar da kalktı."

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

Nota portresi nedir? Nota portresi çizgileri ve aralıkları (HADİ SORUSU)

2018-08-16 21:12 - Kültür Sanat

GÜNÜN SESİ: "İblisin talim ettiği yola minnet eylemem!.."

2018-08-19 22:39 - Günün Sesi

Türk hacıların kurbanları mağdurlara ulaşıyor

2018-08-22 17:32 - Dünya

Uludere Ve Beytüşşebap’ta 66 alan özel güvenlik bölgesi ilan edildi

2018-08-18 12:32 - Asayiş

Gaziosmanpaşa’da sokak ortasında cinayet

2018-08-22 22:32 - Asayiş

KSÜ öğrencilerinin otomobiline ödül

2018-08-16 23:27 - Teknoloji

Aile büyüklerinin izinden gidip 'diplomalı çini ustası' oldu

2018-08-22 18:02 - Kültür Sanat

Toron Karacaoğlu vefat etti

2018-08-23 16:02 - Magazin

AB yaz saati uygulamasını tartışıyor

2018-08-18 00:32 - Dünya

Türkiye'nin Pekin Büyükelçiliği'nde bayramlaşma

2018-08-22 18:32 - Dünya

İlgili Haberler

'Semerkant'tan İstanbul'a: Ali Kuşçu ve Çevresi' sergisi açıldı

20:20 - Kültür Sanat

Ormana köyü, Birleşmiş Milletler Turizm Teşkilatınca 'en iyi turizm köyü' seçildi

16:13 - Kültür Sanat

Tiranlı Gajtani, Arnavutluk sahillerinden topladığı taşları sanat eserine dönüştürüyor

12:43 - Kültür Sanat

Viyana’da 'Avusturya-Türkiye ilişkileri' konulu sempozyum düzenlendi

09:12 - Kültür Sanat

PTT'den 'Yüreğimde Filistin' konulu anma pulu ve ilk gün zarfı

10:32 - Kültür Sanat

Günün Manşetleri

ABD Adalet Bakanlığının Google'ı Chrome'u satmaya zorlayacağı iddia edildi

03:23 - Dünya

Trump, Ulaştırma Bakanlığına eski Kongre üyesi Sean Duffy'yi aday gösterdi

03:18 - Dünya

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, Bakanlığının bütçe görüşmelerinde soruları cevapladı

02:08 - Ekonomi

Türk-Hollanda diplomasisinin mirasçısı Testa ailesine tarihi belge takdimi

01:58 - Dünya

BM: Karadeniz hala bir gerilim noktası olmaya devam etmektedir

00:32 - Dünya