Ünlü oyuncu Merve Sevi, Türkiye gazetesinden Kübra Şafak'ın sorularını yantladı. İşte başarılı oyuncunun hakkındaki bilinmeyenler;
Bugünlerde neler yapıyorsunuz?
Sezon başladı. Hem Fareler ve İnsanlar oyunu var. Hem de kendi kurduğum tiyatronun oyunu var. Çok yeni bir oluşum ve heyecan yeni sezon için. Tiyatro Sevi’yi kurduk. Ortağım var.Kaç Baba Kaç oyununu çıkardık. Çok güzel oldu. Biraz kalabalık bir kadro.
Tiyatro Sevi’yi kurma fikri nasıl ortaya çıktı? Çok istiyordum eskiden beri. Hiç böyle cesaretlenmemiştim. Doğru zamanı doğru yeri bekliyordum. Yapacağım insanlarda belliydi. Ben biraz kaderci bir tipimdir bir şeyler olsun diye kanırtmam.Her şey bir anda olsun tarzım yok. Bu yıla kısmetmiş. Fareler ve İnsanlar’ın da ikinci sezonu bu oyun benim için çok kıymetli bir klasik. Oyunda tek kadın olmanın verdiği tatlılık ve ayrıcalıkta söz konusu. Aynı başarı ve hız ile bu yılda devam edecek. İkisinin arasında koşturarak günlerim geçiyor.
Bu havalarda evde oturmak istenir ya hep, sizin aranız nasıl? Ben güneşi açık havayı çok seviyorum. Yaz çocuğu olduğumdan olabilir. Yazı çok seviyorum. Üşümek ve kıştan pek hazzetmiyorum. Çalışmanın yeri zamanı olmaz. Çalışmak çalışmaktır. Evde oturmak hiç bana göre değil. Evde az zaman geçiriyorum. Bir oyunun çıkması için prova süreci çok yoğun. Günde 6-7 saat prova yapıyoruz. Oyun çıkana kadar hani doğum anı zor olur derler ya öyle bir şey işte.
Instagram’da aktifsiniz… Uyanır uyanmaz ilk iş bakıyor musunuz? Uyanır uyanmaz çok enteresan evlendikten sonra bakmıyorum. Telefon artık ikinci üçüncü planımda oluyor. Belki yaşla, sorumlulukla ve büyümekle alakalı olabilir. Teknoloji artık dünyayı yönetiyor. Akside iddia edilemez. Herkesin kendi televizyonu gibi. Eskiden televizyonda derdimizi anlatırdık. Artık telefondan halledebiliyoruz. Bağımlı olmamak gerek. Benim hiç telefon bağımlılığım olmadı.
Oyunculuk hevesi içinize ilk ne zaman düştü? Sizi kim keşfetti? Çok erken yaşlarda düştü içime. 17 yaşında başladım. Dizilerle ilk buluşmamı sağlayan isim Süreç Yapım’ın sahibi İnci Kırhan. O beni buldu. Oynadığım reklamda görmüş. Gözü iyi olduğu için şuanda buradayım. Tabi önce Allah, sonrada vesile olan güzel insanlar diyelim.
Bu piyasada hiç kaybolma korkunuz oldu mu? Derin bir cevabı var benim içimde. Yaptığınız işle, aldığınız eğitim, aileniz, sosya-kültürel çevreniz bir bütün olduğunda bir takım korkularla yaşamıyorsunuz. Benim için işim çok önemli. Belli bir takım doneler var. Disiplin ve ahlâki açıdan ben daha çok işin bu kısmı ile ilgileniyorum. Kaybolma korkum hiçbir zaman olmadı. Kendi özgür irademle hareket ettim. Ailem her zaman destek oldu. Ben sadece annemden akıl alırım. Bazen uyguladım bazen de uygulamadım. Yıllardır hep 30 yaşındayım. Erken başlayınca yaşlanmıyorsun da. Kendime de iyi bakıyorum.
Kendinize nasıl iyi bakıyorsunuz? Kendinize ne kadar önem verirseniz o kadar da önemlisinizdir başkaları için. Kimseden zorla saygı göremezsin. Sen onu hayattaki duruşunla sağlarsın. Çok fazla makyaj yapmam. Cildimi hep ferah ve temiz tutmaya çalışırım. Daha evlendikten sonra saçımı boyattım. Doğal olmaktan yanayım hep. Spor yapıyorum, yoğunluktan düzenli yapamasamda.
Geçmişten bugüne dönüp baktığınızda hayat size neler öğretti? Büyük dersler alabileceğim olaylar yaşamadım. Benim için ölüm bir olay değil. Anneannem ve çok yakın arkadaşımda bunu yaşadım. Hastanede bazı şeylerin kıymeti anlıyorsun. Ya da cenazede çok fazla hissediyorsun. Düşünmemek gerek. Her şey olacağına varıyor. Allah akıl vermiş bunu kullanmamız gerekiyor. Uç noktalar ve duygulardan uzak durulması gerektiğini öğrendim. Hepimiz bir gün öleceğiz bir şeylere çok üzülmemek gerek. Hiç ölmeyecek gibi yaşayan insanları da anlamıyorum ve çok üzülüyorum. Muazzam bir ego var onlarda.
Yaş aldıkça sizde de ego oldu mu? Daha tecrübeliyim gibi… Ben çok sakinleştim yaş aldıkça. Benim iç enerjim yüksektir. İnsanların kötü gününde yanında olmak isterim. Öyle handikaplı noktam var. Hastaya falan gitmeyi çok severim. Birilerinin işine yaramak beni çok mutlu ediyor.
Keşke yapmasaydım dedikleriniz var mı? Ben anı yaşarım kalp kırmadan. Geri gelmeyecek 3 sn öncesi. Hem biraz düşünerek hem oto kontrolü olan bir insanımdır.
Zaaflarınız var mı? Benim saygısızlığa tahammülüm yok. Bilinçli saygısızlık karşında 10 dakikadır konuşan Merve Sevi, Merve Sevi olmayabiliyor. Kendin gibi görmenin zaaflarını yaşıyorum.
Hayır diyemediğiniz şeyler var mı? Hayır diyeceksem her türlü derim ben. Dünyayı da getirseler hayır derim.
İyi ki yaptım dediğiniz… Herhalde ilerde çocuk yaparsam ona iyi ki diyeceğim gibi geliyor. Öyle bir his var içimde. Meslek açıdan da iyi ki bu işi yapmışım.
Çocuk ne zaman? Daha çok erken…
Evleneli ne kadar oldu? 3 ay Cicim ayları bitmek üzere… Aaa öyle mi oluyormuş
Çocuk için belirlediğiniz bir zaman var mı? 1 buçuk 2 sene sonra…
Neden Tiyatro? Sahne bambaşka bir yer. Dizide ve filmde oynamak gibi değil. Filmde çok kıymetlidir benim için ama. Sahne disiplini, kulis ahlakı olan insanlarla tiyatro yapmaktan çok keyif alıyorum. Hepte öyle insanlar denk geldi. Aksi olsaydı ben barınamazdım. Giderim öyle durumlarda. Kimsenin düzenini bozmadan.
Tiyatro için gerçek er meydanı deniyor…
Tabiki öyle. Büyük er meydanı. Birebir canlı performans gösteriyorsunuz. Tekrarı yok. Bir sonrakinde hep o çizgiyi yakalamak önemli. Üstüne bir şeyler koyabiliyorsak ne ala.
Ölüm haberi alsanız bile oynamaya devam edebilir misiniz? Geçen gün arkadaşa oldu bu durum. Yaptı ve sahneye çıktı. Doğru bir davranış. Ben o konuda kendime çok güvenmiyorum.
Uzun zamandır sizi ekranda görmememizin sebebi nedir? Var mı yakın zamanda? Görüştüğüm bir yerler var ama netleşen bir şey yok. Şuan iki projede çok yoğun devam ediyor. Belki olursa Ocak’tan sonra. İçime sinen olduktan sonra neden olmasın.
Dizilerde yokum çünkü sisteme ters düşüyorum demişsiniz… Uyuşmadığınız kriterler mi var? Herkesin kriterleri başkadır. Şuan ki sistemde bir rahatsızlık var. Çok iş çok iş. Ben hangi işi yapsam da akılda kalırım ki. Bakıyorum TV’ye şu işin içinde olsam hiçbir anlam ifade etmiyor. Kalkacak çünkü 6 gün sonra. Eskiden böyle değildi.
Takip ettiğiniz dizi var mı? Ben o saatlerde pek evde olamıyorum. Televizyon izlemiyorum ben yalanı var. Hepimiz bir şekilde izliyoruz. Boş boş da olsa bakıyoruz.
Gündemi takip ediyor musunuz? Haberleri izler misiniz? Uzun süredir haber de izlemiyorum. Çünkü güzel haber görmüyorum. İzleyince enerjim düşüyor. Tabi ülkede neler oluyor takip ediyorum. Beni rahatsız eden bir şey var. Dünyanın her yerinde bu kötü olayların çarpı 1500 olmasına rağmen ülkemizde daha fazla yaşanıyormuş gibi gösteriliyor. Dünyada ve Avrupa’da neler oluyor gayet iyi biliyoruz. Ben biraz milliyetçiyimdir.
Amerika ile yaşanan vize krizi ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Kısa sürede kalkacaktır diye düşünüyorum. Uzun vadede sürmesine ihtimal yok.
Türkân Şoray gibi kurallarınız oldu mu? Ya da başka kurallar…
Oldu. Ben inanmadığım ve güvendiğim hiçbir şeyide yapmam. Dikkatli okurum. Benim kurallarıma uyulsun diye baskı yapmam. Ben kurallarımı söylerim. Türkân Şoray’ın zamanında öyle kurallar gerekliymiş.
Ben bu sahneyi oynamam dediniz mi? Dedim daha önce. Ama aniden demem baştan derim. Zora sokmam kimseyi. Doğru yerde doğru hamlede bulunmak gerekir.
Fareler ve İnsanlar kaçıncı gösterim oldu? Hiç saymadım. Ama 50 geçmiştir.
Aynı oyunu defalarca oynamaktan hiç sıkılmıyor musunuz? Yok hayır. Yani bunu bir görev gibi görmek. Sıkılanabilir gibi görülebilir. Öyle olmuyor. Her çıktığınızda ilk kez oynuyormuşsunuz gibi aynı heyecan oluyor
Sessiz sedasız evlendiniz yönünde haberler çıktı. Bilerek mi sakladınız? Yo aslında saklamadım. Gayette sesli sedalı oldu. Baya eğlendik. Çok duyurmak için uğraşmadık. Yeri zamanı belliydi.
Evliliğin zorlukları var mı? Bekârlık sultanlıktı diyor musunuz? Herhangi bir zorluğunu yaşamıyorum şu an. Gayet güzel gidiyor. Bekârlık sultanlık değil o kadar bence. İnsan yalnız olmamalı. Yalnızlık daha iyiydi diyemem. Ben az öz insan severim.
Evlilikle birlikte hayatınızda neler değişti? Kıta değiştirdim. Klasik evliliklerdeki gibi bir hayatım olmadığı için keyifli bir evlilik yaşıyorum. Sorumluluklar tabiki var. Bizim için bunlar zorunluluk değil sorumluluk. Birlikte yaşamanın keyfini çıkarıyoruz. Evli olarak.
Yemek yapıyor musunuz? Bir iki kere denedim. Çok güzel pilav yaparım. Öyle diyorlar. Yemek yapmaya vakit yok. Annelerimiz yapıyor. Alıp eve götürüyoruz. Hep ev yemeği yiyoruz.
Oyunculuğu bırakmanızı istedi mi hiç? Yok, hiç konuşmadık. Fikrini bile bilmiyorum.
Nasıl tanıştınız? Arkadaş vasıtasıyla tanıştık. Tamamen tesadüf
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com