Gaziantep’te 6 buçuk yıl önce evinde çıkan yangında ağır yaralanan Fatma Şakzucu’nun yüzü ve vücudunun büyük bölümü yandı. Vücudunun bazı bölgelerinde birinci derece yanıklar oluşan Şakzucu 6 ay yoğun bakımda kaldı. 3 kız çocuğu bulunan Fatma Şakzucu, yoğun bakımda sürekli çocuklarını düşünerek hayata tutundu. Yoğun bakımda hep kızlarını düşündüğünü anlatan Şakzucu, “Gaziantep’te yaramı temizlediler, ardından Adana Balcalı’ya sevk ettiler. Burada yoğun bakımda çok ağır bir süreç geçirdim. Yanıktan dolayı çok ağır bir tedavi süreci geçirdim. Öyle hızlı iyileşen bir süreç değil. Yoğun bakımda kaldığım sürede hep kızlarımı düşündüm. Onların da yanıp yanmadığını düşündük. Olayın etkisiyle devamlı onlara sayıkladım. Onun için direncimi yitirmedim onları düşünerek hayata tutundum” diye konuştu.
5 yıl boyunca tedavisi sürdü Yaklaşık bir yıl sonra hastaneden taburcu edilen Şakzucu, yüzünde maskesi ile 5 yıl boyunca tedavisini sürdürdü. Yaklaşık 6 yılda toplam 30 ameliyat geçiren kadın, süreçte parmaklarını kaybetti. Ameliyatlardan birinde parmakları kesilen kadın, fiziksel ve psikolojik acılarına rağmen hayata tutunmaya çalıştı.
Kafası öne eğik, gözleri yerde Yüzünün büyük bir bölümü yanık ve yaralarla kaplanan Şakzucu, görenleri korkutan yaraların tedavisinin hızlanması için her türlü fedakarlığı gösterdi. İnsanların bakışları ve soruları nedeniyle insan içine bile çıkamayan Şakzucu, tedaviyi hızlandırmak için özel doktorlardan da destek aldı. Kafası eğik, gözü yerde dolaştığını anlatan Şakzucu, “Yandıktan sonra ilk zamanlarda çok içime kapanıktım. Bir şeyler yiyip içemezdim. Yürüyemezdim. Yoğun bakımdan yeni çıktığımda yaralarım daha yeniydi. Dışarı çıkmaya çekinirdim. İnsanlardan kaçardım. Çocukların bana bakış açısı farklıydı. Çocuklar benden korkarlardı. Yaşı büyük insanlar da benden ürkerdi. İnsanlardan utanırdım. Yangın kazasını yaşadığım ilk zamanlarda çok kötüydüm” ifadelerini kullandı.
Psikolojik destek için gittiği merkez hayatını değiştirdi Yaraları her geçen gün kapanmaya başlayan Fatma Şakzucu, doktor tavsiyesi ile maske kullanarak yaralarını örttü. Maskeyle dolaşan Şakzucu'nun, psikolojik destek için gittiği Şehitkamil Belediyesi Aile Merkezi’nde hayatı değişti. Burada bir taraftan psikolojik destek alan Şakzucu, diğer taraftan da ücretsiz kurslara katılarak, kendisini rehabilite etti. Kesilen parmaklarına rağmen el yeteneklerini de geliştiren Şakzucu yeniden hayata bağlandı. Şakzucu, “Talihsiz kazanın ardından Şehitkamil Belediyesi Pir Sultan Aile Merkezi’ne geldim. Aile Merkezi Aile Danışmanlığı’ndan psikolojik destek aldım. Kendime olan özgüvenimi kazandım" şeklinde konuştu.
Yaralarını ve acılarını unuttu Artık dışarıdaki farklı gözlere rağmen sosyalleştiğini kaydeden Fatma Şakzucu, 5 yıl sonra kullandığı maskeyi de çıkardı. İhtiyaç halinde belli dönemlerde maskeyi kullandığını anlatan Şakzucu, parlak bir kariyer hedefinin peşinde koşturmaya başladı. Kesik parmaklarına rağmen el yeteneğini geliştiren Şakzucu, ev işlerini de kendisi yapmayı başardı. Ehliyetini almayı başaran Şakzucu, kayıt olduğu bilgisayar kursunda da başarılı olarak, sertifikasını aldı.
Kariyerin peşinden koşuyor Ortaokulu da bitiren kadın, şimdi ise lisede okuyor. Fatma Şakzucu, "Yüzüm, vücudum yandı diye kendimi bırakmadım, Bilgisayar kursuna gittim ilkini geçemedim fakat ikincisinde sertifikamı aldım. Ortaokulu bitirdi açık öğretimden liseye yazıldım. Ehliyetimi aldım. Tabi ki pes etmiyorum" ifadelerine yer verdi.
Destek bekliyor Süreçte hem ekonomik hem de psikolojik olarak zor zamanlar geçirdiğini ifade eden Fatma Şakzucu, devam eden tedavisi için devletten yardım bekliyor. 3 kızını da okuttuğunu anlatan Fatma Şakzucu, "Tedavi olmak için eşimle beraber sık sık Adana’ya gidiyoruz. Bu nedenle eşim doğru düzgün çalışamıyor. 3 tane kızım okuyor. Tüm hayırseverlere, yetkililerden bizim gibi olan insanlara sahip çıkmalarını yardımcı olmalarını istiyorum. özellikle bu baloncuk tedavisi benim gibi olan insanlar için çok önemli. Yerel yöneticilerden, devlet yetkililerden bu tür insanlara daha fazla destek olmaları gerekir" diye konuştu.
Orhan Erkılıç-Serhat Demir
dikGAZETE.com