Beyrut
Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 2 hafta önce meydana gelen patlama, Suriye'deki iç savaştan kaçarak Beyrut'a sığınan İdlibli Ahmed Hac Stayfi'nin ailesini aldı.
Orta Doğu'nun birkaç milyonluk nüfusa sahip küçük ülkesi Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki limanda, 4 Ağustos'ta 2 bin 750 ton amonyum nitratın infilak etmesiyle binlerce bina ve yüzlerce araç kullanılamaz hale geldi. Patlama yaklaşık 180 kişinin ölümüne ve 6 bini aşkın kişinin yaralanmasına yol açtı.
Lübnanlı yetkililerin maddi hasarı 15 milyar dolardan fazla olarak tahmin ettiği o felaketin yaşandığı Beyrut Limanı'nın hemen yanı başında yer alan düşük gelirli ailelerin yaşadığı Karantina Mahallesi'nde hayatın zorlu şartlarına direnen Suriyeli aileler oturuyordu.
Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Lübnan'a sığınan yaklaşık 1 milyon Suriyeli mülteciden biri olarak Karantina Mahallesi'ne 2014'te ailesiyle yerleşen Ahmed Hac Stayfi, eşi ve 2 kızının cansız bedenini şiddetli patlama sonucu yıkılan 3 katlı binanın enkazlarından 11 saat sonra çıkarabildiğini anlattı.
İdlib asıllı Ahmed Stayfi, enkaza dönüşmüş eski evinin yanı başında kaybettiği ailesinin acısını paylaşarak, 40 yaşındaki eşinin yanı sıra 22 yaşındaki büyük kızı ile 13 yaşındaki küçük kızını kaybettiğini söyledi.
Kızlarından birinin 11 saat sonra kurtarıldığı ancak hala yoğun bakımda tedavisinin sürdüğünü aktaran acılı baba, 14 yaşındaki kızının kurtarılmasınıysa bir mucize olarak tanımladı.
Yıllardan beri Karantina Mahallesi'nde küçük bir dükkan işleterek geçimini sağladığını ancak o dükkanın da aynı şekilde enkaza dönüştüğünü anlatan Stayfi, halihazırda hayır kuruluşlarının kendisi ve hafif sıyrıklarla kurtulan kızı için temin ettikleri bir yerde geçici olarak konakladıklarını söyledi.
Olayı başlarına gelmiş bir felaket olarak nitelendiren ve Allah'ın kendisi için çizdiği kaderine rıza gösterdiklerini dillendiren Stayfi, "En önemlisi şimdi benim tedavi gören kızımın iyileşmesi ve normal hayatına dönmesidir." dedi.
Ailesinin 3 ferdini kaybeden ve biri ağır yaralı olarak tedavi gören Suriyeli mülteci Stayfi, tutunabileceği bir şey olmadığından hayırseverlerin yardımlarını beklediğini belirtti.
Patlamanın yaşandığı sırada evde olmadığı ancak ailesi için eve koştuğunu aktaran Stayfi, gördüğü ilk manzarayı şöyle ifade ediyor:
"Enkazlar arasında büyük kızımın cansız bedenini gördüm. Onun yanında duran üçüncü kızım da 'beni kurtarın' diye bağırıyordu. Eşim ve küçük kızım ise enkazların altında yatıyorlardı. Annesi ve kardeşi gibi enkazların altında kalan 17 yaşındaki kızım hala yaşıyordu ancak 2 ayağından ağır yaralandı ve hastanede yatıyor."
Stayfi, ailesiyle 2014'ten beri mesken edindiği binanın 3 katlı olduğu ve tamamen yıkıldığını anlatarak "Lübnan sivil savunma ekipleri, yaralı kızım Diyana'yı 11 saat süren arama kurtarma çalışmaları sonucunda çıkarabildiler. Benim ev sahibim Lübnanlı kadının cansız bedeniyse sonraki gün çıkarılabildi." diye konuştu.
Kendisine "Suriye'de olsaydınız belki bunları yaşamayacaktın" diyenlerin olduğunu söyleyen Stayfi, Allah'ın kaderinden kaçmalarının mümkün olmadığını, dolayısıyla kadere rıza gösterdiklerini kaydetti.
Stayfi, Beyrut Limanı'ndaki şiddetli patlamada ölen ve yaralanan çok sayıda Suriyeli olduğunu ifade etti.
Karantina Mahallesi'nde 10'dan fazla Suriyeli ailenin yaşadığına da dikkati çeken Stayfi, "Burada yaşayan Suriyeli ailelerin oturduğu evlerin hepsi zarar gördü. Olayda yaralananların çoğu hastanelere kaldırıldı, bazıları da hafif yaralarla atlattı." dedi.
Suriye'deki Beşşar Esed rejiminin Beyrut Büyükelçiliği'nden yapılan yazılı açıklamada, Beyrut Limanı'ndaki şiddetli patlama sonucu 43 Suriyelinin yaşamını yitirdiği belirtilmişti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com