Kültür ve Turizm Bakanlığının her yıl prestij ödülü olarak verdiği Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’ne, 2015 yılında Mehmet Özbek, Serdar Gökhan, Prof. Dr. Hakkı Acun ile Ötüken Neşriyat A.Ş. layık görüldü.Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, Bakanlık bürokratları ve Dışişleri Bakanlığı temsilcisi ile akademisyenlerden oluşan değerlendirme kurulunca belirlenen Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’nin sahipleri bu yıl Türk Halk Müziği yorumcusu ve halkbilimci Mehmet Özbek, sinema sanatçısı Serdar Gökhan ile sanat tarihçisi ve akademisyen Prof. Dr. Hakkı Acun olacak.Komisyon tarafından ödüle layık görülen Ötüken Neşriyat A.Ş. ise büyük ödülü kültür sanat alanındaki eğitsel çalışmalarıyla alacak.Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri, kültür sanat alanında ulusal ve uluslararası düzeyde başarı sahibi isimlerin eğitsel çalışmaları ve üretimlerini desteklemek, kültür sanat yaşamına gönül birliği içinde hizmet veren kişi, topluluk, kuruluşları teşvik ve takdir etmek üzere dağıtılıyor."HİZMETLERİYLE KÜLTÜRÜMÜZE İZ BIRAKACAK ESERLER HEDİYE ETTİLER”Konuyla ilgili yaptığı açıklamada Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu, ödüle layık görülen kişi ve kurumların seçici kurullar tarafından özenle tespit edildiğini belirterek, “Ödüllere layık görülen kişi ve kurum kendi alanlarında her türlü takdire layık hizmetleriyle kültürümüze iz bırakacak eserler hediye etmişlerdir. Biz de onların manevi şahsiyetlerinin devlet namına kayda geçmesi arzusuyla böyle bir faaliyette bulunuyoruz. Hepsini ayrı ayrı tebrik ediyor, kültür hayatımızdaki müstesna hizmetleri dolayısıyla minnet duyguları içinde teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.2014 YILI ÖDÜL TÖRENİ TOPKAPI SARAYI’NDAKültür ve Turizm Bakanlığının 2014 yılı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri ise Topkapı Sarayı’nda sahiplerini bulacak. 2014 Yılı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri’ni tiyatro sanatçısı Gönül Ülkü Özcan, edebiyatçı, şair ve yazar Beşir Ayvazoğlu, mersiyehan Celal Yılmaz ve Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfı alacak.Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu’nun katılımıyla Topkapı Sarayı Zülüflü Baltacılar Koğuşu’nda 3 Kasım saat 14.00’da takdim edilecek ödüller kültür sanat dünyasının önemli isimlerini buluşturacak.MEHMET ÖZBEKİstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde Türk dili ve edebiyatı eğitimi alan 1945 Şanlıurfa doğumlu Mehmet Özbek, İstanbul Belediye Konservatuarının Türk Müziği Nazariyatı Bölümüne de devam ederek, 1966 yılında TRT kurumunun açmış olduğu sınavı kazandı.İstanbul Radyosunda Türk halk müziği stajyer sanatçı ve 1969 yılından sonra da sanatçısı olarak çalışmalarını sürdüren Özbek, 1977 yılında aynı radyonun Türk Halk Müziği ve Oyunları Şube Müdürlüğü, 1982 yılında TRT Müzik Dairesi Türk Halk Müziği ve Oyunları Müdürlüğü görevlerine atandı. 1983-1995 yılları arasında Hacettepe Üniversite Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü Halk Bilimi Anabilim Dalı’nda Türk halk müziği dersleri verdi. 1996 yılından beri Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Bilim Kurulu Üyesi ve Müzik Perde ve Sahne Sanatları Kolu Başkanı olan Mehmet Özbek, Haziran 1986 tarihinden günümüz kuruluşunu gerçekleştirdiği Kültür Bakanlığı Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosu’nun şefi olarak görevini sürdürüyor.1966 yılından başlayarak profesyonelce Türk halk müziği ses sanatçısı olarak hizmet vermekte olan Özbek, İstanbul şan konser salonunda verdiği iki buçuk saatlik resitalle Türkiye’de ilk defa uzun havalarıyla ve kırık havalarıyla zengin bir tür olan Türk Halk Müziğiyle de bir solist konseri verilebileceğini gösterdi.TRT Türk halk müziği denetleme ve repertuar kurullarında da 1977-1986 yılları arasında görev yapan Özbek, Anadolu’ da birçok yörenin, yurt dışında ise başta Kerkük olmak üzere, Irak, Azerbaycan, Yugoslavya ve Bulgaristan Türklerinin halk ezgilerini derledi.Sözlü ve sözsüz olmak üzere bunların 300 kadarını TRT repertuarına kazandıran müzisyen, TRT kurumunda bulunduğu dönemlerde radyoda hazırladığı ’Aşıklık Geleneği’, ’Türk Halk Çalgıları’, ’Türküler Ne Der’, ’Türkülerin Dünü Bugünü’ ile televizyonda hazırladığı ’’Yurdun Sesi’’ programıyla o güne kadar radyo bünyesinde kullanılmayan tar, kaval, zurna, tulum gibi çalgıları ilk defa bir orkestra disiplini içinde kullanarak Türk halk müziğinin çalgı ve repertuar bakımından temel değerlerini ortaya koyup alışılagelmişin dışında yaptığı icralarla bu müziğin zenginliğini ve evrenselleşmeye açık olduğunu vurguladı.’Elimizden Obamızdan’, ’Kervan’ adlı programlarla yine o güne kadar yabancısı bulunduğumuz, Kazak, Kırgız, Özbek ve Türkmenlerin oyun ve müziklerinden örnekler vererek, Türk dünyasının genişliğini ve bu alan içindeki kültür birliğini vurgulamaya çalıştı.Mehmet Özbek kurucu şefliğini yaptığı Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosundan emekli oldu.PROF. DR. HAKKI ACUNHacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü’nden mezun olan 1950 Yozgat doğumlu Prof. Dr. Hakkı Acun, “Manisa’daki Saruhanoğulları Dönemi Eserleri” başlıklı tezi ile Yüksek Lisansını, “Manisa’da Türk Devri Yapıları” başlıklı tezi ile de doktora programını tamamladı.Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü’nde asistan olarak görev yapan Acun, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanlığı ile Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Bölümü Başkanlığı görevlerini yürüttü. Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Resim-İş Eğitimi Bölümü’nde görev yapan akademisyen 1991 yılında ’Doçent’, 1997 yılında ise ’Profesör’ payelerini aldı. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu asıl üyeliğine seçilerek altı yıl bu görevi yürüten Prof. Dr. Hakkı Acun, Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde dekan yardımcısı olarak da görev aldı.Üniversitenin Güzel Sanatlar Bölümü Başkanlığı (1988-2000) ve Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanlığı (2000-2012) görevlerinde bulunan Acun, Gazi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nin iki ayrı fakülteye ayrılması üzerine 2012-2013 yılları arasında Edebiyat Fakültesi’nin ilk Dekanı olarak görev yaptı.Kariyerinde Gazi Üniversitesi Rektör Yardımcılığı da bulunan Acun 1986 yılı itibariyle; İtalya, İspanya, Hollanda, Fas, Yugoslavya (Sırbistan), Bosna-Hersek, Makedonya, Hırvatistan, Kosova, Arnavutluk, Bulgaristan, Yunanistan, Macaristan, Romanya, Azerbaycan, Nahcivan, Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Çin, Moğolistan, Ürdün ve Suriye’de muhtelif araştırma ve incelemelerde bulunmak suretiyle mesleki bilgi, görgü ve deneyimlerini sürekli geliştirdi. Birçok uluslararası kongrelere katılarak mesleki bilgi ve tecrübelerini bilim dünyası ile paylaşan Acun, otuz sekizinci senesinde bulunduğu öğretim üyeliğinin otuz senesini değişik kademelerde yönetici olarak geçirdi.Gazi Üniversitesi haricinde bugüne kadar Hacettepe, Cumhuriyet ve Erciyes Üniversitesi Yozgat Fen-Edebiyat Fakültesi’nin değişik dallarında çeşitli dersler vererek eğitim dünyasına önemli hizmetlerde bulunan Acun, Yozgat Fen-Edebiyat Fakültesi kütüphanesine yaptığı bağıştan dolayı Fakülte kütüphanesine ismi (Hakkı Acun Kütüphanesi) verildi.Prof. Dr. Hakkı Acun, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı profesyonel eski eser kolleksiyoneri (1969-1977) iken; Yozgat’ta Çocuk Kütüphanesi’nin bir odasında açılmış olan müzeye eserlerini vererek katkı sağladı.SERDAR GÖKHANGerçek adı Nusret Ersöz olan 1946 Bolu-Mudurnu doğumlu Serdar Gökhan’ın asıl mesleği ressamlıktır. Çizgi roman ressamlığı yapan Serdar Gökhan, Beşiktaş Tatbiki Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nde okudu. Babı-ı Ali Nurosmaniye de yedi yıl tabela ve resimli roman ressamlığı yanı sıra film platolarında set dekoratörlüğü yapan sanatçı, 1964 yılında küçük rollerle sinemaya ilk adımını atarak, atletik yapısı ve üstün başarısıyla Yeşilçam’ın aranan tehlikeli sahne dublörü oldu.Ses Dergisi’nin ’Sinema Yıldızı’ yarışmasına katılınca prodüktör Kadir Kesemen’in dikkatini çekerek Saltuk ve Dadaş film şirketleri ile on filmlik anlaşma imzalayan Gökhan, birçok tarihi, aksiyon ve avantür filmlerde rol aldı. Türk sinema izleyicileri onu canlandırdığı atletik, dürüst, mert, adaletli, cesaretli, kahraman ve vatansever karakterlerle özleştirdi.Oynadığı tüm karakterlerde sadece ’Anadolu insanının saf ve temiz duygularını yansıtmaya çalıştım’ diyen sanatçı 1976 yılında Yeşilçam’da seks temalarının işlendiği filmlerin başlaması üzerine prensiplerine sadık kalarak bu tür filmlerde oynamadı. 1979 yılında ’İstanbul Video’ adı altında şirket kurarak uzun yıllar video ve film yapımcılığı yapan Serdar Gökhan, 1991 yılında Amerika’nın Hollywood’dan sonra ikinci büyük film merkezi Chicago kentine gitti. Orada sinema sektörünü ve sanatsal faaliyetleri yakından inceleme fırsatı bulan sanatçı, TRT 1’de yayınlanan ve geniş izleyici kitlesine sahip ’Diriliş: Ertuğrul Gazi’ adlı dizide Süleyman Şah’ı canlandırdı.ÖTÜKEN NEŞRİYAT A.Ş.Ötüken Neşriyat A.Ş., 1964 yılında İstanbul/Şehzadebaşı’nda kuruldu ve yayın hayatına Necip Fazıl Kısakürek’in Reis Bey isimli tiyatro eserini neşrederek başladı.Ötüken Neşriyat A.Ş., yarım asrı aşan yayıncılık faaliyetleriyle Türkiye’nin en köklü yayıncılık kuruluşlarından biri olarak edebiyattan sanata, felsefeden spora, hatırattan hukuka muhtelif kategorilerde her zaman en nitelikli eserleri okuyucularıyla buluşturdu. Ötüken Neşriyat A.Ş.’nin yayınlarındaki temel gayesi Türk tarihine, Türk kültürüne, Türk edebî birikimlerine, Türk milletinin yaşayış ve dünya görüşünü ileriye taşıyacak türden her çeşit ilim, fikir ve sanat eserlerine rağbeti artırmak, bu konuları ve bu konularda yazılmış eserleri tanıtmak, geliştirmektir.Kitapların yayınlanması kadar, bunların okuyucuya ulaştırılmasına da özen gösteren Ötüken Neşriyat A.Ş., 1978 yılında birkaç yayıneviyle birleşerek ANDA Dağıtım A.Ş.’yi kurdu ve nitelikli kitapların Türkiye’nin en ücra köşelerine kadar ulaşmasını sağladı.ANDA Dağıtım A.Ş. Türkiye çapında teşkilatlanarak güvenilir ve hızlı bir dağıtım ağı vücuda getirerek, ülke genelinde kitap tirajlarının ciddi bir şekilde yükselmesine katkı sağladı. Ancak firma, 1984 yılında yaşanan talihsiz bir yangın hadisesinden sonra dağıtım faaliyetlerine son verilerek, sadece yayıncılıkla meşgul oldu. Ötüken Neşriyat A.Ş. Basın Yayın Birliği, Yayıncılar Birliği, Türkiye Basım Yayın Meslek Birliği kuruluşlarına üye.(İHA)

HABERİ SİTEDEN OKU...