BURSA (AA) - NEF İcra Kurulu Başkanı Erden Timur, bir program kapsamında geldiği Bursa'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, gayrimenkul sektörünün birinci ve ikinci sanayi devrimlerini yaşamadığını, konutların yüzde 87'sinin halen insan gücüyle üretildiğini söyledi.
Dördüncü sanayi devriminin konut sektörünü çok etkileyeceğini ifade eden Timur, yakın bir gelecekte evlerin endüstriyel olarak başka bir yerde üretilip yerinde birleştirileceğini anlattı.
Bu durumun sektöre kalite standardı ve hız kazandıracağını vurgulayan Timur, "Dünyada parasını verip de 3 yıl beklenilen veya imalatı 3 yıl süren bir ürün yok. Müşteri üç yıl bekliyor biz de yetiştirmek için üç yıl gece gündüz çalışıyoruz. Bu durum şu anda dünyanın her yerinde böyle sadece Türkiye'de değil. Artık yakın gelecekte konutlara hızlı ulaşabileceğiz." dedi.
"İki ay sonra 3D yazıcıyla ev üretimine başlayacağız"Timur, yaklaşık 4 yıl önce sektörle ilgili Ar-Ge çalışmalarına başladıklarını anlatarak, "Önümüzdeki çeyrekte yani iki ay sonra 3D yazıcıyla ev üretimine başlayacağız. Önce prototip olarak üretilecek. Hemen akabinde yine aynı dönemde 3D yazıcıyla binalarda kullanılan asma tavan gibi inşaat malzemeleri üreteceğiz. 3D yazıcıyla ev üretimini Hollandalı bir firmayla yapacağız." ifadelerini kullandı.
Yenilenebilir enerji konusunda da çalışmalar yaptıklarından bahseden Timur, "Yenilenebilir enerjide güneş panellerini bina cephe elemanı haline getiriyoruz. Onu şimdiki projelerimizin birçoğunda başlatıyoruz. Yeni başlattığımız bir proje. Örneğin cephede normal duvar görüyorsunuz ama o bina kendisi güneş enerjisinden elektrik üretiyor. Hem tasarımı çok şık hem de binaların genel giderini düşürüyor. Bu da çok önemli. Aidatları düşürecek." diye konuştu.
Deprem erken uyarı sistemiTimur, yaptıkları çalışmalar içinde en önemlisinin deprem erken uyarı sistemi olduğunu ve bu çalışmaya üç yıl önce başladıklarını anlattı.
Deprem erken uyarı sistemini Uzak Doğulu bir firmayla geliştirdiklerini ifade eden Timur, şunları kaydetti:
"Uzak Doğu'da deprem için en önemli güvenlik sistemi erken uyarı. Binaların sağlamlığı çok önemli fakat ne tip şiddetinde, ne kadar uzunluktaki bir depremle karşı karşıya kalınacağı bilinmediği için erken uyarı sistemi en fazla önem verilen konu. Teknolojik bir sistem, binalarımızda 1,5-2 dakika öncesinde deprem olacağını uyarabiliyor. Bu çok önemli bir vakit. Binaların boşaltılması için çok önemli bir zaman sağlıyor. Deprem erken uyarı sistemini uygulamaya başladık ve bundan sonra tüm yeni projelerimizde istinasız uygulayacağız. Bu sistem yönetmeliğe konulup bir zorunluluk haline de getirilebilir. Diğer teknolojilerin hepsi konfor veya hayatımıza bir kolaylık sağlıyor ama bu teknoloji yaşam güvenliğiyle ilgili olduğu için çok önemli."
İnternetten siparişler ve akıllı posta kutularıyla ilgili de çalışmaların olduğuna dikkati çeken Timur, "Teknoloji hayatımızın içinde. Cihazlar birbiriyle konuşabiliyor. Evimizdeki cihazların konuşması hayatımızda çok farklı bir etki yaratacak. O cihazlar ihtiyaçlarımızı ve alışkanlıklarımızı öğrenecek. Örneğin çarşamba günü maç izleyip içecek tüketiyorsanız önceden onun siparişini verip televizyonunuzu ona göre ayarlayacak. Evin ısısını ona göre ayarlayacak, ışığı karartacak." dedi.