İstanbul
Tiyatro sanatçısı, müzisyen ve ressam Kıvanç Nalça'nın son kişisel sergisi "Yanan", Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basın Müzesi'nde sanatseverlerle buluşuyor.
Geçen yıl İstanbul'daki farklı sanat galerilerinde bir kısmı sergilenen eserler, bütün bir koleksiyon olarak 11 Şubat'a kadar ziyarete açık olacak. Nalça'nın 2021'de yaşanan orman yangınlarından etkilenerek ürettiği eserlerin tamamı, hafta içi 10.00-17.00 saatleri arasında görülebilecek.
Farklı malzemelerle, karışık teknikle, kompozisyon ve yaklaşımlarla duygularını kağıt ve tuvale yansıtan özgün eserlerinden oluşan sergiye ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan Nalça, sanatın kendisi için bir bütün olduğunu söyledi.
"Edebiyattan tiyatroya, şiirden resme uzanan bir üretim sürecim var"
Nalça, bugün modern sanatın disiplinler arası bir anlatım biçimine sahip olduğuna işaret ederek, "Benim de edebiyattan tiyatroya, şiirden resme uzanan bir üretim sürecim var. Yayınlanan çok sayıda kitabım da var. Aynı zamanda radyocuyum ve yıllardır radyo programları yapıyorum. Fakat ilk eğitimim güzel sanatlarda heykel bölümüydü. Yani kendimi bildim bileli de resim yapıyorum." dedi.
Bugüne kadar birçok karma sergiye katıldığını anlatan Nalça, Kovid-19 salgını sürecinde evde kalınan dönemlerde resim çalışmalarına ağırlık verdiğini ifade etti.
Sanatçı, geçen yaz ülke genelinde yaşanan orman yangınlarından da çok etkilendiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Hem felsefi olarak 'hamdım, piştim, yandım' anlamında bir ifade biçimiyle hem de gerçek anlamıyla 'yanmak' üzerinde odaklanan bir seri ortaya çıktı. Son yıllarda tek kişilik bir meddah gösterisi olan 'Yunus Bir Söz Söylemiş, Hiçbir Söze Benzemez' isimli oyunumdan da bu sergide izler var. Özellikle '4 Kapı' serisi, 'Bozkır' serisi ve bunun yanında 'Moğol Askerleri' serisi. Bunlar oyunumdan da izler taşıyorlar. Önümüzdeki aylarda da oyunu oynamaya devam edeceğiz. Sergi de oyunla birlikte yol alacak."
"Yanan" sergisinin bir bölümünün gelecek ay Atina'da sergileneceğini belirten Nalça, sergide 60 eserin yer aldığını aktardı.
Sanatçı, sergide "yanmak" metaforunu kullanmasının yanı sıra birçok eserin fiziksel olarak yanık olduğuna dikkati çekerek, "Tuvaller yanmıştır. Ayrıca baskı malzemelerinde de yanmış ahşabı ve renk olarak siyah ve sadece kırmızı kullandım. Başka bir renk kullanmak istemedim. Bu sergide 10 yıllık eserim de var. Ama odaklanma ve proje haline getirme sürecimi son 2 yıl olarak diyebiliriz. Bu kapsamda ilk kez Basın Müzesi'nde sergileniyor." diye konuştu.
"Avrupa'da da Yunus'un sözünü mümkün olduğu kadar insanlara ulaştırmak için yola çıktım"
Yunus Emre'yi anlatan "Tuz" adlı bir roman da kaleme aldığını belirten Kıvanç Nalça, "Bazı malzemeler, bazı temaları çok daha iyi anlatmamıza yardımcı oluyor. Kimi zaman bir resimle, kimi zaman heykelle, şiirle anlatıyoruz. Kimi zaman da hikaye anlatarak kendimizi ifade ediyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Nalça, "Yunus Bir Söz Söylemiş, Hiçbir Söze Benzemez" isimli oyunundan da bahsederek, şunları kaydetti:
"Ben aynı zamanda meddahım. Bu oyunda tek başıma sahnede oluyorum ve hikayeyi anlatıyorum. Plastik sanatlar da öyle tek başınasınız, yapayalnızsınız. Bu oyunumla Avrupa'da 200'den fazla gösteri yaptık. 9 yıldır sahneliyoruz. Özellikle Belçika'da, Hollanda'da, bütün Balkan ülkelerinde defalarca oynadım. Ben değerlendirmelerden çok memnunum. Yunus Emre, biliyorsunuz Türkçenin süt dişi ve Avrupa'da da Yunus'un sözünü mümkün olduğu kadar insanlara ulaştırmak için yola çıktım. Çok da mutlu oldum."
Gelecek sezon yeni bir meddah hikayesi sahnelemeye ve "Tragedya" adlı yeni bir resim sergisi için hazırlanmaya başladığını söyleyen usta sanatçı, "Bu sergide de büyük boy 16 eser yer alacak. Gılgamış'tan Antigone'ye kadar, William Shakespeare'in büyük tragedyalarından Godot'yu Beklerken'e kadar, yani bu tiyatro hikayeleriyle iç içe bir resim sergisi olacak. İnşallah önümüzdeki yaz izleyiciyle buluşacak." ifadelerini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com