Budapest
Resmi ziyaret kapsamında Macaristan'da bulunan Malkoç, 2 günlük ziyaretini AA muhabirine değerlendirdi.
Macar mevkidaşı Akos Kozma'yla görüştüğünü, Macaristan İçişleri Bakanlığı, Göç İdaresi ve Emniyet Teşkilatı yetkililerinden bilgiler aldığını belirten Malkoç, Ukraynalıların ağırlandığı sığınmacı merkezlerini, Macaristan-Ukrayna sınır kapılarını ve yapılan çalışmaları yerinde gözlemleme fırsatı bulduğunu anlattı.
24 Şubat'ta başlayan Rusya-Ukrayna savaşıyla milyonlarca insanın Ukrayna'nın komşusu Polonya, Slovakya, Macaristan ve Romanya'ya göç etmek zorunda kaldığını anımsatan Malkoç, Macaristan'a gelenlerin büyük çoğunluğunun Batı Avrupa ülkelerine göç ettiğini kaydetti.
Savaşın başlamasının üzerinden çok uzun bir süre geçmemesine rağmen Macaristan'ın gelen Ukraynalılar için çok güzel bir sistem kurduğunu aktaran Malkoç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Macaristan çok kısa zamanda fevkalade çok güzel bir sistem kurmuş. Pasaportu ve ilgili belgeleri varsa gelenleri kayıt altına alıyor. Hangi ülkeye gitmek istediğini soruyor ve o ülkeye, gerekiyorsa, parası yoksa tren ya da uçak biletlerini alıp gönderiyor. Sağlık kontrolleri ve kayıt sistemleri gayet güzel. Bu, insanlık adına sevindirici bir husus."
Ukrayna'dan Macaristan'a gelenlerin büyük kısmının savaş bölgelerinden olmadığını söyleyen Malkoç, bu kişilerin daha çok savaşın kendi bölgelerine de yayılmasından korkarak tedbir amaçlı geldiğini, ayrıca Ukrayna'dan birçok Macar kökenlinin de ülkeye geldiğini kaydetti.
Ukraynalıların evlerini terk ederek buralara gelmek zorunda kalmalarının üzücü ancak Macaristan'da böylesine güzel muamele görmelerinin sevindirici olduğunu belirten Malkoç, Romanların da savaştan en fazla etkilenen etnik gruplardan biri olduğunu, Macar yetkililerin onların sorununu çözmek için gayret sarf ettiğini ifade etti.
Avrupa Birliği'nin (AB) Ukraynalılara kapılarını açtığına, hatta kendi ülkelerine gelmeleri için teşvikte bile bulunduğuna işaret eden Malkoç, "Türkiye'deki Suriyelilerle mukayese edildiğinde Ukrayna'dan göç edenler çok daha şanslılar çünkü başta Macaristan olmak üzere Avrupa'nın tüm ülkeleri Ukraynalılara kapılarını açmış hatta kendi ülkelerine gelmeleri için onları teşvik ediyor. Evet savaş çok kötü bir şey, yurdunu, vatanını terk etmek kötü ama AB'nin tüm ülkeleri onlara kucak açmış." dedi.
Türkiye'nin 10 yıllık bir mülteci tecrübesi olduğuna değinen Malkoç, "Suriye iç savaşından evinin yıkılması, mahallelerinin, şehirlerinin tahrip edilmesi, annelerinin babalarının ölmesi sonucu milyonlarca insan Türkiye'ye geldi ve Türkiye bunlara insanlığın haysiyeti ve onuru adına kucak açtı, iş verdi, ekmek verdi. Türk milleti kendi ekmeğini onlarla bölüştü ve onları kendisinden ayırmıyor. Bizim bu tecrübeyi Ukraynalıların geçtiği ülkelere aktarmak, onlarla paylaşmak için güzel bir fırsatımız oldu." diye konuştu.
Türkiye'nin savaşın sonlanması için çok ciddi girişimlerde bulunduğunu, görüşmelerde Macar yetkililere bu girişimlerle ilgili bilgi verdiğini de aktaran Malkoç ayrıca, Türkiye'nin Budapeşte Büyükelçisi Ahmet Akif Oktay'ın ekibiyle bu dönemde çok önemli çalışmalar yaptığını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com