Antalya
Son haftalarda hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesiyle, sıcaklıkla ilişkili hastalıklarda artış görülüyor. Kavurucu havalarda özellikle kalp rahatsızlığı bulunanların dikkatli olması gerekiyor.
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Kliniği Sorumlusu Prof. Dr. Şakir Arslan, AA muhabirine, yükselen hava sıcaklıkları nedeniyle hastaneye başvuran kalp hastalarının sayısının arttığını söyledi.
Fotoğraf: Zehra Tekeci/AA
Dünyada kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin her geçen gün yükseldiğini hatırlatan ve hastaların, ortam şartlarından etkilendiğini belirten Arslan, "Kalp hastalıklarında ortam koşulları çok önemli. Sıcaklıkların, nem oranlarının artması kalp hastalarını olumsuz etkiliyor. Özellikle sıcak dönemlerde hayatını kaybedenlerin çoğunun kalp hastalıklarına bağlı sorunlar yaşadığını görüyoruz. Kalp hastalarının vücudunda soğutma, serinleme mekanizmaları çalışmıyor, bu nedenle vücut serinleyemiyor." diye konuştu.
Arslan, vücudun serinlemesi için damarların genişlemesi, kalbin atımının ve kan hacminin artmasının gerektiğini, ancak hastaların kalp fonksiyonları iyi olmadığı için bunun mümkün olamadığını vurguladı.
"Bazı ilaçların kullanımında düzenleme yapılması büyük önem taşıyor"
Sıcak havalarda vücudun serinleme çabasının kalbi yorduğuna dikkati çeken Arslan, kalp damar hastalığı olanların göğüs ağrısı, kalp yetmezliği olanların ise nefes darlığı gibi problemlerle karşılaştığını kaydetti.
Arslan, son günlerde etkili olan sıcak hava dalgasının hastaların rahatsızlıklarını tetiklediğini dile getirerek, şu uyarılarda bulundu:
"Özellikle yaşlılar ve kronik hastalar sıcak havalarda mümkünse serin yerlerde, klimalı ortamlarda vakit geçirmeliler. Bu dönemlerde sıvı kaybına bağlı sıvı elektrolit bozukluğu yaşanıyor. Bu nedenle gün içerisinde 2 ila 3 litre su alımı gerekiyor. İlaçların düzenli alınması, bazı ilaçların kullanımında düzenleme yapılması büyük önem taşıyor. Kalp yetmezliğinde, damar hastalıkları ve hipertansiyon hastalarına verdiğimiz ilaçlar kan basıncını düşürüyor. Bu dönemlerde kan volümü (hacmi) azaldığı için ilaçların etkileri artabiliyor, kan basınçları daha da düşüp problem oluşturabiliyor. Bu nedenle bu ilaçları kullananların kan basıncını yakın takip etmesi gerekirse yeni bir düzenleme yapılması gerekiyor."
"İdrar söktürücü kullanırken daha dikkatli olunmalı"
Özellikle idrar söktürücü ilaç kullanımı konusunda dikkatli olunması gerektiğinin altının çizen Arslan, şöyle konuştu:
"İdrar söktürücü ilaçlarla hastalar sıvı kaybettiği için hem ilaç kullanıp hem sıvı kaybı yaşandığında böbrek fonksiyonlarında bozulma, tansiyon için kullanıyorlarsa kan basıncında daha da düşme görülebiliyor. O nedenle bu dönemde idrar söktürücü kullanırken daha dikkatli olunmalı. Gerekli görüldüğü durumlarda hekim kontrolünde süreci takip ederek bu ilaçların dozu azaltılmalıdır."
Arslan, hastaların halsizlik, yorgunluk ve göğüs ağrısı durumlarında vakit kaybetmeden hastanelere başvurmaları gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com