İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, TBMM'de partisinin milletvekilleriyle yaptığı basına kapalı toplantının ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Libya'ya asker gönderilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresine değinen Akşener, devleti ilgilendiren konularda parti içerisinde demokrasiyi işlettiklerini, Libya tezkeresinde de aynı yöntemi kullandıklarını ifade etti.
Konuya önce partisinin başkanlık divanında görüştüklerini ve yapılan oylama sonucunda 'hayır' kararı aldıklarını belirten Akşener, "Başkanlık divanımız, tezkerenin Türkiye'nin mili güvenliği için tehdit oluşturacağını, vatanın bağrından çıkmış Mehmetçiğimizin haksız bir şekilde şehit olabileceği, 2 bin kilometre uzaklıktaki bir yere muharip güç göndermenin sakıncalı ve yanlış olduğu, Suriye'de olduğu gibi bir Arap iç savaşının parçası olmanın Türkiye'ye fayda getirmeyeceğine kanaat getirdi. Suriye'deki iç savaşın parçası olduk. Suriye deneyiminin getirdiği sonuçlara bakıldığında Türkiye ne kazandı? Türkiye 5 milyonun üzerinde mülteci kazandı, 50 milyar dolar para harcadı. Rusya ile hem kuzeyde hem de güneyde sınır olduk. PKK'nın Suriye'de de bir devletleşme yönünde sağlam adımlar atmasının sonuçlarıyla karşı karşıya kaldık." değerlendirmesinde bulundu.
Akşener, Suriye deneyiminden yola çıkılarak, Türkiye'nin, iç savaşın yaşandığı Libya'da, Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Hafter kuvvetleri arasında arabuluculuk yapmasının doğru olabileceğini ancak asker göndererek iç savaşın bir tarafı olunmasını yanlış bulduklarını dile getirdi.
Meral Akşener, "Başbakanlık divanımız milletvekillerimize bu konuda bir tavsiye kararı bildirdi. İYİ Parti olarak oy birliğiyle 'hayır' oyu verme kararı aldık. Bu tezkerenin milletimize hayır getirmeyeceğini, milli güvenliğimizi tehdit edeceğini düşünüyoruz. İnşallah ülkemiz bu işten büyük zarar görmez." diye konuştu.
Türkiye'deki sıkıntıların nedeninin "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sitemi" olduğunu iddia eden Akşener, "Meclis işlemiyor, tek bir şahsın hayallerine, gençliğinde aldığı Kahire öğretesinin oluşturduğu sabitelere ve Orta Doğu'nun lideri olma hayallerine ve olaylara duygusal yaklaşımına bağlı olarak Türkiye'nin içinde bulunduğu dış politikadaki bu garip durumla karşı karşıya kaldık." ifadesini kullandı.
Tarihçi olduğunu anımsatan Akşener, şunları söyledi:
"Dış işlerimizin Osmanlı İmparatorluğu'ndan itibaren oluşturduğu bir hafıza vardı. Bu arkadaşlarımız 'monşer' diyerek o hafızayı ortadan kaldırdılar. Kendi kafalarına göre duygusal bir bakış açısıyla dış politikamızda aldıkları günlük kararları uygulamaya koydular. Atılan adımların Türkiye'ye maliyetleri çok yüksek oldu. Bir kere daha kuvvetle anladık ki Türkiyenin güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçmekten başka çaresi yoktur. Bu konuyla ilgili çalışmaya devam edeceğiz."
Akşener, Dışişleri Mevlüt Çavuşoğlu'nun ziyaretine değinerek "tezkerenin ucu açık mı" sorusu yönelttiklerini, Çavuşoğlu'nun da "Tezkerenin ucu açık" cevabı verdiğini aktardı.
Meral Akşener, Libya'ya asker gönderilmesine ilişkin, "Sayın Erdoğan'ın canı istediği gibi tavır ve davranış içine girebileceği, yetkilerin kendisine verildiği bir tezkere olarak görüyoruz. Allah milletimizi korusun." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com