İsrail saldırıları ve ablukasına direnen şehir: Gazze

KUDÜS - Mustafa Deveci

Dünyanın "en büyük açık cezaevi" olarak nitelendirilen Gazze Şeridi, uzun yıllardır İsrail'in hem ablukasına hem de saldırılarına direnmeye çalışıyor.

Filistin'de 2006'da yapılan seçimleri Hamas'ın kazanmasının ardından Tel Aviv yönetiminin gayrimeşru ablukası altında ezilen Gazze, son 12 yılda 3 büyük İsrail saldırısının hedefi oldu.

İsrail'in "Koruyucu Hat Operasyonu" adını verdiği, 7 Temmuz 2014'te başlayıp 51 gün süren saldırılar bunların başında geliyor.

Hamas'ı İsrail kentlerine roket saldırısı düzenlemekle suçlayan İsrail ordusu, yaklaşık 2 milyon nüfusuyla 360 kilometrekarelik dar bir alana sıkışmış Gazze Şeridi'ni ilk olarak savaş uçaklarıyla vurdu.

Daha sonra 8 bin askerle kara operasyonu başlatan İsrail ordusu ile Filistinli gruplar arasında şiddetli çatışmalar yaşandı.

Birleşmiş Milletler (BM) raporuna göre, İsrail ordusu 51 gün boyunca 6 bin hava saldırısının yanı sıra 14 bin 500 tank atışı ve 35 binden fazla top atışıyla Gazze'yi vurdu.

Filistinli gruplar ise İsrail'in hava saldırılarına roket ve füzelerle karşılık verdi.

İsrail'in saldırılarında 551'i çocuk olmak üzere 2 bin 158 Filistinli şehit oldu, 11 binden fazla kişi de yaralandı.

Gazze'de beklemediği bir direnişle karşılaşan İsrail ordusu ağır kayıplar verdi.

Yaşanan çatışmalar ve atılan roketler nedeniyle 67'si asker, 73 İsrailli öldü.

Filistin makamları, özellikle hava saldırıları nedeniyle harabeye dönen şehirde 28 bin 366 evin zarar gördüğünü, bunlardan 3 bin 329'unun tamamen, 23 bin 445'inin kısmen yıkıldığını kaydetti.

Saldırılar nedeniyle alt yapısı ağır hasar alan Gazze'de 65 bin Filistinli evsiz kaldı.

İsrail ordusunun Gazze'ye yönelik "Koruyucu Hat" adı altındaki saldırıları nedeniyle 2014 yılı Filistinli gazeteciler için en kanlı yıl oldu.

Bu işgal girişimi sırasında İsrail ordusunun gerçekleştirdiği saldırılarda 11'i Filistinli olmak üzere 12 gazeteci hayatını kaybetti.

İsrail'in 2014'teki hava saldırılarında Gazze'den yayın yapan "Al Aksa" adlı televizyon binası da hedef alındı. Olayın ardından İsrailli yetkililerin Al Aksa'yı "Hamas'a yakın olmak" ile suçlaması, bu saldırının bilinçli olarak yapıldığı yorumlarına neden oldu.

BM raporuna göre, İsrail'in söz konusu operasyonları sırasındaki hava saldırılarında 16 Filistinli gazeteci evini kaybetti, 8 medya kuruluşuna ait merkez de yıkıldı.

Gazze'yi derinden etkileyen saldırılar Mısır'ın ara buluculuğunda taraflar arasında 27 Ağustos 2014'te varılan ateşkes ile son buldu.

Hem İsrail saldırıları hem de 2006'dan bu yana kara, deniz ve havadan ablukaya maruz kalan Gazze'de yaşam koşulları gün geçtikçe daha da zorlaşıyor.

Abluka nedeniyle yakıt sıkıntısı yaşanan şehirde günün yarısından fazlasında ev ve iş yerlerine elektrik verilemiyor. Bu da Gazze'deki imalathanelerin ya kapanmasına ya da üretimin azalmasına neden oluyor.

Zorlu hayat şartları altında İsrail'in ablukasına direnmeye çalışan Gazze'de yoksulluk giderek artıyor. Filistin Merkezi İstatistik Bürosu'nun 2017 raporuna göre 2 milyona yakın kişinin yaşadığı Gazze Şeridi'nde yoksulluk oranı yüzde 53'ü buluyor.

Dünya Bankası'nın mart ayında yayınladığı rapora göre de Gazze'deki işsizlik oranı yüzde 44. Bu oran, üniversite mezunu gençler arasında yüzde 60'a kadar yükseliyor. Gazze'deki işsizlik oranı 2015'te yüzde 38 olarak açıklanmıştı.

Son 10 yılda nüfusu yüzde 38 artan Gazze'nin ekonomisi bu süreçte sadece yüzde 1,44 büyüdü. Verilere göre, Gazzeliler 1993 yılına oranla bugün yüzde 25 daha fakir.

İsrail'in yanı sıra Mısır'ın da Temmuz 2013'te gerçekleşen askeri darbenin ardından, Gazze'nin dünyaya açılan tek bağlantı noktası konumundaki Refah Sınır Kapısı'nı sık sık kapatması şehrin ekonomisindeki olumsuz tabloyu daha da derinleştiriyor.

Kaynak: AA