?>

İlber Ortaylı: Türkiye Sibirya'nın steplerini aşıp iş yaratanların ülkesi

Prof. Dr. Ortaylı, "Türkiye, bir şeyler yapan, ortalığı karıştıran, sağa sola giden, kimsenin keyif için bile gezmeye cüret edemeyeceği, Sibirya'nın steplerini aşıp iş arayan, iş yaratan insanlar ülkesi haline gelmiştir." dedi.

Kültür Sanat - 7 yıl önce

İSTANBUL

Tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı, Türkiye'nin, bir şeyler yapan, ortalığı karıştıran, sağa sola giden, kimsenin keyif için bile gezmeye cüret edemeyeceği, cesaret gösteremeyeceği, Sibirya'nın steplerini aşıp iş arayan, iş yaratan insanlar ülkesi haline geldiğini belirterek, "Bütün bunlarda bir ruh var ve o ruhu borçlu olduğumuz bir adam (Atatürk) var." dedi.

İlber Ortaylı'nın, Mustafa Kemal Atatürk'ü, kişisel özellikleri ve bilinmeyenleriyle ele aldığı ilk biyografi kitabı "Gazi Mustafa Kemal Atatürk"ün tanıtımı, Pera Palas Hotel'de yapıldı.

"Çok önemli bir adam" diye nitelendirdiği Atatürk'ün, Türkiye'ye bir dönem yaşattığını dile getiren Prof. Dr. Ortaylı, "O renk bugün yok. Fakat fazla da karamsarlığa lüzum yok. Türkiye çok değişti. Çok başka bir yerlere gitti. Eksik yönleri ve daha ileri yönleri var o devre göre." diye konuştu.

Başka yere bakmayı bilen, başka özlemleri olan, değişmek isteyen toplumlar içinde en başarılı olanların Türk kavmi olduğunu anlatan Ortaylı, "Batı'ya baktığınız zaman, bize göre tembel insanlar var. Çalışmıyorlar. Bize böyle deme zevkini veriyorlar. Sanayilerini geliştiremiyorlar. Orada böyle bir şey var. Onun için bu hızı ve böyle bir atmosferi korumak zorundayız." dedi.

İlber Ortaylı, cumhuriyetin, Kemal Atatürk, kanun, nizam ve hukuk anlamına geldiğini vurgulayarak, Türkiye'deki hukuk sistemine anlam veren reformun babasının Atatürk olduğunu söyledi. Bunu birçok kimsenin yeterince takdir edemediğini dile getiren Ortaylı, bu nedenle ya karamsarlık içinde olunduğunu ya da yanlış şeylere imza atıldığını kaydetti.

"Türkiye eski medeniyetini de bir yandan korumuştur"

Türkiye'nin hem Hristiyan ve Müslüman dünyaya ait olmayan bir hukuk sistemine girdiğini hem de tarihi müesseseler kurduğunu anlatan Ortaylı, şöyle devam etti:

"Türkiye eski medeniyetini de bir yandan korumuştur. Ona da dikkat ediyor. Bu tip bir tarih şuurunu da buraya Kemalizm getirdi. Ondan evvel yok. Bakınız Osmanlı'nın son devirlerine. 16. ve 17. yüzyıllar bugünkü kadar çok tetkik edilmemiştir. Bu en önemli tarafıdır. Hiçbir zaman bu toprağın arkeolojik zenginliklerine, tarihine, o devirdeki kadar ve onun yarattığı yeni nesiller kadar dikkat edilmemiştir. Bu çok dikkati çekicidir. Bugün Türkiye'nin modern bir tıp ve mühendis ordusu var. Aslında oldukça modern bir ordusu var, her yerde görünmeyen bir şekilde. Türkiye'nin managerial (yönetim) bir sınıfı var. Türkiye bir şeyler yapan, ortalığı karıştıran, sağa sola giden, kimsenin keyif için bile gezmeye cüret edemeyeceği, cesaret gösteremeyeceği, Sibirya'nın steplerini aşıp iş arayan, iş yaratan insanlar ülkesi haline gelmiştir. Bütün bunlarda bir ruh var ve o ruhu borçlu olduğumuz bir adam (Atatürk) var."

Prof. Dr. Ortaylı, Atatürk'ü yazmanın kendisi için bir vazife olduğunu ve bu kitabı yazmak için 70 yaşına kadar beklediğini belirterek, hayatı boyunca Atatürk ile ilgili çok az yazdığını aktardı.

"1930'ların Ankara'sı birçok insanın unutamadığı yerdi"

İlber Ortaylı, o dönemin Ankara'sındaki havanın bambaşka olduğuna işaret ettiği konuşmasında, Berlin hariç çok az başkentte, Alman mimar Bruno Taut'un eserlerine denk gelinebileceğini kaydederek, şunları aktardı:

"(Ankara'da) İki önemli binası var. Birinde liseyi okudum. Birinde yüksek tahsil yaptım. Her ikisi de şahane yapı. Berlin'deki 200'ü aşkın binanın içinde bu kadar manalısını görmedim. Demek ki o da ömrünün sonundaki olgunluğunu orada yaşamış. Bir yerin havası her yere geçiyor. Huyu öyle olduğu için burayla itişip gitmesine rağmen Paul Wittek'in bile o dönemi unutamadığını gördüm. 1930'ların Ankara'sı birçok insanın unutamadığı yerdi, eğer gelmişlerse. Bu bir hava meselesidir. Mesela Wilhelm Kempff gelip burada konserler verirdi. Hatta bir keresinde konseri berbat oldu ama o yine gelmeye devam etti resital vererek."

D&R'ın ev sahipliğinde gerçekleşen etkinliğe, D&R Genel Müdürü Cem Eriç'in yanı sıra aralarında caz sanatçısı İlham Gencer, müzisyen Suat Suna, oyuncu Şevket Çapkınoğlu'nun da bulunduğu çok sayıda isim katıldı.

.

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

Brianna yeni klibini İstanbul'da çekecek

2018-01-14 16:02 - Magazin

Trafik cezaları 'anlık bildirimle' öğrenilecek

2018-01-16 19:25 - Genel

Çeşmeli Kilise'nin fresklerine turist ilgisi

2018-01-15 19:02 - Kültür Sanat

Tuzla Sulak Alanı göçmen kuşları ağırlıyor

2018-01-14 20:37 - Günün Fotoğrafı

'Hat görsel bir şiir, çizgilerin şöleni ve harflerin armonisidir'

2018-01-15 17:32 - Kültür Sanat

KWORKS’ün "Hızlandırma Programı"na başvurular başladı

2018-01-15 20:40 - Ekonomi

Basketbolda All-Star kadroları belli oldu

2018-01-16 19:36 - Spor

Antarktika seferine 'öncü ekip'le hazırlık

2018-01-13 16:02 - Teknoloji

'Amanos öğrek otu' dünya bitki literatürüne girdi

2018-01-16 15:02 - Teknoloji

Roma'da klasik Türk müziği konseri

2018-01-15 11:02 - Kültür Sanat

İlgili Haberler

Ressam İlhami Atalay öncülüğünde 80 sanatçı Gazze için resim çizdi

21:32 - Kültür Sanat

Kaligrafi sanatçısı Etem Çalışkan son yolculuğuna uğurlandı

17:47 - Kültür Sanat

Engelli oyuncuların tiyatro sahnesine Yunanistan'dan çevrim içi izleyici

16:03 - Kültür Sanat

Atölyesi yıkılan Hataylı ressam Kültür ve Sanat Çarşısı sayesinde mesleğine döndü

11:53 - Kültür Sanat

Anadolu'nun giysi kültürünü tasarladığı bez bebeklerle yansıtıyor

13:18 - Kültür Sanat

Günün Manşetleri

Ege Denizi'nde son 48 saatte 100'ün üzerinde deprem meydana geldi

00:07 - Gündem

Trabzonspor, Umut Bozok ile yollarını ayırdı

23:17 - Spor

Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho: Duygusu yüksek bir maçtı

23:13 - Spor

Terör örgütü PKK/YPG, Şara'nın geçiş dönemi cumhurbaşkanı ilan edildiği toplantıya karşı çıktı

22:33 - Dünya

Çaykur Rizespor Teknik Direktörü İlhan Palut: Bu oyun bizim için bir mihenk taşı olmalı

22:28 - Spor