İzmir
Uzmanlar, küresel ısınmanın aşırı derecede sıcaklığın yanı sıra aşırı soğuk havanın yol açtığı afetlere de neden olabileceği uyarısında bulundu.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, AA muhabirine, Türkiye'de mayıs ayında uzun yıllar sıcaklık ortalamasının altında değerler görüldüğünü söyledi.
Düşük sıcaklıklar nedeniyle yüksek alanlarda kar yağışları görüldüğüne dikkati çeken Türkeş, şöyle konuştu:
"Bu dönemde aslında Türkiye'ye soğuk, yağışlı, fırtınalı hava koşullarını taşıyan polar cephe daha kuzey enlemlerde yer alırdı. Türkiye yavaş yavaş muson alçak basıncının Pakistan, İran üzerinden Türkiye'ye sokulduğu hava koşulları yaşardı. Fakat hala Doğu Avrupa, Karadeniz Havzası ve Türkiye'nin bir bölümünde soğuk hava koşullarına yol açan kuzeyli soğuk hava akımları etkili. Doğu Karadeniz, Kuzey Doğu Anadolu, Doğu Anadolu'nun kuzeyinde hala soğuk hava yerleşmiş durumda. Bu da uzun yıllar sıcaklık ortalamalarına göre mayıs ayının daha soğuk geçmesine yol açtı."
Türkeş, Türkiye'nin kuzey batısı, Karadeniz kıyıları, Orta ve Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu'nun büyük bölümünde gelecek 10 gün içinde uzun süreli sıcaklık ortalamalarından 2-4 santigrat derece daha soğuk hava koşullarının beklenebileceğini dile getirdi.
Yaz sıcaklıkları için biraz daha zaman olduğunu anlatan Türkeş, "15 gün son yavaş yavaş Türkiye'de yaz koşullarına yol açabilecek hava tipleri Güneydoğu'dan başlayarak etkili olacak diye tahmin ediyoruz." dedi.
"Atmosfer dengeliyor"
Normalde bu mevsimde daha kuzeye çıkan soğuk cephenin hala Türkiye üzerinde etkili olmasında atmosferdeki hava dalgalarının rol oynadığını anlatan Türkeş, şöyle devam etti:
"Atmosferde dünyanın başka yerlerinde anomaliler (normalin dışı değerler) var. Bizi etkileyen soğuğun tersine yaklaşık 10-15 derece daha sıcak koşullar yaşanan bölgeler var. Atmosfer sıcak hava dalgasını dengelemek için soğuk koşullar oluşturuyor. Atmosferde Rossby dalgaları adı verilen uzun dalgalar vardır. Bunlar sıcak sırtlardan ve soğuk oluklardan oluşur. Bu dalgalar bazen bazı bölgelerde uzun süreli kalma eğilimi gösterir. Eğer kuzeyde çok sıcak oluşursa onun eteğinde onu dengeleyen soğuk hava güneye iner. Batı, kuzey ve kuzey doğu Avrupa'da sıcak hava olduğu için onu dengelemek üzere Doğu Avrupa, Karadeniz Havzası ve Türkiye'nin büyük bölümünde soğuk oluk var, bunu dengelemek için."
Prof. Dr. Murat Türkeş, küresel iklim değişikliğinin atmosferik salınımları ve bunların değişkenliğini etkileyebildiğine işaret etti.
Yeryüzünün sıcaklık dengesinin hava dalgalarını da etkilediğini dile getiren Türkeş, "O yüzden bir yandan küresel ısınmadan söz ediyoruz bir yandan da olağan dışı soğuk hava koşulları yaşayabiliyoruz. İklim değişikliği sadece sıcaklık ortalamaları üzerinde değil hava ve iklimin kendi oynaklığında da değişikliğe yol açabiliyor. Önümüzdeki yıllarda sıcak ekstremleri daha sık görmekle beraber soğuk havaya ilişkin afetleri de yaşayacağımız koşullar daha baskılı olacak." diye konuştu.
"Son 30 yılda atmosferdeki ekstrem hava olayları 5 kat artmış durumda"
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Coğrafya Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Çukur da küresel ısınmanın hep sıcaklık ve kuraklık artışı olarak düşünüldüğünü, genel trend bu yönde olsa da bundan sapma olduğunda toplumda şaşkınlık yaşandığını, bu yıl serin geçen mayıs ayının da bu bakışla değerlendirildiğini ifade etti.
İklimin pek çok faktöre bağlı olduğunu, asıl belirleyicilerin ise basınç merkezleri olduğunu söyleyen Çukur, "sürekli sıcaklık artacak" şeklinde doğrusal trend olamayacağını, gelen hava kütlesinin o bölgedeki sıcaklık ve hava olaylarını şekillendireceğini anlattı.
Sibirya'dan gelen hava kütlesinin Türkiye'ye soğuk taşıdığını ve don olaylarına neden olabildiğini dile getiren Prof. Dr. Çukur, "Bu yıl bu olayı yaşadık. Polar cephe kuzeye biraz daha yavaş çekiliyor. 'Küresel ısınma varsa sıcaklık, kuraklık hep artacak' diye bir trend yok. Alçak basınç alanları kabul alanlarıdır. Bu kabul alanlarına, kontinental (karasal) polar geliyorsa don olayları artabilir." ifadelerini kullandı.
Küresel ısınmanın soğuk afetleri tetikleyeceğini vurgulayan Çukur, şöyle devam etti:
"Son 30 yılda atmosferdeki ekstrem hava olayları 5 kat artmış durumda. Bu aslında atmosferde enerjinin fazla olmasıyla alakalı. Yani aşırı sağanaklar da aşırı dolu yağışları da artıyor, hortum sıklığı çok daha artıyor. Atmosferdeki enerji arttıkça ekstrem olaylar aşırı sıcaklığı da aşırı don olayını da kar yağışı, dolu yağışını da görmek mümkün. Enerji artış sebebi küresel ısınma, sera etkisiyle atmosferde enerji tutulması. Yerden bir gram su buharlaşınca atmosfer yaklaşık 600 kalori alıyor. Biz bu kadar enerjiyi atmosfere verdikçe atmosferde enerji artışı oluyor. Bu hortumları, aşırı sağanakları da getirebiliyor."
Çukur, Türkiye'yi etkileyen soğuk havanın kuzeydeki Sibirya'dan geldiğine dikkati çekerek, Sibirya'ya daha yakın olan Doğu Karadeniz ve Doğu Anadolu'nun kuzeyinin soğuk afetler açısından Türkiye'deki riskli bölgeler olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com