İstanbul
Türkiye'nin Zagreb Büyükelçisi Mustafa Babür Hızlan, geride kalan 30 yılda Türkiye ile Hırvatistan ilişkilerinde dostluk ve iş birliği anlayışının hakim olduğunu belirterek, " İkili ticaret hacmi, salgının az da olsa etkilediği 2020 yılı hariç istikrarlı bir şekilde büyümüş ve 2021 sonu itibarıyla 890 milyon dolara ulaşmıştır." dedi.
Hızlan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, köklü bir ortak tarihi bulunan Türk-Hırvat ilişkilerinde, Hırvatistan’ın eski Yugoslavya’dan bağımsızlığını kazanmasıyla yeni bir dönemin başladığını ifade etti.
6 Şubat 1992 tarihinde Hırvatistan’ın bağımsızlığını tanıyan Türkiye'nin bu yönde adım atan ilk ülkeler arasında yer aldığını belirten Hızlan, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin 26 Ağustos 1992 yılında resmen tesis edildiğini, 1993 yılında karşılıklı Büyükelçiliklerin açıldığını hatırlattı.
Hızlan, "Bugün Hırvatistan ikili düzeyde mükemmel siyasi ilişkilere sahip olduğumuz, NATO müttefikimiz, bölgesel barış ve istikrarın güçlendirilmesinde iş birliğini sürdürdüğümüz, bu bağlamda, Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci ve Türkiye-Hırvatistan-Bosna Hersek Üçlü Danışma Mekanizması gibi bölgesel platformlarda da birlikte çalıştığımız önemli bir dost ülkedir." ifadelerini kullandı.
Geride kalan 30 yılda Türkiye ile Hırvatistan ilişkilerinde dostluk ve işbirliği anlayışının hakim olduğunu aktaran Hızlan, "İki ülke arasında ekonomik ve ticari iş birliği son yıllarda güçlü bir ivme kazandı. İkili ticaret hacmi, salgının az da olsa etkilediği 2020 yılı hariç istikrarlı bir şekilde büyümüş ve 2021 sonu itibarıyla 890 milyon dolara ulaşmıştır. Ticaret hacmindeki ilk hedef olan 1 milyar dolara bu yıl ulaşılması beklenmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
"Türk yatırımcılarının Hırvatistan’daki varlığı artıyor"
Türk yatırımcılarının Hırvatistan’daki varlığının giderek artmakta olduğunu aktaran Hızlan, "Bugün 45 civarında firmamız Hırvatistan’da faal. Turizm, inşaat, altyapı, bankacılık ve yenilenebilir enerji sektörlerinde önemli Türk yatırımları bulunmakta. Örneğin, Hırvatistan’ın ilk jeotermal enerji santrali Velika Ciglena bir Türk firması tarafından inşa edilmiştir." dedi.
Hızlan, Hırvatistan'ın bugüne kadarki en yüksek maliyetli altyapı projesi olarak bilinen Krizevci-Koprivnica-Botovo demir yolu hattının yenilenmesi ve ikinci bir hat yapımı projesinin de yine bir Türk firması tarafından gerçekleştirilmekte olduğuna işaret ederek, firmaların son aylarda müteahhitlik alanında başka işler de üstlenmiş olduğunu ve bu alanda ilave iş birliği fırsatları bulunduğuna dikkati çekti.
"Kara ve Hava yolu taşımacılığı Hırvatistan’la iş birliğimizde önemli yer tutan diğer alanlar" diyen Hızlan, "Kara yolu taşımacılık sektörümüz için de önemli bir transit ülke konumunda bulunan Hırvatistan’dan yılda 60 bin civarında Türk plakalı Tır geçiş yapmaktadır. THY kış döneminde İstanbul-Zagreb arasında haftada 10, İstanbul-Dubrovnik arasında haftada 2 sefer gerçekleştirmektedir. Öte yandan, Zagreb Havalimanı yer ve yiyecek-içecek hizmetleri Türk firmalarınca sağlanmaktadır." yorumunu yaptı.
"Şahsen yerel ticaret odalarının iş birliğinde de potansiyel görüyorum"
Hırvatistan İstanbul Başkonsolosu Dr. İvana Zerec de Türkiye ve Hırvatistan'ın ikili ilişkilerinde 30'uncu yılını kutladığını belirterek, iki ülkenin 30 yıldır siyasi, ekonomik, diplomatik ilişkilerinin gayet iyi olduğunu ifade etti.
Zerec, iki ülke arasında açık meselelerin olmadığını dile getirerek, NATO, AB ve BM gibi çok taraflı forumlarda güçlü bir şekilde iş birliğinin olduğunu aktardı.
Türkiye ve Hırvatistan’nın AB ile müzakerelere 3 Ekim 2005 tarihinde başladığını anımsatan Zerec, "Hırvatistan, AB'ye 2013 yılında girdi ve bu üyelikte yer aldığımız için memnuniyet duyuyoruz. Türkiye’nin adaylığı iki ülke arasındaki ikili ilişkiler bakımından büyük önem arz etmektedir. Türkiye ve Hırvatistan’ın ilişkileri gayet iyi ilerlemektedir ve bu süreçten mutluluk duyuyoruz. Türkiye ile farklı alanlarda ve farklı biçimlerde hem siyasi hem de ekonomik olarak iş birliği yapmaktan çok mutluyuz. Bu ekonomik ilişkiler bizim için çok önemli." ifadelerini kullandı.
Zerec, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2016 yılında Zagreb'e yaptığı ziyarette, ikili ticaret hacminde hedefin 1 milyar olacağını söylediğini anımsatarak, şunları kaydetti:
Umut vadeden yolda olduğumuz için ülke olarak mutluyuz, ikili ekonomik iş birliğimizin potansiyeli oldukça yüksek. Şimdi 700 milyon dolar civarındayız. Hırvatistan'ın Schengen avro bölgesine hazırlanmakta olduğu ve ülkelerimizin önünde büyük bir potansiyel olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda bu rakamların önümüzdeki yıllarda artacağından çok eminim. Hırvatistan'da enerji, otelcilik, bankacılık, finans, turizm gibi farklı alanlarda Türk yatırımları var ve bunun gelecekte daha da iyi olacağını umuyoruz."
Hırvatistan'ın gelecekteki potansiyelinin Schengen avro bölgesine girmesiyle artacağına işaret eden Zerec, "Türk yatırımcıların Hırvatistan'da yatırım yaptıklarında, AB pazarlarına girmiş olacaklar. Hırvatistan'ın stratejik konumu çok iyi. Balkanlar ve AB ülkeleri arasındayız. Bilişim sektörü, deniz turizmi, tesislerin yapımı, tedarik zinciri ve lojistik alanlarında Türk yatırımcılar için büyük potansiyel var." değerlendirmesinde bulundu.
Zerec, "Şahsen yerel ticaret odalarının iş birliğinde de potansiyel görüyorum. Ticaret Odası başkanlarıyla görüşmeye çalışıyorum, çünkü yerel düzeydeki bu iş birliklerinin her iki ülke için ticaret hacminin artması açısından çok faydalı olabileceğini düşünüyorum." dedi.
Kültürel alanda yapılan projeler ekonomik birlikteliği destekliyor
Zagreb Yunus Emre Enstitüsü Koordinatörü Fuat Korkmaz ise Türkiye ve Hırvatistan arasında tesis edilen diplomatik ilişkilerin 30’uncu yılının kutlandığını, Kültür Merkezi tarafından gerçekleştirilen fiziki ve çevirim içi olarak düzenlenen pek çok etkinlikle çalışmalarını sürdürdüklerini ifade etti.
Korkmaz, düzenledikleri etkinliklere katılan binlerce Hırvatistan vatandaşı arasında Türk şirketlerinde çalışan, Türkiye ile ticaret yapan ve eğitimlerini Türkiye üniversitelerinde devam ettiren çok sayıda kişinin bulunduğuna işaret etti.
Salgının zorlu şartlarına rağmen 2020 ve 2021 yıllarında düzenledikleri etkinliklere katılanların sayısının arttığını dile getiren Korkmaz, "Enstitümüz ayrıca kültürel alanda iki ülkenin sinema, müzik, edebiyat, gastronomi ve daha bir çok alanda ortak projeler yapmasına katkıda bulunarak ekonomik birlikteliği desteklemektedir." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com