İhlas Eğitim Kurumları Bahçelievler Kampüsü Konferans Salonunda gerçekleşen seminere İhlas Eğitim Kurumları Genel Müdürü Bedri Yeltekin, okul müdürleri, idareciler ve öğretmenler katıldı. Konuşmasına mutluluğun sürdürülebilir olmasına dikkat çekerek başlayan Bolat, günümüzde birçok insanın bireysel başarılarıyla mutlu olmaya çalıştıklarını ve bu dış kaynaklı mutluluğun sürmesi için sürekli başarılı olmaları gerektiğini ifade etti.
Bolat mutluluğu tarif ederken; “Bir insan ne zaman mutlu olur? Bunu sormamız gerekiyor. Mutluluğun özünde kabul görmek var. Bir insan başka bir insan tarafından kabul görünce mutlu oluyor. Bakıyorsunuz evli çiftler mutlu. Neden? Çünkü en az bir kişi tarafından kabul edilmişler” dedi. Kabul görme durumunun çocukların okul hayatındaki etkilerini anlatan Bolat, “Bir öğrenci, öğretmeni ya da diğer arkadaşları tarafından kabul görmediğinde sıkıntı yaşıyor. Okula gitmek istemiyor. Okullarımızdaki devamsızlık oranının %54 gibi yüksek bir rakamda çıkmasının sebebi budur” ifadelerini kullandı.
"Çocuklarımız duyguları bilmiyor"
Kendisini dinleyenlere başarısız olduklarında nasıl hissettiklerini sorarak cevaplar alan Bolat konuşmasının devamında, “Okullarda çocuklara başarılı ve başarısız olduklarında nasıl hissettiklerini sorduğumda başarılı olursak iyi başarısız olursak kötü hissederim diyorlar. Bu ne demek biliyor musunuz? Çocuklarımız duyguları bilmiyorlar. Ülkemizde duygusal gelişim o kadar kötü ki Türk insanı bundan dolayı duygusunu ifade etmeyi bilmiyor. Üzüntü hissetmeleri gereken yerde kızgınlık, kızgınlık hissetmeleri gereken yerde de üzüntü hissediyorlar” dedi.
Çocuk sadece öğrenmek için öğrenir
Çocuklarda öğrenmenin nasıl gerçekleştiğine değinen Bolat, “Deneyim olmadan öğrenme olmaz. Ancak kuru ezber olur. Okullarda deneyim olmadığından çocuklarımız çok şey bildikleri halde çok az anlıyorlar” dedi. Mevcut sistemin deneyimlemeyi ve araştırmayı engellediğine vurgu yapan Bolat, “Kuru anlatım ve ezber ile bir yere varamıyoruz. Çocuk sadece öğrenmek için öğrenir. Bu yüzden okulların yapısı değişmeli, ezberden deneyimlemeye geçmeli” dedi.
Konuşmasının devamında ailelerin çocuklarına yaklaşımları üzerinden gerçek ve yapay sevgiyi anlatan Bolat, konu hakkında çeşitli örnekler verdi.
Programın sonunda kendisine Tema Vakfı’ndan adına dikilmiş bir ağaç sertifikası verilen Bolat, “Konferanslardan sonra çiçek ya da plaket istemiyorum. Kendi adıma bir ağaç dikilmesini istiyorum. Bugüne kadar da yaklaşık 300 ağacım oldu” dedi.
dikGAZETE.com