Hindistan Ruh Sağlığı Hukuku ve Politikası Merkezi Direktörü Dr. Soumitra Pathare, 10 Eylül Dünya İntiharı Önleme Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Çok sektörlü intihar önleme stratejisine ihtiyacımız var ve hükümetlerin bu stratejiyi uygulaması gerekir. İntihar önleme stratejisi aralarında sağlık, eğitim ve sosyal refahın bulunduğu tüm sektörleri kapsamalı. (İntihar önleme stratejisi) Sadece sağlık hizmetleriyle sınırlı değil. Bu nedenle hükümetin ilgili tüm alanlara odaklanması gerekiyor." dedi.
Pathare, böyle bir strateji yokluğunun intihar vakalarının önlenmesiyle ilgili yetkilileri düşüncesiz çözümlere sevk edeceği konusunda uyarıda bulunarak, 1,3 milyarlık ülkedeki yüksek intihar oranlarına dikkat çekti.
Dr. Pathare, 2007 ila 2016 arasında 75 binin üzerinde Hint öğrencinin intihar ettiğini ifade ederek, 10 yılda intiharların yüzde 52 oranında arttığını söyledi.
İntiharların çok boyutlu eylemler olduğuna dikkati çeken Pathare, bu tür hadiselerin kesin olarak nedenini saptamanın zor olduğunu ifade etti.
Pathare, Gucerat, Kerala ve Çatisgarh gibi eyaletlerin intihar önleme stratejilerine sahip olduğunu ancak şimdiye kadar uygulanmadığını aktardı.
Tamil Nadu'da öğrenciler için bütünleme sınavları yapıldığına dikkat çeken Pathare, bu durumun sınav sebebiyle gerçekleştirilen intiharları önemli oranda düşürdüğünü dile getirdi.
2019'da 139 bin 123 kişi intihar ettiUlusal Suç Kayıtları Bürosu (NCRB) verilerine göre, 2019’da Hindistan'da 139 bin 123 kişi intihar etti. Söz konusu kişilerden 48 bin 774’ünü 18 ila 30 yaş arasındaki gençler oluşturuyor. Bununla birlikte 40 binin üzerinde çiftçi ve işsiz de intihar edenler arasında yer alıyor.
Geçen sene toplamda 10 bin 335 Hint öğrenci canına kıydı. Bu, yıl boyunca her gün ortalama 28 Hint öğrencinin intihar ettiği anlamına geliyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde her yıl yaklaşık 800 bin kişi intihar ediyor. Söz konusu intiharların yüzde 17'si Hindistan'da gerçekleşiyor.
İnternet ve sosyal medya bağımlılığıÖte yandan uzmanlar, sınav stresi dışında son yıllarda internet bağımlılığı ve sosyal medya kullanımına bağlı olarak intihar oranlarında büyük artışlar yaşandığına dikkati çekiyor.
İntiharı Önleme Hindistan Vakfı kurucusu Nelson Vinod Moses, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dijital olarak bağlı fakat sosyal olarak yalıtılmış dünyanın demokratikleşmesinin daha büyük tutkulara ve bu tutkulardaki hayal kırıklıklarınınsa "aşırı eylemlere" yol açtığını söyledi.
Moses, artan intihar girişimleri ile ekran başında geçirilen sürenin artması arasında doğrudan bir bağlantı olduğuna ilişkin Klinik Psikoloji Bilimi Dergisi’nin 2017’deki bir araştırmasına atıf yaptı.
Hint Ruh Sağlığı Hemşireliği Dergisi’ne göre, Hindistan'da ergenlerin yaklaşık dörtte biri internet kullanımı veya internet bağımlılığı rahatsızlığından muzdarip.
Uzmanlar, Hindistan’ın intiharı önleme konusunda ulusal bir politikaya sahip olmadığını belirtiyor.
Yüksek Mahkeme avukatı ve ruh sağlığı aktivisti Gaurav Kumar Bansal, intiharların önlenmesi ve azaltılmasına dair etkili bir ulusal politikaya ihtiyaç olduğunu gerekçe göstererek geçen sene mahkemede konuyla ilgili kamu yararına dava açtı.
Bansal, yaklaşık bir yıl geçmesine rağmen eyaletlerin intihar için halk sağlığı programı tasarlanması veya uygulanmasına dair veri sağlayamadığını ifade etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com