Sakarya/Edirne/Erzurum
Sakarya
Adapazarı ilçesindeki Tozlu Cami önünde beyaz önlüklerini giyerek toplanan hekim ve sağlık çalışanları, ellerinde taşıdıkları Türk ve Filistin bayrakları ile dövizlerle Adapazarı Kültür Merkezi önüne kadar slogan atmadan yürüdü.
Burada grup adına açıklama yapan Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Osman Salih Toprak, İsrail'in yıllardır devam ettirdiği sistematik işgal politikasını 7 Ekim 2023'ten bu yana şiddetini artırarak sürdürdüğünü söyledi.
Fotoğraf: Uğur Subaşı/AA
Toprak, dünyanın gündeminden düşürülmeye çalışılan katliamların dehşetini tekrar tekrar gözler önüne serilmesi gerektiğini dile getirdi.
Gazze'de yaşananlardan bahseden Toprak, "Tam 30 hastane ve 53 sağlık merkezi hizmet dışı bırakıldı. Han Yunus'taki Nasır Hastanesine sığınan sivilleri kuşatma altına alan işgal birlikleri, hastaneyi zorla tahliye ediyor. Yine de meslektaşlarımız, sağlık çalışanları; elektriksiz, susuz, oksijensiz, ilaçsız şartlarda tedavi vermek için destansı biçimde mücadele ediyor." diye konuştu.
Toprak, hekimler ve sağlık çalışanları olarak bütün meslektaşlarına ve halka "boykot" çağrısında bulunduklarını kaydetti.
Filistin yararına olacak bütün adımları desteklerini kaydeden Toprak, "Bu konuda sağlık çalışanları olarak gereken bütün desteği gücümüz yettiğince vermeye hazırız. 14. haftasında toplandığımız Sessiz Yürüyüşümüzde, tutuklansalar da öldürülseler de görevleri başından ayrılmayan Gazzeli meslektaşlarımızı tekrar selamlıyoruz. İnsanlık dışı bütün eylemlerden kurtulmak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Bu minvalde tüm hekimleri, sağlık çalışanlarını ve bütün vicdan sahibi insanları harekete geçmeye, bu onurlu yürüyüşte yer alarak zulme karşı durmak adına Sessiz Yürüyüş kervanımızda ses olmaya davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Açıklamanın ardından gruptakiler dağıldı.
Erzurum
Kent merkezindeki tarihi Lalapaşa Camisi'nin önünde bir araya gelen hekimler ile sağlık çalışanları, Türk ve Filistin bayrakları eşliğinde taşıdıkları dövizler ve pankartlarla Yakutiye Medresesi'ne kadar yürüdü.
Fotoğraf: Faruk Küçük/AA
Bazı sağlıkçıların çocuklarıyla katıldığı programda, Kur'an-ı Kerim okundu, dua edildi.
Grup adına basın açıklamasını okuyan aile hekimi Sümeyye Kocaaslan, 5 aydır Gazze'de katliamların sürdüğünü söyledi.
Gazze'de sağlık sisteminin çökmesi nedeniyle meslektaşları başta olmak üzere tüm halkın salgın hastalıkların pençesinde olduğunu dile getiren Kocaaslan, şunları kaydetti:
"Sessiz yürüyüşümüz 14 haftadır Türkiye'nin her bölgesinden 40'tan fazla ilde, kendini insanlığı yaşatmaya adamış sağlık çalışanlarının katkısıyla devam ediyor. Her hafta beyaz önlüklerimizle yürüyerek 'Hiçbir katilin ve hiçbir teröristin yaptığı yanına kalmadığı gibi senin de yaptıkların yanına kalmayacak İsrail.' diyoruz. Sen kaybedeceksin, insanlık kazanacak, Filistin kazanacak. Beyaz önlükleriyle soykırıma karşı duvar örenler kazanacak. Yıktığın hastanelerde, bütün insanlığın hayatını kurtarmaya devam eden Gazzeli meslektaşlarımız kazanacak."
Kocaaslan, sabırla ve azimle zulme karşı "dur" diye haykıranlardan olmaya devam edeceklerini vurguladı.
Edirne
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencileri İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına tepki göstermek için "sessiz yürüyüş" düzenledi.
Eski Cami önünde bir araya gelen öğrenciler, Türk ve Filistin bayraklarıyla Saraçlar Caddesi'ne yürüdü.
Fotoğraf: Gökhan Zobar/AA
Gruptakiler adına açıklama yapan Muammer Morkoç, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının şiddetli şekilde sürdüğünü belirtti.
Gazze'de yaşayanların güne bombalarla uyanmaya devam ettiğini ifade eden Morkoç, "Dünyanın gündeminden düşürülmeye çalışılan katliamların dehşetini bizim tekrar tekrar gözler önüne sermemiz gerekiyor." dedi.
Morkoç, Gazzelilerin açlık, susuzluk ve soğukla mücadele ederek hayatta kalma mücadelesi verdiğini dile getirdi.
Sağlık çalışanlarının bölgede zor şartlarda görevlerini yapmaya çalıştığını ifade eden Morkoç, şunları kaydetti:
"Tam 30 hastane ve 53 sağlık merkezi hizmet dışı bırakıldı. Han Yunus'taki Nasır Hastanesine sığınan sivilleri kuşatma altına alan işgal birlikleri hastaneyi zorla tahliye ediyor. Yine de meslektaşlarımız, sağlık çalışanları, elektriksiz, susuz, oksijensiz, ilaçsız şartlarda tedavi vermek için destansı biçimde mücadele ediyor. Bütün bu saldırılar yetmiyormuş gibi Gazze'ye insani yardımın girmesine izin verilmiyor. Filistin'in her gün binlerce tır yardıma ihtiyacı varken günde 3-5 tırın girmesine izin veriliyor. Mısır, Gazze sınırına beton barikatlar kurup jiletli teller ile sınırı güçlendiriyor. 14. haftasında toplandığımız sessiz yürüyüşümüzde, tutuklansalar da öldürülseler de görevleri başından ayrılmayan Gazzeli meslektaşlarımızı tekrar selamlıyoruz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com