Alkol bağımlılığından sigaraya, uyuşturucudan diğer davranışsal bağımlılıklara kadar bir çok konuda mücadele, ülkemizin emniyet güçleri kadar sağlıkçıları da büyük bir mücadele sürdürüyor. Bu mücadeleye yeni bir boyut kazandırmak amacı ile yaklaşık bir yıl önce start verilen Bağımlık Danışma ve Eğitim Merkezi(BADEM) projesinde önemli bir mesafe kat edildi. İstanbul Anadolu Kuzey Kamu Hastaneleri Genel Sekreterliği bünyesinde hayata geçirilen proje kapsamında Sancaktepe’de kurulan merkezde 8 ayda 500 kişiye tedavi hizmeti verilirken bu kişilerle binlerce görüşme yapıldı. Merkezde görev yapan sağlık çalışanları, yapılan başvurulara yanıt vermesinin yanın da sokakta da binlerce kişiye ulaşarak bağımlılıklarla ilgili eğitim verdi.
“Bağımlılık çağımızın en dramatik ve travmatik süreçlerinden birisi” Sancaktepe’deki merkezle ilgili bilgi veren İstanbul Anadolu Kuzey Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Doç. Dr. Kamil Özdil, amaçlarının bireylerin bağımlılık sorunlarını hayattan koparmadan tedavi etmek olduğunu söyledi. Özdil, “Bağımlılık çağımızın en dramatik ve travmatik süreçlerinden birisi. Hem aileleri hem bireyleri, dönülemez şekilde yoran, onları bitap düşüren, insanlık vasfını kaybettiren bir mekanizma. Hatta bu belki bir takım kötü emelli odaklarca istismar da edilebilen bir konu. Bu nedenle bizim; hem toplumumuzu, hem çalışanlarımızı ve bütün paydaşlarımızı, hem bilgilendirerek hem de eğiterek, bu konuda mutlaka yeni bir şey ortaya koymamız lazım. Bu çerçevede bu sorumluluk bilinci ile birliğimiz bünyesindeki Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ndeki hocalarımızın öncülüğünde Bağımlılık Danışma ve Eğitim Merkezi (BADEM) ismi ile bir proje başlattık” dedi.
“Amacımız bağımlı bireyleri toplumun içerisinde kalarak rehabilite etmek” Projenin yaklaşık bir yıl önce başladığını ifade eden Özdil, “Aslında buradaki temel yaklaşım bağımlı bireylerimizi bir hastaneye yatırmadan ayaktan rehabilite etmek. Toplumdan koparmadan, toplumun içerisinde onlara danışmanlık, yönlendirme, diğer sosyal alanlardaki eksiklikleri tamamlama maksadı ile onları cesaretlendirerek, toplum içerisinde tutmak ve onları rehabilite etmek. Hedef bu. 1 yıl önce başlatılan bir proje bu. İçerisinde bir psikiyatristimiz ve diğer sağlık elemanlarımız, yönlendirici rehberlerimiz mevcut. Öncelikle bağlı bulunduğu bölgede hizmet veriyor ama dışarıdan ulaşanlara da hayır demiyor merkezimiz. Bu kapsamda zaten modern yaklaşım bu bireyleri bir yere izole edip kapatmadan, toplumun içerisinde hayatın içerisinde yönlendirerek, eğiterek, bilinçlendirerek rehabilite etmek, topluma kazandırmak” şeklinde konuştu.
Bu modelin örnek bir model olacağını vurgulayan Özdil, “Bu modelin artılarını, eksilerini monitorize edip yani takip edip, yani nerede aksaklık var nerede erişim zorluğu var veya şöyle yapsak daha mı iyi olur, bunları kayıt altına alıyoruz, zaten bunları standart raporlayacağız. Bu çerçevede hem yeni merkezler oluşması başka yerlere de rol model olması açısından önerilerde bulunacağız” ifadelerini kullandı. Proje kapsamında merkezde görev yapan Psikiyatri Uzmanı Dr. Merih Altıntaş, “En başta bütün bölgede, ulaşabileceğimiz her kişiye bağımlılıkla mücadele eğitimi verme planlanmıştı ve bu yerine getirildi, istediğimiz sayıya ulaştık. Bütün rehber öğretmenler, aile hekimleri, bunlar bağımlılıkla mücadele eğitimleri aldılar. Bunun dışında bölgedeki bir çok kişiye ‘Benimle Güvendesin’ eğitimi verildi. Din görevlileri, muhtarlar, aileler ya da ulaşabileceğimiz bütün genç gruba, özellikle riskli gruba, ‘Benimle Güvendesin’ eğitimleri verildi. Bunun dışında tedavi açısından biraz da ayakta tedaviyi tekrar vurgulamak istiyorum burada yatışımız yok. Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesine bağlı çalışan bir kurumuz. Ayakta tedavi biraz daha toplumda kabul edilebilir hale getirmek ya da yararını vurgulamak için özellikle söylüyorum bunu. Buraya gelen bir kişi, kapıdan girdiği andan itibaren her türlü danışmanlık hizmetini ve tedavi hizmetini alabilmekte” diye konuştu.
BADEM’in diğer kurumlardan farkını da anlatan Altıntaş, “Önce burada bir vaka danışmanı atanıyor kişi geldiği andan itibaren. Bu başvuru bireysel başvuru olabilir. Aile başvurusu olabilir. Ya da bize online olarak başvurmuş olabilir. İhtiyaçlarına yönelik bir tedavi yöntemi planlanıyor. Vaka danışmanları hastayı gördükten ve uzun bir değerlendirme yaptıktan bir profil çıkardıktan sonra kurum psikiyatristi ile beraber tedavi ile ilgili bir yol haritası çiziliyor. Sonrasında hastalardan bir yıla yakın dönem içerisinde gördüğümüz şu ki, belki de burada en çok vurgulamamız gereken konu, buraya gelen ve devam eden hastaların tedavi kalma sürelerinin oldukça iyi olduğunu gözlemliyoruz. Bunun dışında yine rehabilitasyon hizmetinin aynı kurum içerisinde veriliyor olması, yani eğitim, danışma, tedavi ve rehabilitasyonun birlikte verildiği ilk kurumlardan olması nedeniyle bu kurumun özellikli bir durumu var. Rehabilitasyonda yine kişiler tedavi süreci devam ederken, yine toplumsal entegrasyonu sağlayabilmek amacıyla burada bir atölyemiz var. Burada öğretmenlerimiz var. Grafik ve tasarımcılık eğitimlerimiz oluyor ve devam etmekte. Bunun dışında yine gün içerisinde zamanı yapılandırmaya yönelik bazı destek programlarımız var. Burada kişiler bireysel terapiler, grup terapileri, etkileşim terapileri, psiko eğitimler gibi, bazı tedavi programlarına tabi tutuluyorlar. Belki de diğer kurumlardan ayıran en büyük özelliklerinden bir tanesi, gerçekten her hastaya ayrılan zamanın oldukça fazla olması, 40-45 dakikalık bireysel terapilerin çok düzenli bir şekilde devam ettiriliyor olması” dedi. Psikiyatri Uzmanı Dr. Merih Altıntaş, Bağımlılık Danışma ve Eğitim Merkezi’ne sadece sigara, alkol ve madde bağımlıları değil, tüm davranışsal bağımlılığı bulunan kişilerin de başvurabileceğini söyledi.
Metin Başar - Mustafa Esen
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com