MEKKE Hac farizasını yerine getirmek için kutsal topraklarda bulunan yaklaşık 2 milyon hacı adayının Arafat'a çıkışı, sabah namazının ardından başladı.
Diyanet İşleri Başkanlığı, hacı adaylarını Arafat'a otobüslerle taşıdı. Diğer ülkelerden gelen milyonlarca hacı adayı ise çeşitli araçlar kullanarak ya da yürüyerek Arafat'a ulaştı.
Hacı adayları, arife günü öğle ve ikindi namazlarını birleştirerek (cem-i takdim) kılacak. Daha sonra Müzdelife'ye hareket edecek olan adaylar, burada ise akşamı, yatsı namazıyla birleştirerek (cem-i tehir) kılacak. Adaylar, hac görevinin vaciplerinden Müzdelife vakfesini yaptıktan sonra Mina'ya hareket edecek.
Arafat vakfesi için Mekke'den yola çıkan hacı adaylarından bazıları, Hz. Muhammed'in yaptığı gibi 21 kilometrelik yolu yürümeyi seçti.
Yaşlısı genci yürümeyi tercih eden bu hacı adayları "Lebbeyk Allahümme lebeyk" telbiyeleriyle yola devam etti.
Türk hacı adayları öğle yola çıktı
Türk hacı adayları ise öğle namazının ardından Arafat'a hareket etti.
Yolculukla ilgili AA muhabirine açıklama yapan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Arafat'ın hac ibadetinin iki temel rüknünden biri olduğunu söyledi.
Bunlardan ilkinin Kabe'nin tavafı olduğunu hatırlatan Yılmaz, "İkincisi ise Arafat vakfiyesi. Arafat vakfiyesi zamanlı bir ibadettir. Yani 9 Zilhicce'de olması gereken bir ibadettir. Zamana bağlı olduğu için de son derece koşuşturmayı, yoğunluğu gerektiren bir ibadettir. Bir gün süreyle bir şehrin kurulmasını gerektiriyor. Arafat'ta bir günlük şehir kuruluyor." dedi.
"Görmez 45 dakikalık dua yapacak"
Yılmaz, Arafat'ın, marifet, itiraf, maruf, arife, tanışma, kaynaşma, Cenab-ı Hakk'a iltica demek olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Duada kusurlarımız dile getirilecek, sonra taleplerimiz dillendirilecek. Başkanımız topyekun insanlıkla ilgili 45 dakikalık duasını yapacak. Orada hakikaten çok yüksek bir duygu yoğunluğu oluyor. O ortamın, zamanın, kalabalığın bereketiyle farklı bir atmosfer oluşuyor. Çok coşkulu bir Arafat vakfiyesi gerçekleştirilecek."
İbadetlerin ardından insanların "suyun akışı" gibi Müzdelife'ye akacaklarını dile getiren Hasan Kamil Yılmaz, şunları kaydetti:
"Müzdelife'de vakfiyemiz var. Akşam ile yatsı namazını burada birlikte kılıyoruz. Oradan Mina'ya gideceğiz. Mina'da Cemerat (Büyük Şeytan) dediğimiz şeytan taşlama işlemleri var. Bunları bayramın birinci gününün sabah namazına kadar bitireceğiz. Harem-i Şerif'te Kurban Bayramı namazını kılarak tavafımızı yapacağız. Dolayısıyla taş atıp, kurbanlarımızı kestirip, tıraşımızı olduktan sonra ihramdan çıkacağız. Allah kabul ederse herkes bu işlemlerin sonunda hacı olacak."
Muhabir: Adem Demir
dikGAZETE.com