Ankara
Vakıflar Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamaya göre, Selçuklu Devleti'nin prestij eserlerinden 1271'de yapılan ve döneminin en ünlü medreselerinden biri olan tarihi yapı restore ettirilip "Sivas Gök Medrese Vakıf Müzesi" konseptinde önceki aylarda yeniden gün yüzüne çıkarıldı.
Tamamlanan restorasyonun ardından kapılarını açan Sivas Gök Medrese Vakıf Müzesi, Selçuklu mimarisinin gizemini taşıyan eşsiz yapısı, kuruluş dönemindeki eğitim hayatına ışık tutan içeriği ve tüm ihtişamı eşliğinde yenilenen yüzüyle ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.
"Hololens" teknolojisi hayata geçirildi
Adını üzerindeki gök mavisi çinilerden alan, Sivas'ta "mavi medrese" olarak anılan 751 yıllık Gök Medrese'de Türkiye'de ilk kez bir müzede kullanılan "Hololens" teknolojisi kullanıldı.
Bu teknoloji ile Hololens gözlüğü takan ziyaretçiler, dönemin ücretsiz özel yatılı üniversitesindeki eğitim-öğretim hayatına, vakıf kültürü ile eğitimin iç içe geçmiş haline ve Sivas'taki Selçuklu mirasına tanıklık ekme imkanını yakalıyor.
Çıkılan zaman yolculuğunda mescitte namaz kılan insanlar, derslikte ve yatakhanede öğrenci görüntüleri ile sergideki eserlerin zenginliğine şahit oluyor. Yabancı turistler de gözlüklerdeki yabancı dil seçeneği sayesinde rehbere ihtiyaç duymadan müze gezisini tamamlayabiliyor.
Farklı alanlarda eğitimler veriliyordu
Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Vakıflar Genel Müdürü Burhan Ersoy, Anadolu Selçuklu medreselerinde vakfın gaye ve imkanlarına göre Kur'an, hadis, tefsir gibi dini ilimlerin yanında; tıp, fıkıh ve astronomi gibi, müspet ilimlerin de okutulduğunu aktardı.
Ersoy, geçmişte her ilim için ayrı medreseler yapıldığını, vakfiyesine göre fıkıh eğitimi verilen Gök Medrese'de de döneminde farklı alanlarda dersler okutulduğunu belirterek tarihi yapının restorasyon sürecinde 2014'e kadar farklı ve zorlu dönemlerden geçtiğini ifade etti.
Gök Medrese'nin Vakıflar Genel Müdürlüğüne 2014'te ihale edilmesinin ardından projelendirme ve uygulama çalışmalarına başlandığını, 2020'de ise onarım işlemlerinin tamamlandığını aktaran Ersoy şunları kaydetti:
"2010'da ilgili koruma kurulunca müze fonksiyonu onaylanmış olan Gök Medrese'de 2020'de onarımın tamamlanmasıyla teşhir-tanzim çalışmaları başlatıldı. 2021 Ocak ayı itibarıyla yıllardır halkın bir an önce görmeyi ve deneyimlemeyi istediği Gök Medrese, 'Sivas Gök Medrese Vakıf Müzesi' olarak ziyaretçilerine kapılarını açtı."
Genel Müdür Ersoy, müzenin resmi açılışının da gelecek aylarda planlandığını bildirdi.
Kutsal değerler yer alıyor
Gök Medrese'de envanterli 76 eser arasında Türklerden dünyaya yayılan halı kilim sanatının en güzel örneklerinden olan Sivas halı-kilimlerinin farklı yüzyıllara ait en seçkin örnekleri bulunuyor.
Ayrıca video mapping yöntemiyle Gök Medrese ve Sivas'ta bulunan dönemin Anadolu Selçuklu eserleri bir arada sunuluyor.
Divriği Ulu Cami'ye ait ahşap sanatının önemli örneklerinden kapı ve pencere kanatları ile 16'ncı yüzyılın karakteristik özelliklerini yansıtan çini küre, tezhipli bezemeleri ile dikkati çeken yazılı kültür mirasına ait birbirinden değerli el yazmaları da müze sergi odalarında yer alıyor.
Kur'an-ı Kerimler ve el yazması kitaplar, hat levhalar, Şemseddin-i Sivasi Türbesi'ne ait hırka, içine kül ve ateş konularak üzerinde tütsü yakılan buhurdanlar ve şamdanlar, birer kültürel miras ve kutsal değerler olarak Sivas Gök Medrese Vakıf Müzesi'nde sergilenen envanterler arasında bulunuyor.
Gök Medrese, Selçuklu Veziri Sahip Ata Fahreddin Ali'nin 1271'de mimar Konyalı Kaluyan'a yaptırdığı Selçuklu mimarisinin en görkemli eserleri arasında yer alıyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com