Türk Girişimsel Radyoloji Derneği'nin düzenlediği toplantıda girişimsel radyolojide güncel durum, inme tedavisinde yeni gelişmeler, tümör yakma tedavilerinde girişimsel radyolojinin yeri, girişimsel radyolojinin ABD'de durumu gibi konular ele alındı. Türk Girişimsel Radyoloji Derneği tarafından bu yıl 14.'sü gerçekleşen yıllık toplantıya alanlarında uzman bilim insanları katıldı. Toplantıda girişimsel radyoloji alanında son gelişmeler, güncel uygulamaların sunulması ve karşılaşılan sorunlara karşı üretilen çözümler değerlendirildi.
“Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor” Toplantıda konuşma yapan Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk girişimsel radyolojinin birçok hastalıkta en uygun tedavi yöntemi olduğunu belirterek, “Girişimsel radyoloji, radyolojik görüntüleme eşliğinde teşhis ve tedavi yöntemli işlemdir. Uygulama alanları oldukça geniştir. Damar hastalıklarına yönelik anjiyo işlemleri girişimci radyolojinin alanıdır. Girişimsel radyolojinin ilgilendiği damar tedavileri, kalp damarları dışındaki tüm damarları kapsar. Hastalıkların tanısını koyulduktan sonra tedavisi içinde uygulamalar girişimsel radyolojinin çalışma sahasıdır. Vücutta hastalıklı damarları kapatmak ve açmak, tümörleri ciltten girerek yakma işlemi, vücutta bulunan apseleri tedavi etmek gibi durumlar girişimsel radyoloji ile tedavi edilebiliyor. Hastalar Türkiye'deki sistem gereği önce diğer branş hekimleri tarafından görülüyor, onlar eğer kendileri açısından uygun bulmadıkları takdirde hastaları girişimsel radyolojiye yönlendiriyorlar. Bu durum hastalar için zaman kaybı oluyor. Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor. Girişimsel radyoloji ayrı bir branş olduğu takdirde hastaların direkt olarak bize başvurması tedavi açısından daha faydalı olacaktır. Türkiye'de girişimsel radyoloji dünya ile aynı anda başlamıştır ama bürokrasi açısından ilerleme kaydedilmediği için öncü olduğumuz bir alanda geri kalma ile karşı karşıyayız” dedi.
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com