Şanlıurfa'nın bir köyündeki birleştirilmiş sınıflı okulda, tek başına görev yapan ve bugüne kadar yaptığı çalışmalarla takdir toplayan sınıf öğretmeni Aysel Ösüz, sınıfta oluşturduğu tiyatro sahnesi ve temin ettiği kostümlerle geleceğin sanatçılarını yetiştirmeye çalışıyor.
Merkez Karaköprü ilçesine yaklaşık 30 kilometre mesafedeki Başören Mahallesi'ne 4 yıl önce atanan Aysel öğretmen, sosyal medya aracılığıyla iletişim kurduğu sanatçı ve iş adamlarının desteğiyle, 33 yıllık eski okulun fiziki şartlarını baştan aşağı yeniledi.
Okula, içerisinde yüzlerce kitap bulunan bir kütüphane de kazandıran Aysel öğretmen, öğrencileri için sınıfın yapısına uygun masa ve sandalyeler de temin etti. Düzenlediği okulun bahçesine oyun parkı temin eden, sınıfın duvarlarını renklendiren ve halı döşeyen başarılı öğretmen, hem çocukların hem de köylünün gönlünde taht kurdu.
Ösüz, okulun kullanılmayan lojmanını ise adeta "sanat atölyesi"ne dönüştürerek, öğrencilerinin burada keyifli vakit geçirmesini sağladı.
Geçen yıl kentte "yılın öğretmeni" seçilen ve Çankaya Köşkü'nde 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte dönemin başbakanı Binali Yıldırım ile bir araya gelen Aysel Ösüz, son olarak, sınıfta tiyatro sahnesi oluşturup öğrenciler için çeşitli kostümler temin etti.
Bu sayede çocukların eğitim ve öğretimde başarılı olmalarını sağlayan fedakar öğretmen, geleceğin tiyatrocularını da bu köyden yetiştirmeyi amaçlıyor.
"Bir öğretmen kesinlikle olumsuzlukları bahane etmemeli"
Aysel Ösüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleğini çok sevdiğini ve öğrencileri için hep en iyisini yapmak için mücadele ettiğini söyledi.
Kendisini "yeni nesil öğretmen" olarak tanımlayan Ösüz, böylesine güzel sonuçlar elde ettiği için çok mutlu olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Buraya atandığımda okul imkansızlıklar içerisindeydi. Bu nedenle çocuklar okula gelmek bile istemiyordu. Bunu önlemek için okulun fiziki şartlarını değiştirmeye gittik. Çocuklar için okulu bir yuva haline getirmeyi amaç haline getirdim. Okulu parkeden halıya, duvardan sıralara kadar tamamen çocukların istediği şekle dönüştürdük. Üniversitede benim bir hayalim vardı, öğrencilerimi her alanda geliştirmek adına. Bunun için okulun kullanılmayan lojmanını sanat atölyesine dönüştürdüm. Bir öğretmen kesinlikle olumsuzlukları bahane etmemeli. Mesela bizim atölye için masalarımız yoktu, bunun için sebze meyve kasalarını kullandık. Bu şekilde şimdiye kadar güzel olduğunu düşündüğümüz çalışmalara imza attık."
"Köy çocuklarını çok iyi anlıyorum"
Şanlıurfalı öğretmen, bu yıl okulda tiyatro eğitimi vermeye başladığını, bu sayede çocukların okulu daha da sevmeye başladığını ve başarılarının arttığını ifade etti.
Ösüz, derslerde drama yöntemini kullandıklarını, bu anlamda çocukların dil ve zihinsel becerilerini geliştirmek için tiyatro çalışmalarına başladıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama bizim okulumuz tek derslikli bir okul. Sınıfın fiziki yapısını bozmayacak şekilde bir tiyatro sahnesi tasarladık. Bunun için de siyah bir perdeyi duvara monte ettik ve bazı çalışmalarla sahnemizi oluşturduk. Hem maliyeti düşük hem kullanışlı bir sahne oldu. Dersler bittikten sonra ve serbest ders etkinlikleri saatlerinde perdeyi çekiyorum ve sınıfımız tamamen bir tiyatro sahnesine dönüşüyor. Çocuklarım da kostümleriyle birlikte oyunlarla tanışmış oldular.
Tiyatroyla birlikte şunu gözlemledim özellikle kendini ifade etmekte zorlanan çocuklarım gerçekten çekingenliklerini atıp daha çok rol almak istediler. Tiyatro sahnemiz ayrıca Suriyeli öğrencilerimize de olumlu katkı sağladı ve çocuklar çok mutlular. Ben de köyde doğup büyüdüm, onun için bu çocukları çok iyi anlıyorum. Çocukların kendilerini daha çok geliştirmesini istiyorum. Bu tiyatro sahnesini oluşturduktan ve çocuklardaki o arzuyu gördükten sonra ümidim daha da arttı. Kim bilir belkide bu tek derslikli köy okulundan başarılı sanatçılar çıkar. İnşallah bu mutluluğu görmek nasip olur."
Öğrenci ve veliler çok mutlu
Öğrencilerden Ecrin Badıllı da 3'üncü sınıfa devam ettiğini, okulunu çok sevdiğini belirterek, "Okulumuz çok güzel, burada eğlenceli vakit geçiriyoruz. Öğretmenimiz bu yıl tiyatroyla tanıştırdı bizleri. Farklı farklı kostümler getirdi, böyle olunca daha çok keyif almaya başladık. Şu anda 'Kırmızı başlıklı kızı' oynuyorum. Oldukça güzel oluyor. Ben hem eğitim anlamında hem de tiyatroda kendimi geliştirmek istiyorum." dedi.
Suriyeli öğrenci Liza Soro, Halep'e bağlı Ayn el-Arap bölgesindeki olumsuzluklar nedeniyle ailesiyle Türkiye'ye geldiklerin ifade ederek "Burada hiç yabancılık çekmiyorum. Okulda Türkçe öğrendim. Aysel öğretmenimiz okulda tiyatro başlattı. Bu oyunlar sayesinde savaşın acı yüzünü unutmaya çalışıyorum." diye konuştu.
Başören Mahalle Muhtarı İsmail Gin ise Aysel öğretmen sayesinde çok eski olan okul binasının yeni bir görüntüye kavuştuğuna dikkati çekerek, veliler olarak Ösüz'e destek vermeye çalıştıklarını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com