Gazeteci Fuat Uğur, İrfan Değirmenci'nin Kanal D'den kovulmasıyla başlayan tartışmaları değerlendirirken, asıl kovulma nedeninin reytingler olduğunu söyledi.
Şöyle bir tekrar edelim mi meseleyi?
Doğan Medyası Kanal D’de Kahvaltı Haberleri’ni sunan İrfan Değirmenci’yi iki yıldır reytinglere giremediği için çıkarmak istiyordu. Ama geçen hafta sunucusu “Referandum’da Hayır diyeceğim” deyince eline fırsat geçti. Hemen “yayın ilkeleri”ne sarılıp çocuğu işten kovdu. İşten çıkarma 'hayır' diyenler hükûmetten baskı görüyor algısına hizmet edecekti bir yandan da. Sosyal medya Kemalistleri ayağa kalktılar, bir kısmı Doğan Medya’yı protesto edip D Smart’taki aboneliklerini iptal ettiler, Hürriyet gazetesini bırakanlar oldu vs.
Aydın Doğan da tınladı sanki
CHP fırsatı kaçırır mı?
Medya pehlivanı Özgür Özel bizzat CNN ekranında bu konuyu dile getirip “İnsanlar 'Hayır' dediği için işinden oluyorsa biz neyi tartışıyoruz Binali Yıldırım?” deyiverdi. Hoppala! Kardeşim bu çocuğu Binali Yıldırım mı çıkardı? O konuştuğun kanalın patronu kovdu. İki çift laf da ona etsene? Hayır, olmaz, amaç tek ve ortak. Bu kovulma üzerinden 'Hayır’a baskı var yalanını yayacaklar. Eee, Fatih Çekirge de köşesinde “Evet” vereceğini açıkladı, ne olacak? Sorunun cevabı yayın kurulundan geldi: “O yazar, bu yüzden ona serbest...” Peki Washington muhabiriniz Cansu Çamlıbel’in yazar Orhan Pamuk ile yaptığı röportajı, Orhan Pamuk 'Hayır' oyu vereceğini açıkladığı için yasakladınız. Neden? Orhan Pamuk da mı gazetenizin yazarı? Tıss!!!
CHP’Lİ VEKİLLER İSTEDİ, AYDIN DOĞAN ÇIKARDI
Şimdi gelelim CHP’lilerin sahtekârlığına. Bundan 4,5 ay öncesine gidelim. 30 Eylül 2016’ya. O gün Doğan Medya’nın en büyük kuruluşu Doğan Haber Ajansı’nın (DHA) Edirne Büro Şefi Lütfü Karakaş işten çıkarıldı. İki gün evvel bir mektup aldım kendisinden. Şöyle başlamıştı satırlarına: “İrfan Değirmenci'nin Kanal D'den kovulması üzerine CHP'liler ayağa kalktı. Bu durumu görünce CHP'lilerin isteği üzerine bizzat Aydın Doğan'ın özel talimatı ile 25 yıl çalıştığım DHA Edirne Büro Şefliği görevinden kovulan bir gazeteci olarak bu parti mensupları için en masum cümlelerle, 'Dinime küfreden bari Müslüman olsa' demek çok hafif kalır...” Karakaş, çıkarılmasını isteyenlerin de CHP İstanbul milletvekili Gürsel Tekin ile Edirne Milletvekili Erdin Bircan olduğunu, bu iki vekilin Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü vasıtasıyla Aydın Doğan’a ulaştıklarını ve ikna ettiklerini, bunun üzerine bizzat Aydın Doğan’ın talimatı ile işine son verildiğini yazmaktaydı. Şimdi gelelim sebebine.
CHP’Lİ BAŞKANIN FETÖ EDİRNE İMAMI İLE GÖRÜŞMELERİ
Edirne’de neredeyse 25 yıldır çalışan Lütfü Karakaş’ın “suçu” büyüktü! Çünkü, Karakaş, 15 Temmuz’dan önce hazırlanan FETÖ/PDY iddianamesine ulaşmıştı. O iddianamede CHP’li Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın, FETÖ’nün Edirne İmamı Ömer Sezgin ile çeşitli aralıklarla bir araya gelip görüştüğü yazıyordu ve Lütfü Karakaş da bu bilgiyi haber yapıp 26 Temmuz 2016 tarihinde abonelere servis etmişti.
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan bundan çok rahatsız olarak “Bir kere görüştüm” diye açıklama yaptı ama iddianamede “Çeşitli aralıklarla” bir araya geldikleri belirtilmekteydi. Ancak tuhaf olan şu ki Recep Gürkan, CHP’li belediyeleri danışmanlık anlaşmalarıyla soyup soğana çeviren ve şu anda tutuklu olan ünlü FETÖ’cü Erkan Karaaslan ile de iş tutmuştu. Erkan Karaaslan’la tam çeşitli içme ve atık su projeleriyle ilgili danışmanlık anlaşması imzalayacakken 15 Temmuz patlak vermiş, süreç akamete uğramıştı.
Ama Erkan Karaaslan atik davranıp Edirne’nin ilçesi Uzunköprü’nün CHP’li belediyesinden de danışmanlık ihalesi almıştı bile. Bu CHP’li belediyelerin FETÖ’cü sevdasının temelinde de Kemal Kılıçdaroğlu’nun Özel Kalem Müdürü Ömer Tuncay Ceylan’ın referansları vardı. Erkan Karaaslan’ı o tavsiye etmişti Kemal Kılıçdaroğlu adına belediyelere. İşte tüm bunlar ortaya çıktığı için Gürsel Tekin ile Erdin Bircan harekete geçip Recep Gürkan’ın hatırına gazeteci Lütfü Karakaş’ın başını yemişlerdi. İrfan Değirmenci’yi de Lütfü Karakaş’ı da atan aynı Aydın Doğan. Onu zaten biliyoruz. Ama CHP’nin ikiyüzlülüğü, ahlaktan tamamen kendilerini arındırmaları, çirkefin içine batmaları hakkında kelimeler kifayetsiz kalıyor.
Aslında şaşırmıyoruz. Sonuçta 7 Haziran seçimleri öncesinde “Hükûmeti destekleyen medyayı, iktidara gelirsek tamamen kapatacağız” diyecek kadar “demokrasiden ve özgürlükten yana” bir insan Gürsel Tekin. Özgür Özel’e soruyorum. Hadi bakalım, öylece geçiştirdiğiniz Lütfü Karakaş için de iki çift laf et de adam mısın değil misin anlayalım. Bak senin partinden milletvekilleri attırmış Lütfü Karakaş’ı.
Acaba utanmanız var mı?
Benimki de laf.
Ar damarı çatlamışlara ne söylüyorum ki?
Not: Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın bir de 15 Temmuz gecesi maceraları var, bunları da bilahare anlatacağım.
dikGAZETE.com