Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik cerrahi uzmanı Op. Dr. C. Özerk Demiralp, “Magazin dergilerine baktığımızda birtakım estetik işlemlerden sonra doğallıktan uzak, abartılı görünüşlere rastlayabiliyoruz. Kliniğimize gelen hastalar özellikle minimal invaziv uygulamalar adını verdiğimiz dolgu, botoks, prp gibi işlemlerden ya da yüz germe, göz kapağı gibi estetik operasyonlardan önce ‘Acaba bende böyle olur muyum?’ korkusunu bizimle paylaşıyorlar. Aslında buradaki en büyük sorun kişinin bir başka kişide gördüğü işlemi yaptırmak istemesi. Yüz ve vücut oranlarına uygun olmayan uygulamalar istenilen sonuçların alınmasını engelliyor, doğallıktan uzaklaştırabiliyor" dedi. Son yıllarda botoksun, kadınların günlük makyaj yapması gibi hayatın rutin işlemleri arasına girdiğine dikkat çeken Demiralp, "Özellikle alın, kaş arası ve kaz ayağı adını verdiğimiz bölgelerde uygun dozlarda ve doğru anatomik noktalara botoksu uyguladığımız zaman doğal görünüme çok rahat ulaşabiliyoruz. Aynı şekilde dolgu uygulamaları da çöküklüklerin çok olduğu dudak ve yanak arasında oluşan oluklarda, gözaltı çukurlarında ve dudak kalınlaştırma da çok başarılı. Kış aylarına girerken güneşin meydana getirdiği sorunları ortadan kaldırmak, ince kırışıkları gidermek ve yüzün nem ve renk dengesini sağlamak amacıyla hastanın kendi kanından elde edilen kök hücrelerin verilme işlemi olan ‘’Prp’’doğal gençleşmenin bir anahtarı. Günümüz yaşam koşullarında genç ve güzel görünme isteği, kişileri psikolojik olarak motive eden önemli bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bu işlemlerden sonra doğal sonuca ulaşmak için en önemli yaklaşım doktorunuzla olan iletişimdir. İsteklerinizi net bir şekilde ifade etmeniz, doktorunuz ile ortak bir noktada buluşmanızı sağlayacak ve doktorunuz da kendi önerileri doğrultusunda size en uygun planlamayı yapabilecektir“ dedi.
dikGAZETE.com'Başika üssümüz orada duracak'
2016-10-15 18:08 - Gündem