Karaman
Evlat edindikleri İsa Gözbaşı'yı maden kazasında kaybeden, arama kurtarma çalışmaları sırasında ise su çabuk boşaltılsın diye toprağı elleriyle kazdığı görüntüsüyle hatırlanan Nazmiye Gözbaşı'nın tek tesellisi, verilen 105 bin liralık yardımla yaptırdığı cami ve Kur'an kursu oldu.
Çocukları olmadığı için bir yaşında evlat edindikleri yeğeni İsa'yı özlemle anan 72 yaşındaki Nazmiye Gözbaşı, AA muhabirine, aradan yıllar geçmesine rağmen kederle yaşadıklarını söyledi.
O günlerin hiç aklından çıkmadığını anlatan Gözbaşı, "Lavaboda elini yüzünü yıkadığında burnundan kömür tozu çıkardı. 'Bir dilim ekmek, bir avuç kömürün içinde.' derdi. Bu sözünü ölünceye kadar unutmayacağım. Her yemek yiyeceğimizde aklıma gelir. Keşke böyle olmasaydı. Oğlum gitti ben kaldım." diye konuştu.
Oğluna hayır için yaptırdığı kursta Kur'an-ı Kerim öğrendi
Gözbaşı, o dönemde devlet tarafından kendilerine yardım olarak verilen 105 bin liraya da hiç elini sürmediğini dile getirdi.
Paranın tamamını hayırda kullandığını belirten Gözbaşı, "Kaymakamlık ve müftülüğümüzden, oğlumun hayrı için Kur'an kursu yaptıralım diye ricada bulunmuştum. Yaptıracak yer bulamayınca mahallemizdeki camiyi yeniledik. Altına da Kur'an kursu yaptırdık. Ben de orada Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendim. İsa'nın her cuma kabrine ziyarete giderdim. Ancak rahatsızlığımdan dolayı 2-3 cumadır gidemiyorum. Artık dualarımı evde okuyorum." ifadelerini kullandı.
Eşi Ali Gözbaşı ise ailelerle facianın her yıl dönümünde bir araya geldiklerini bildirdi.
O günlerin acıları ve anılarının yüreklerinde olduğunu anlatan Gözbaşı, "Her şey o gittikten sonra bitti. Biz de artık yaşlandık. Bağ, bahçe işlerini de yapacak kimse kalmadı. Oğlum olsa o yapardı, yanımızda olurdu." dedi.
"Çocuklar yetim, boyunları bükük kaldı"
Oğulları Kerim ve Ali'yi kaybeden 74 yaşındaki Şükrü Haznedar da sanki bugün yaşanmış gibi acıların yüreklerinden hiç çıkmadığını söyledi.
Yaşananlardan ders alınması gerektiğini vurgulayan Haznedar, şunları kaydetti:
"Çocuklarımın hayalleri gözümüzün önünden hiç gitmiyor. Sürekli birlikteydik, günlerimiz hep beraber geçerdi. Ancak bu güzel hatıralardan mahrum kaldık. Ali'nin 4, Kerim'in 2 çocuğu vardı. Çocuklar yetim, boyunları bükük kaldı. Bayramlarda veya cuma günleri devamlı kabirlerini ziyaret ederiz. Madende vefat eden Ali 1 ay, Kerim de 3-4 sene sonra emekli olacaktı. "
Öte yandan, facianın ardından kapatılan maden ocağında, geriye kalan ekipmanlar ve işçilere ait eşyaların bir kısmı hala duruyor.
Pamuklu köyü Cenne mevkisinde özel bir madencilik şirketine ait linyit kömürü ocağında 28 Ekim 2014'te meydana gelen kazada, arama kurtarma çalışmaları 38 gün sürmüş, 18 işçinin cesedine ulaşılmıştı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com