ANKARA
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kumpas davalarından "Ergenekon" davasına bakan 8 eski hakim ve savcının, "suç uydurma ve görevi kötüye kullanma" suçlarından yargılandığı davaya devam edildi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesince Bölge Adliye Mahkemesi duruşma salonunda yapılan duruşmanın öğleden sonraki bölümünde de mağdur müşteki beyanları alındı.
Daha önce müdahillik talebi kabul edilen Ergenekon davası sanıklarından eski milletvekili Dursun Çiçek, Ergenekonda emperyalizmin, Amerika'nın, İsrail'in uşaklığını yapan bazı odakların devletin savunma mekanizmasını çökertmek için harekete geçtiklerini, Cumhuriyetçi, Atatürkçü subayların hedef alındığını ve 15 Temmuz'a gelen sürecin hızlandığını söyledi.
Yargılanan sanıkların Ergenekon davasında hukuk cinayetleriyle bu ihanetin işlenmesine ortak olduğunu ifade eden Çiçek, "Taraf gazetesi bu projenin yayın organıydı, 'irtica ile mücadele eylem planı' adı altında bir kağıt parçası yayınladı. Bu kağıt parçasının incelenmesi için bir heyet oluşturuldu. Heyetin başı da bugün darbenin elebaşısı olduğu söylenen Mehmet Partigöç idi. O bile 'böyle bir plan olmaz' derken bunlar beni 5 yıl hapiste tuttular." dedi.
Sanıklardan Ergenekon savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in 5 yıl lehine tek bir delil dahi toplamadığını, toplanan delilleri de görmezden geldiğini dile getiren Çiçek, "Bu heyet, maddi gerçeğin peşinde değildi. İcra edilen kumpasın, ihanet planının sonuçlanması için faaliyet gösteriliyordu. Ne yazık ki TSK'dan uzman birimler kapatılarak, susturularak 10 bin Atatürkçü, Cumhuriyetçi subay tasfiye edilip FETÖ'cüler dolduruldu ve 15 Temmuz sürecine gelindi." diye konuştu.
Sanıkların örgütün kendilerine verdiği görevi yerine getirdiğini, FETÖ'cülerin önünü açıp 15 Temmuz'da yüzlerce vatandaşın şehit edilmesine, devletin ve ülkenin tahrip edilmesine yol açtıklarını belirten Çiçek, suçluların en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi.
Çiçek'in, sanıkların hala Ergenekon davasını savunduğunu belirtmesi üzerine sanık Çalmuk, Ergenekon davasının gerçek olduğunu söyledi. Çalmuk'un bu sözlerine müdahil avukatları davanın Yargıtayda bozulduğunu hatırlatarak tepki gösterdi.
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ve eski 1. Ordu Komutanı Hurşit Tolon'un avukatı İlkay Sezer de Ergenekon yargılaması sürecinde sanıkların usule aykırı, hukuksuz kararlarından örnekler verdi. Müvekkillerinden Tolon'un sanıkların yürüttüğü davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldığını, cezanın müebbet hapse çevrildiğini hatırlatan Sezer, mahkumiyete gerekçe yapılan CD'nin sadece fotoğrafını görebildiklerini, incelemelerine izin verilmediğini anlattı.
Tolon'dan ele geçirildiği iddia edilen bir CD'nin oluşturulduğu tarihin Tolon'un tutuklu bulunduğu tarih olduğunu belirten Sezer, bunu söylediklerinde sanıklardan Hüsnü Çalmuk'un bilirkişiyle görüştüğünü, bu görüşmeden sonra tarihin değiştirildiğini bildirdi.
Heyetin 6 ay aralıksız tanık dinlediğini, ardından birden tanık dinlemeyi keserek tanık beyanlarına karşı 15 dakika söz verildiğini dile getiren Sezer, "Bize yaptıkları onlara yapılmasın, adil yargılanma hakkına, usule uygun yargılansınlar." dedi.
"Biz orada yargılanmadık, infaz edildik"Sanıkların, yargılama heyeti olarak Ergenekonda soruşturmada görev alan bir polisi bilirkişi olarak seçtiklerini de anlatan Sezer, "Biz orada yargılanmadık, infaz edildik." diye konuştu.
Duruşma salonu önünde hazır edilen tanıkların dinlenmesi taleplerinin geri çevrildiğini aktaran Sezer, ellerinde Mehmetçiğin kanı olan teröristin ise tanık olarak dinlediğini söyledi.
Savunma haklarının kısıtlandığını da ifade eden Sezer, tepeden sarkıtılan mikrofonlarla dinlendiklerini, örgüt yöneticiliğiyle suçlananlara 2, üyelikle suçlananlara bir saat süre verildiğini, sanıkların bu süreyi avukatlarıyla bölüşebileceğinin söylendiğini, karardan önce müvekkili İlker Başbuğ'a son sözünün sorulmadığını kaydetti.
Avukat Sezer, "Burada hata yok, kasıtlı bir eylem var. Biz bunu iliklerimize kadar hissettik. Yargıtayın bozma kararı, Ergenekon davasındaki hukuka aykırılıkların ne boyutlara ulaştığını gösteren somut bir delildir." dedi.
Ergenekon davasının örgütsel amaçla açıldığını ve yürütüldüğünü söyleyen Sezer, "Bakın burada yargılamayı kendilerince devam ettirmeye çalışıyorlar. Ergenekon bir oyundu, 15 Temmuz'un ayak sesleriydi." ifadesini kullandı.
Müvekkili İlker Başbuğ'un katılma talebini ileten Sezer, suçların ağırlığı, kastın yoğunluğu dikkate alınarak tüm sanıkların bu dosyadan tutuklanması talebinde bulundu.
Mahkeme, İlker Başbuğ'un katılma talebini kabul etti.
Dava, yarın mağdur ve şikayetçi beyanlarının alınmasıyla devam edecek.
Muhabir: Ferdi Türkten
Kaynak: AA
dikGAZETE.com