DOĞU GUTA/ANKARA - MUHAMMED MİSTO/ADHAM KAKO
Suriye'de Beşşar Esed rejimi ve destekçilerinin düzenlediği şiddetli saldırılar sırasında yıkılan Doğu Guta'daki Huzeyfe Camisinin 20 yıllık müezzini Ebu Gassan, enkaz haline gelen camide ezan sesinin kesilmesine izin vermiyor. Devam eden abluka ve şiddetli saldırılar nedeniyle harabeye dönen sokaklarda yıkıntıların arasından geçerek Huzeyfe Camisine gelen Ebu Gassan, 5 vakit ezan okumaya ve tek başına da olsa namazlarını burada kılmaya devam ediyor.
Esed rejimi ve destekçilerinin, abluka altında tuttukları Doğu Guta'ya hava ve karadan düzenlediği şiddetli saldırılar, pek çok sivilin yaşamını yitirmesine neden olurken çok sayıda ev, bina ve camiyi de yerle bir etti.
Yıllarca ilim ve ibadete ev sahipliği yapan Doğu Guta'daki pek çok tarihi camiden biri olan Huzeyfe Camisi, 19 Şubat'tan itibaren şiddetlenen rejim saldırıları sonrasında minaresi, mihrabı ve dış duvarlarının büyük kısmı yıkılarak kullanılamaz hale geldi.
Yıkılan camiden günde beş vakit ezan sesi yükselmeye devam ediyorHuzeyfe Camisinde yaklaşık 20 yıl boyunca müezzinlik yapan Ebu Gassan lakaplı Muhammed Selilo, hâlihazırda yerle bir olan mihrabın önünde güzel sesiyle günde beş vakit ezan ve sela okumayı sürdürüyor.
Devam eden saldırılar nedeniyle boşalan sokaklardan geçerek günde beş vakit caminin yolunu tutan Ebu Gassan, tek başına da olsa namazını camide, yıkıntılar ortasında eda ediyor.
Cemaatsiz kalan camide tek başına namaz kılıyorAA muhabirine konuşan Ebu Gassan, yaklaşık 20 yıldır namazlarını kıldığı ve neredeyse her vakit ezan okuduğu bu caminin yerle bir olmasının çok üzücü olduğunu söyledi.
Huzeyfe Camisinin bir zamanlar her vesileyle bölge halkının bir araya geldiği bir buluşma noktası olduğunu anlatan Ebu Gassan, "Camide bölge halkıyla bir araya gelir, namazlarımızı kılar, Kur'an okur, zikir çeker ve sohbetler ederdik. Ramazan aylarında teravihlerin kılındığı bu camide Kur'an-ı Kerim okuma dersleri verirdik." dedi.
"Her yeri bombaladılar, kiliseleri bile vurdular"Ebu Gassan, iç savaşın başlamasıyla birlikte rejim güçlerinin Doğu Guta'daki ibadet yerlerini de hedef almaktan çekinmediğini belirterek, "Her yeri bombaladılar, kiliseleri bile vurdular." diye konuştu.
Saldırılar nedeniyle insanların Doğu Guta'yı terk etmek zorunda kaldığını dile getiren Ebu Gassan, şunları söyledi:
"Bu cami 1989 yılında yeniden inşa edildi. Benim için çok güzel anılarla dolu olan burayı, saldırılara rağmen terk edemedim. Burada sadece ben kaldım diyebilirim."
"Rejim ve Rusların rastgele saldırılarında gördüğünüz gibi cami yerle bir oldu"Ömrünün geçtiği bu camiyi çok sevdiğini ve aralarında güçlü bir bağ olduğunu vurgulayan Ebu Gassan, şöyle konuştu:
"Rejim ve Rusların rastgele saldırılarında gördüğünüz gibi cami yerle bir oldu. Ama inanın her zaman buraya geliyorum, tek başıma da olsam gelip namazımı burada kılıyorum. Caminin yıkılması günde beş vakit buraya gelip ezan okumama ve namazlarımı burada kılmama engel değil. İnsan hatıralarından ve doğduğu topraktan hiçbir zaman vazgeçemiyor."
Muhaliflerin kontrolündeki Doğu Guta'da 400 bin kişi 5 yıldır abluka altında yaşıyor.
Doğu Guta, Astana anlaşmalarında "Gerginliği Azaltma Bölgesi" ilan edilmesine rağmen Rusya'nın garantörlüğünü üstlendiği Esed rejimi, geçen yıl nisan ayından itibaren bölgeye yönelik ablukasını sıkılaştırıp, son aylarda da saldırılarını şiddetlendirdi.
İnsani krizin derinleştiği bölgede, yüzlercesi acil durumda binlerce sivil hasta tahliye edilmeyi bekliyor. Bunların birçoğunu çocuk veya ileri evrede kanser hastaları oluşturuyor. Doğu Gutalı çok sayıda bebek ve çocuk da açlık ve tıbbi yetersizlik sebebiyle yaşamını yitirdi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com