ANKARA
Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan ve Türkiye genelinde camilerde okunan cuma hutbesinde, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıması eleştirilerek, "Bilinmelidir ki böylesi fütursuzca girişimler, Kudüs ve çevresini huzursuzluk ve çatışma yurdu haline getirecektir. Bu tür kabul edilemez teşebbüsler, sağduyuya ve insanlığın vicdanına vurulan büyük bir darbedir. Huzuru, barışı ve güvenliği yok etmeye yönelik tehlikeli bir adımdır." ifadelerine yer verildi.
Türkiye genelindeki tüm camilerde, Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan "Kapanmayan Yaramız: Kudüs" konulu cuma hutbesi okundu.
Hutbede, Hazreti Peygamber'in, "Üç mescit için ibadet maksadıyla yolculuğa çıkılabilir: Mescid-i Haram, benim şu mescidim ve Mescid-i Aksa" hadisi şerifine yer verildi.
Kudüs'ün Müslümanların göz bebeği ve tükenmeyen özlemi olduğu belirtilerek, "Kudüs, nice peygamberin tevhid mücadelesine sahne olmuş, ismiyle ve çevresiyle mukaddes ve mübarek kılınmış bir şehirdir." vurgusu yapıldı.
Hazreti Ömer'in fethiyle Kudüs'ün huzura kavuştuğuna işaret edilen hutbede, şu ifadelere yer verildi:
"Müslümanlar, Kudüs'te uzun yıllar adaletli bir yönetim sergilemişlerdir. Herkesin canına, malına, inancına saygı duymuşlardır. Hatta gayri müslimler, aralarındaki anlaşmazlıkların çözümünde İslam'ın adaletine sığınmışlardır ama Darü's-selam, yani barış ve huzurun merkezi olan Kudüs, uzun zamandır mahzundur, yıllardır kan ağlamaktadır. Kudüs, bugün kapanmayan yaramız, dinmeyen sızımızdır. Kudüs, her türlü saldırıya maruz kalarak barışın şehri olmaktan çıkmıştır. Peygamberler diyarında, silahlar susmamaktadır. Masum insanlar acımasızca katledilmektedir."
"İnsanlığın vicdanına vurulan büyük bir darbedir"Kudüs ve çevresinde yaşayanların baskı, şiddet ve yalnızlaştırma gibi insanlık dışı uygulamalara maruz bırakıldığına dikkat çekilen hutbede, "Bilinmelidir ki böylesi fütursuzca girişimler, Kudüs ve çevresini huzursuzluk ve çatışma yurdu haline getirecektir. Bu tür kabul edilemez teşebbüsler, sağduyuya ve insanlığın vicdanına vurulan büyük bir darbedir. Huzuru, barışı ve güvenliği yok etmeye yönelik tehlikeli bir adımdır." denildi.
Türk milletinin tarih boyunca Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin halkıyla gönül bağını hiçbir zaman koparmadığı ve bundan sonra da koparmayacağının vurgulandığı hutbe, "Allah'ım, Kudüs'ü ve İslam beldelerini işgale yeltenenlere, ıslah adı altında ifsat edenlere ve barışı baltalayanlara fırsat verme. Şu mübarek cuma günü hürmetine dualarımızı kabul eyle Allah'ım." duasıyla son buldu.Muhabir: Sefa Şahin
dikGAZETE.com