İzmir
Kahramanmaraş'ta 1984 yılında evlenen Rabia ve Hamza Polat'ın 5 çocuk ve 8 torun ile devam eden hayat yolculuğu, 6 Şubat'ta meydana gelen ve 11 ilde yıkıma yol açan depremlerle sarsıldı.
Pazarcık ilçesi merkezli 7,7 büyüklüğündeki depreme Kahramanmaraş'ın Onikişubat ilçesindeki evlerinde oğlu ve geliniyle yakalanan Rabia Polat, hasar alan konuttan kaçarak eşiyle yaşadıkları Kürtül Mahallesi'ndeki 3 katlı evlerine sığındı.
Rabia Polat, alt katını ağıl, üst katını da teras olarak kullandıkları evin 2. katındayken Elbistan ilçesi merkezli 7,6 büyüklüğündeki deprem meydana gelince devrilen duvarın altında kaldı.
Ailesi tarafından ilk olarak ilçedeki hastaneye kaldırılan Rabia Polat, belinde, kaburgasında ve bacaklarındaki kırıklar nedeniyle uçakla İzmir'e sevk edilerek Katip Çelebi Üniversitesi, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi altına alındı.
Eşinin yerini öğrenen Hamza Polat da hemen yola çıkarak 40 yıllık hayat arkadaşının yanına koştu.
Hastane odasında Rabia Polat'ı yalnız bırakmayan eşi, ona destek oluyor, moral veriyor ve "İkinci Bahar"ı birlikte yaşamak için planlar yapıyor.
"Benim Maraş'ım başka"
Rabia Polat, AA muhabirine, depreme iki farklı evde yakalandığını, ikisinde de korktuğunu ama umudunu hiç kaybetmediğini söyledi.
İlk depremin oğlu ve geliniyle kent merkezindeki evlerindeyken meydana geldiğini ifade eden Polat, o anları şöyle anlattı:
"Birinci depremde kanepenin üstünde yatıyordum. Uyku tutmuyordu. Deprem olunca oğlum ve gelinimle çıktık. Bir şekilde köye geldik. İlkinden kurtulduk, ev gözümüzde değildi. Maraş kilitlendi, çarşı kilitlendi. Bağırarak çıktık. Allah göstermesin kimseye bir daha. Eşimin yanına, köydeki evime geldim. Dışarıda bekledik, çay demledik, yemek hazırladık. yemeğe oturduk. Yine sallandı, yine kaçtık. Gelinlerim oğullarımla dışarıda ateş yaktık. Ezan okundu. Evde abdest aldık. Namaza durdum. Namazın içinde sallandı gene. Aşağı kaçtık. Briket üstüme düştü. Sürüklediler. Arabanın içine koydular. Hastaneye götürdüler. Belimde, kalçamda, kaburgalarımda kırık var. Allah'ım esirgedi yine."
Rabia Polat, İzmir'deki hastaneye yaklaşık 10 gün önce getirildiğini, hemen arkasından da eşinin geldiğini ve yalnız kalmadığını anlatarak, "Eşim diyor ki 'Burada denizler var. Çok güzel yerler var.' Burada kalmayı istiyor. 'Bana söyleme, benim gözüme çirkin görünüyor buralar.' diyorum. Benim Maraş'ım başka."
Ailesinde başka yaralanan olmadığını, bu nedenle çok mutlu olduğunu da aktaran Polat, en büyük isteğinin iyileşip Kahramanmaraş'a dönmek ve ailesine kavuşmak olduğunu belirtti.
Rabia Polat, iyileşip evine döner dönmez ilk iş, 2 kurbanlığı adak olarak kestireceğini de sözlerine ekledi.
Kavuşma gözyaşları
Hamza Polat ise yaralanınca eşini kaybetmekten çok korktuğunu söyleyerek, "Orada uçağa beni almadılar, onu buraya gönderdiler. Biz sonra öğrendik buraya geldiğini. Bir gün sonra geldik buraya koşa koşa. Hanımı bulmaya geldik. Yani insan duygulanmaz mı? Hani sevincinden de ağlayabilir, üzüntüden ağlayabilir." dedi.
En çok istediği şeyin de eşinin iyileşmesi olduğunu anlatan Hamza Polat, "Biz küçükken evlendik, 16 yaşındaydı hanım. Bundan sonra ikinci bahar olacak inşallah. Ben diyorum ki hanıma 'Buradan gitmeyelim, kalalım burada.' Orada bir şeyimiz yok. Ama kabul etmiyor. Kabul etmezse kalmayız. Birlikte daha çok vakit geçiririz. Zaten hep birlikte vakit geçiriyoruz." diye konuştu.
Hamza Polat, eşine çok iyi bakan sağlık personeline ve kendilerini zor günde yalnız bırakmayan herkese teşekkür etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com