İSTANBUL
Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti 7. Olağan Manisa, Aydın, Mardin, Adıyaman, Kilis, Bingöl, Bitlis, Elazığ, Muş il kongrelerine Vahdettin Köşkü'nden canlı bağlantıyla katıldı.
Bugün 9 farklı ilde aynı anda kongrelerin yapıldığını kaydeden Erdoğan, yarın ve çarşamba günü de 5'er ilde aynı anda kongrelerin gerçekleştirileceğini bildirdi.
Erdoğan, çarşamba günü itibarıyla geçen yıl 18 Ekim'de başlayan kongrelerde toplamda 42 ilin tamamlanmış olacağını dile getirerek, şöyle devam etti:
"İnşallah şubat ayı sonuna kadar tüm il kongrelerimizi bitirerek 7. Olağan Büyük Kongremiz öncesi hazırlıklarımızı tamamlamayı hedefliyoruz. Tabii il kongrelerimizi çok daha farklı biçimde yapmayı hayal ediyorduk.
Niyetim 81 il kongremizin hepsine, diğer çalışmalarımız sebebiyle bu mümkün olamazsa da gidebildiğim kadarına bizzat iştirak etmekti. Böylece hem teşkilatlarımızla hem ziyaret ettiğimiz şehirlerdeki vatandaşlarımızla kucaklaşacak, hasbihal edecek, hasret giderecektik.
Salgın şartlarından dolayı ekim ve kasım aylarındaki birkaç il dışında maalesef bu ziyaretlere imkan bulamadık.
Canlı bağlantı vasıtasıyla da olsa tüm il kongrelerimize iştirak etmeye çalışıyoruz. İnşallah aldığımız tedbirlerin ve geçtiğimiz günlerde başlattığımız aşı sürecinin başarıya ulaşmasıyla bahar aylarından itibaren yeniden sizlerle yüz yüze, ruberu hasret gidermeyi istiyoruz."
"Hizmet siyasetimizi, eser siyasetimizi sürekli bir adım öteye taşıyoruz"
Herkesin hayatında sınırlamalara yol açan salgına rağmen AK Parti teşkilatlarının geçen yılı 1 milyon yeni üyeyle kapatmış olmasından büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, "Hep söylediğim gibi AK Parti, milletin kurduğu bugüne kadar da milletin getirdiği bir partidir.
Üye kayıtları ve diğer çalışmalar vesilesiyle milletimizle ne kadar sık ve yakın hasbihal içine girersek, partimizin gerçek misyonunu o derece hakkıyla yerine getirmiş oluruz.
AK Parti, hiçbir zaman sadece seçimden seçime millete giden, insanların kapısını çalan bir parti olmadı. İnşallah hiçbir zaman bu kampanyalar vasıtasıyla öyle de olmayacak." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin yılın 365 gününü, günün 24 saatini milletin hizmetine adayan bir parti olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Dolayısıyla AK Parti yöneticisi, her gün, her an milletimizle birlikte olan kişidir. Bu ülkede tatlı su demokratları vardır. Demokratlıkları zoru görene kadardır. Bu ülkede bir de tatlı su siyasetçileri vardır.
Onların da yüzleri seçimden seçime görülür. Biz, şartlar ne olursa olsun milli iradeye bağlılığımızı, milletimize olan hizmetkarlığımızı sürdüren bir kadroyuz.
Partimiz kapatma dahil pek çok tehditle yüzleşirken de vesayetin cenderesinde mücadele ederken de darbecilere karşı direnirken de hep bu anlayışla hareket ettik.
Önümüze hangi engeller çıkartılırsa çıkartılsın, milli iradeyi üstün kılma mücadelemizden taviz vermediğimiz gibi başlattığımız yatırımları, projeleri, icraatları da en küçük bir kesintiye uğratmadık.
Kuru kuruya demokratlık yapmadık. Milletimize her alanda Cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanların katbekat üstünde hizmetler getirerek bu mücadeleyi yürüttük.
Hamdolsun bu sayede 81 vilayetimizin tamamında eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, spordan toplu konuta her alanda yüzümüzü ağartan hizmetlere imza attık.
Ülkemizin bugünkü fiziki çehresinin sembolü olan eserlerin önemli bir bölümünü biz inşa ettik. Bugün de her ay birkaç tane köprünün, yolun, barajın, tesisin açılışını gerçekleştirerek hizmet siyasetimizi, eser siyasetimizi sürekli bir adım öteye taşıyoruz.
Sel gider kumu kalır, insan ölür eseri kalır. İnşallah son nefesimize kadar milletimize eser bırakmak için çalışmayı sürdüreceğiz.
AK Parti teşkilatlarında görev alan her bir arkadaşımın da aynı şuurla gecesini gündüzüne katarak çalışacağına inanıyorum."
"Vatandaşlarımızın kendisini sahipsiz hissetmemesi için ne gerekiyorsa yaptık"
Bu kutlu çatı altında yapılan vazifenin en büyük ödülünün, kalpten gelerek söylenen "Allah razı olsun." ifadesi olduğunu dile getiren Erdoğan, hayır duanın verdiği huzur ve mutluluğu hiçbir maddi karşılıkla mukayese etmenin mümkün olmadığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rabb'im hepimizi, milletimizin hayır duasına nail olan kullarından eylesin diyorum." ifadelerini kullandı.
Geçen yılın dünya ile birlikte Türkiye'yi de etkisi altına alan koronavirüs salgınının yol açtığı sıkıntıların gölgesinde tamamlandığını hatırlatan Erdoğan, "Sağlık altyapımızın gücü ve aldığımız diğer tedbirler sayesinde bu sıkıntılı dönemi en az kayıpla tamamlamanın gayreti içinde olduk.
Milletimizin her bir ferdine daima yanında olduğumuzu gösterecek pek çok programı hayata geçirdik.
Vatandaşlarımızın kendisini sahipsiz hissetmemesi için ne gerekiyorsa yaptık." diye konuştu.
Aynı şekilde halen süren yatırımları süratle tamamlayarak milletin hizmetine sunmaya özel önem verdiklerini aktaran Erdoğan, küresel siyasi ve ekonomik düzenin yeniden yapılanma sürecinin salgınla birlikte hızlandığı gerçeğini göz önünde bulundurarak ülkeyi yeni döneme hazırlayacak çalışmalara yöneldiklerini söyledi.
"Ekonomide güçlü bir yükseliş için gereken reformları yürütüyoruz"
Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden ticarete her alanda bu yeni sürece uygun atılımlar içinde olduklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ekonomide güçlü bir yükseliş için gereken reformları yürütüyor, geliştirdiğimiz politikaları kararlılıkla uyguluyoruz.
Ülkemizin potansiyelini yatırım, üretim, büyüme, istihdam ve ihracat odaklı bir yaklaşımla harekete geçiriyoruz.
Aynı şekilde dışarıda da tarihi bir dönüşümün altyapısını oluşturuyoruz. Doğu Akdeniz'den Karabağ meselesine kadar kritik meselelerde ortaya koyduğumuz güçlü irade sayesinde bu konudaki kararlılığımızı tüm dünyaya gösterdik.
Türkiye'nin bölgesel ve küresel gücü yükseldikçe ülkemize yönelik saldırıların da arttığı bir gerçektir. Bundan daha tabii bir şey olamaz. Çünkü Türkiye yaptığı hamlelerle zulüm ve sömürü üzerine kurulu asırlık bir düzeni kökünden sarsıyor."
"Tarih kendi hükmünü veriyor"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, artık bölgede, başka coğrafyalarda masa başında çizilen haritaların hayata geçirilemediğini, kapalı kapılar ardında yapılan planların masumların kanı pahasına uygulanamadığını, tabii kaynakların kolayca yağmalanması için rahatça iç savaşların çıkartılamadığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Terör olayları körüklenemiyor. Artık bölgemizde küçük çekişmeler, kangren haline dönüştürülerek ülkeler cendereye alınamıyor. Bu düzeni bozan bir ülkenin hedef tahtasına oturtulmaması mümkün mü?
Türkiye'nin aleyhinde yürütülen kampanyalarda kullanılan malzemelere bir bakın. Hepsinin de gerisinde işte bu sancıyı göreceksiniz. Ama hamdolsun, kim ne derse desin, ne yaparsa yapsın tarih kendi hükmünü veriyor.
Bize demokrasi üzerinden eleştiri yöneltenler, kuyrukları sıkıştığında demokrasi adına en utanç verici pratiklere imza atmaktan çekinmiyorlar. Çünkü bunlar için demokrasi kendi çıkarlarına hizmet ettiği sürece yücedir.
Çıkarlarına zarar verdiği anda ise derhal gözden çıkartılabilecek bir yüktür. Aynı şekilde bizi insan hakları ve özgürlükler konusunda eleştirenler, en küçük bir sıkıntıyla karşılaştıklarında dünyanın en faşist uygulamalarına yöneliyorlar.
Çünkü bunların hak ve özgürlük anlayışının sınırları, kendi refah ve konforlarının tehdit edildiği yerde biter. Terör örgütlerini başka yerlerde desteklerler. Kendi topraklarında en küçük bir eyleme izin vermezler.
Fikir ve ifade özgürlüğünün en büyük savunucusu görünürler. Ama işin ucu kendilerine dokunduğunda yasakçılıkta sınır tanımazlar. Bu büyük Türkiye'nin kendi demokratik ve ekonomik önceliklerini belirleme, bunlara göre adımlar atma politikasının ne kadar doğru olduğunu göstermektedir."
Bu tarihi mücadelenin en zorlu kısımlarını geride bıraktıklarını belirten Erdoğan, "Bundan sonra ektiğimiz tohumların hasılatını toplama vaktidir.
Büyük ve güçlü Türkiye'ye hiç olmadığımız kadar yakınız. Yeter ki millet olarak birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sahip çıkalım.
Gerisi gerçekten çok kolaydır. İnşallah bu aydınlık geleceği milletimizle omuz omuza hep birlikte inşa edeceğiz." dedi.
"O kötü günleri bu ülkeye geri getirmek isteyenler, var güçleriyle çalışıyor"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, il kongrelerinin gerçekleştiği Adıyaman, Aydın, Bingöl, Bitlis, Elazığ, Kilis, Manisa, Mardin ve Muş'taki partililere "Hep birlikte buna hazır mıyız?" diye seslendi.
"Zira 2023'e bu duygu, bu inanç ve şuurla hazırlanmak durumundayız. Buna hazır mıyız?" diye soran Erdoğan, şunları kaydetti:
"AK Parti bugüne kadar 15 ayrı genel seçime, mahalli seçime, Cumhurbaşkanı seçimine, halk oylamasına girmiş hamdolsun hepsinden de birinci olarak çıkmayı başarmıştır. Şimdi önümüzde 2023 seçimleri var. Elbette her seçim önemlidir.
Ülkenin sonraki adımları bakımdan kritik öneme sahiptir ama 2023 seçimleri ülkemiz için tarihi bir dönüm noktasında yaşanacaktır.
Sizler de görüyorsunuz hala eski Türkiye özlemi ile yanıp tutuşanlar, hala vesayetin, darbenin, terörün, sefaletin hakim olduğu o kötü günleri bu ülkeye geri getirmek isteyenler, var güçleriyle çalışıyor."
"CHP'nin başındaki zat, partisindeki taciz ve tecavüz olaylarına tam 56 gündür sessiz"
Burada konuşan Erdoğan, geçen 18 yılda Türkiye'nin demokratik ve ekonomik kalkınması yolunda büyük mücadeleler, gayretler ve fedakarlıklar sonunda elde ettikleri kazanımlara göz dikenlerin pervasızlıklarının giderek artığını ifade etti.
Milletin bunların gerçek yüzünü, gerçek niyetini ve geçmişte bu ülkeye verdikleri zararları bildikleri için hiçbirine itibar etmediğini anlatan Erdoğan, "Kendi partilerinin bünyesini örümcek ağı gibi saran taciz, tecavüz, hırsızlık, arsızlık, ahlaksızlık işlerinin üzerini örterek güçlerini korumanın peşinde olanları milletimiz çok iyi görüyor.
CHP'nin başındaki zat, partisindeki taciz ve tecavüz olaylarına tam 56 gündür sessiz. Niye konuşmuyor, neden bütün bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapmıyor?
Şahsımıza ve partimize yönelik saldırıların artmasının gerisindeki sebeplerden biri de işte ayyuka çıkan bu kokuşmuşluğu gizleme gayretidir." diye konuştu.
"Her konuda söyleyecek çok sözümüz var"
Erdoğan, bu saldırıların önünü millete doğruları anlatarak sahada kesmemeleri halinde sonuçta işin nereye varacağını bilemeyeceklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Unutmayınız mermeri delen su, özellikle o damlaların gücü değil sürekliliğidir. Karşımızdakiler, milletimize sürekli yalan, iftira ve çarpıtmalarla giderken biz parti binalarında oturur, sadece kendi işimize gücümüze bakarsak o mermer delinir.
Halbuki bizim milletimizle paylaşacak çok şeyimiz bulunuyor. Sadece temel hizmet alanlarında yaptıklarımızı teker teker anlatmaya kalksak günler, haftalar, aylar yetmez.
Bunun yanında dış politikadan terörle mücadeleye ülkemizin uluslararası alandaki hak ve menfaatlerini korumaktan sınırlarımızın güvenliğini sağlamaya kadar her konuda söyleyecek çok sözümüz var."
Ülke ve milletin geleceği için vizyonu, hedefleri ve projeleri olan tek parti olduklarını vurgulayan Erdoğan, diğerlerinin 18 yılın sonunda yaptıkları işleri tartışmanın ötesinde yeni bir şey söylemenin hala çok uzağında olduğunu söyledi.
"Biz hep yüzü geleceğe dönük bir parti olduk"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gönül seferberliği anlayışıyla millete kendilerini ne kadar yakından anlatır, yalanları ortaya koyar ve gelecek vizyonlarını paylaşırsa ülkeye ve şehirlerine o derece büyük hizmet etmiş olacaklarını anlattı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu süreçte özellikle göstereceğiniz gayret, sarf edeceğiniz emek, yapacağınız fedakarlık için her birinize şimdiden şahsım ve milletim adına çok teşekkür ediyorum.
Bu vesileyle kuruluşundan bugüne teşkilatlarımızda görev almış tüm kardeşlerime şükranlarımı sunuyorum. Yol arkadaşlarımızdan dar-ı bekaya irtihal edenlere Allah'tan rahmet diliyorum.
Kendini bu büyük ailenin, bu büyük davanın bir ferdi olarak hisseden herkese gönlümüz de kapımız da partimizin tüm kademeleri de sonuna kadar açıktır, açık kalacaktır.
Biz hep yüzü geleceğe dönük bir parti olduk, bu şekilde de hareket etmeyi sürdüreceğiz. Bugünkü kongrelerimizde görev alacak olan arkadaşlarımıza, kardeşlerimize, Rabbimden başarılar temenni ediyorum. Mevla yolumuzu, bahtımızı açık eylesin.
Bu duygularla il kongrelerimizin tekrar hayırlı olmasını diliyor, göreve gelecek arkadaşlarımı tebrik ediyorum."
Erdoğan, konuşmasının sonunda il başkanlarının isimlerini söyleyerek selamlama için ayağa kalkmasını istedi. İl başkanları da tek tek ayağa kalkarak kısa bir selamlama konuşması yaptı.
Daha sonra tekrar söz alan Erdoğan, bugün itibarıyla bu coşku dolu, heyecan dolu kongreleri noktalamanın gayreti içerisinde olacaklarını belirterek, genel merkezden bu illere gidenlere teşekkür etti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com