Yenikapı’da gerçekleştirilen Demokrasi ve Şehitler Mitingi’ne katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, alanı dolduran milyonlara hitap etti. Erdoğan konuşmasına, “15 Temmuz gecesi bir kez daha istikbali için kıyam eden, canı pahasına ülkesini Fetullahçı Terör Örgütü’ne teslim etmeyen aziz milletim, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum” diyerek başladı.
"79 milyon olarak hepimizin gazası mübarek olsun" 15 Temmuz gecesinde sokaklara inen vatandaşlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu kardeşlerimizden 240’ı şehadet makamına ulaştılar. Kendilerine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Yine o gece kahramanca darbecilerin üzerine yürüyen kardeşlerimizden 2 bin 195 tanesi yaralanarak gazilik rütbesine ulaşmıştır. Tedavileri süren yaralılarımıza Rabbimden şifalar niyaz ediyorum. O gece adeta ölümü öldürerek sokakları dolduran milyonlarca vatandaşımız içinden şehitlik ve gazilik şerefine nail olanlar, isimlerini tarihe altın harflerle yazdırdılar. Vatan uğruna verilen mücadelede bu rütbeler ulaşabilmek her zaman elde edilebilecek bir ayrıcalık değildir. Ne diyor istiklal şairimiz. 'Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda, şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda, canı cananı bütün varımı alsın da Huda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda'. 15 temmuz gecesi sokakları ve meydanları dolduran kardeşlerimizin her birinin vatanımızın, demokrasimizin korunmasında katkısı vardır. 79 milyon olarak hepimizin gazası mübarek olsun" diye konuştu.
"Bu görüntü ülkemizin düşmanlarını en az 16 Temmuz sabahı kadar üzmüştür" Türk Milleti'nin büyük bir millet olduğunu vurgulayan Erdoğan, "1000 yıl önce Türk milleti Malazgirt’te hangi inanç ile Anadolu kapılarını açmışsa, 15 Temmuz’da aynı kararlılıkla darbecilerin karşısına dikilmiştir. Osmangazi 1299’da tarihin en kudretli devletini hangi temeller üzerine bina ettiyse, biz de o gece Türkiye'yi aynı ilkeler etrafından müdafaa ettik. Ecdadımız 100 yıl önce hangi iradeyle Çanakkale’de mücadele ettiyse, 15 Temmuz’da da aynı iradeyle FETÖ’cü terör örgütünü geri püskürttük. Gazi Mustafa Kemal’in istiklal harbini başlatmasını sağlayan inancın bir benzeri, 15 Temmuz’da adeta kol geziyordu. 15 Temmuz dostlarımıza bu ülkenin sadece siyasi, ekonomik, diplomatik saldırılara değil, aynı zamanda askeri sabotajlara karşı da güçlü olduğunu göstermiştir. Aynı gece Türkiye’nin yerle yeksan olması için ellerini ovuşturarak bekleyen düşmanlarımız ise ertesi güne bundan sonra işlerinin çok daha zor olduğunu görmenin kahrı ile uyandılar. Bugün burada Genel Kurmay Başkanı ile, Cumhurbaşkanı ile, Başbakanı ile, CHP ve MHP Genel Başkanları ile 81 vilayette her meşrepten insanımızla verdiğimiz şu görüntü var ya, bu görüntü ülkemizin düşmanlarını en az 16 Temmuz sabahı kadar üzmüştür, kahretmiştir" şeklinde konuştu.
"Ete kemiğe bürüneceğiz, mütevazi olacağız, birbirimizi Allah için seveceğiz" Türkiye'nin bundan sonraki hedefinin muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu manzara birliğin, beraberliğin, kardeşliği sadece slogan değil gerektiğinde bir hakikat olarak ortaya konabileceğinin ilanı ve ispatıdır. Bütün bunlarla beraber yolumuza dayanışma içinde çıkacağız. Ete kemiğe bürüneceğiz, mütevazi olacağız, birbirimizi makam mevki için değil, para pul için değil sadece Allah için seveceğiz. Böyle bir milletin evladı olarak huzurlarınızda olmak bizlere büyük gurur veriyor. Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal İstanbul ve İzmir başta olmak üzere ülkenin büyük bölümünün işgal altında olduğu o günlerde şunu söylüyordu ‘Milletimiz çok büyüktür korkmayalım. O esaret kabul etmez. Fakat onu bir araya toplamak ve 'ey millet esaret kabul eder misin' diye sormak lazımdır’. Ben bir kez daha soruyorum Yenikapı Meydanı’nda ‘Ey millet sen esaret ve zillet kabul eder misin?’. Mesele bu. Bu millete kimse bu esareti asla getiremeyecektir" ifadelerini kullandı.
"İdam kararını onarım" Cumhurbaşkanı Erdoğan alanı dolduran vatandaşların idam talebi üzerine ise şunları söyledi: "Siyasi parti genel başkanları burada, sizin talebinizi biliyorlar. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre, sizler de idam talebinde bulunduğunuza göre bunun kararını verece merci TBMM’dir. Meclisin böyle bir kararı verdikten sonra atılacak adım bellidir. Onamaksa meclisten gelecek böyle bir kararı peşinen ifade ediyorum onarım. Vatan Caddesi'nde vücudu ikiye ayrılmış kardeşimi gördüğüm zaman, bunu kenara koymak mümkün mü? Ankara’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde uçaktan yağdırılan bomba ile başı vücudundan ayrılmış olan hanım kardeşimin başı kongre merkezinin çatısına uçmuştu. Bunu gördükten sonra biz kalkıp neymiş ‘AB’de idam yokmuş'. Amerika’da var. Japonya’da var. Çin’de var. Bugün dünyanın büyük bir çoğunluğunda var. Onlarda olunca oluyor da, gerekirse burada zaten 84’e kadar vardı. Ondan sonra kaldırıldı. Bu millet egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre böyle bir kararı veriyorsa, öyle zannediyorum ki siyasi partiler de bu karar uyacaktır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında gövdesini tankların altına atarak yaralanan bir gazi ile yaptığı görüşmeyi de anlatarak, "Bakıyorum bir gazimiz tankların iki paletinin arasına kendini atıyor. Birinci tanktan kurtuluyor. İkinci tankın altına da kendini atıyor sadece kolu ciddi manada yaralanıyor. Kendisini telefonla aradığımda ‘siz beni bırakın siz nasılsınız’ diyor" ifadelerini kullandı.
dikGAZETE.com