İSTANBUL (AA) - Yeditepe Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölüm Başkanı ve Bilgi Teknolojileri ve Sosyal Medya Eğitimi Lisansüstü Program Koordinatörü Prof. Dr. Servet Bayram, sosyal medyayı reddetmek yerine onu doğru ve etkili bir şekilde kullanmak gerektiğini belirterek, "Çocuklarla ilgili paylaşımlar, çocuğun yaşamını deşifre ediyor, ayak izi bırakıyor. Bu ayak izi, gelecekte kötü niyetli insanlar tarafından kullanılabilir. Çocuklarla ilgili veriler paylaşılmamalı." ifadelerini kullandı.
Yeditepe Üniversitesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Bayram, sosyal medyanın doğru ve etkili kullanılmasına yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Bugün 7,7 milyar olan dünya nüfusunun 4,4 milyarının, internet tabanlı teknolojileri günlük yaşamında rutin olarak kullandığını aktaran Bayram, "Bilgisayar veya akıllı telefonlarla, internet üzerinden özellikle sosyal medya aracılığıyla paylaşım yapmak artık sıradan aktiviteler olarak görülüyor. Ancak sosyal medyayı kullanırken etkili ve doğru kullanmak da önem arz ediyor. Ülkemizde de 82 milyonluk nüfusun 57 milyonu yani yaklaşık yüzde 70’i internet kullanmaktadır. Bu sayının büyük bir çoğunluğunu eğitim çağındaki genç nüfus oluşturuyor." ifadelerini kullandı.
Bayram, sosyal medyanın olumsuz etkilerine işaret eden çok sayıda araştırmanın yapıldığını kaydederek, zaman-mekân kısıtlaması olmadan küresel boyutta bilgi ve belge paylaşımlarının yapılması, sanal kütüphane ve bilgi havuzu uygulamalarıyla binlerce materyale ulaşılabilmesinin önemine işaret etti.
- "Mümkün olduğunca gerçeğe yakın paylaşımlar yapılmalı"
Prof. Dr. Servet Bayram, sosyal medyayı reddetmek yerine onu doğru ve etkili bir şekilde kullanmak gerektiğini belirterek, şu önerilerde bulundu:
"Özel paylaşımlar yapılırken dikkatli olunmalı, mahremiyeti ortadan kaldıran paylaşımlar yapılmamalı. Çocuklarla ilgili paylaşımlar, çocuğun yaşamını deşifre ediyor, ayak izi bırakıyor. Bu ayak izi, gelecekte kötü niyetli insanlar tarafından kullanılabilir. Çocuklarla ilgili veriler paylaşılmamalı. Yaptığınız repost'lar bir suça dâhil olmanıza neden olabilir. Takip edilen kişilere ve yapılan repost'lara dikkat edilmeli. Sosyal medyada insanlar kendilerini olduklarından farklı gösteriyor, var olmayan bir hayat tablosu çiziyor. Mümkün olduğunca gerçeğe yakın paylaşımlar yapılmalı. Acele edilip beğeni ve paylaşım yapılmamalı, veri yanlış olabilir. Mümkün olduğunca fazla kanaldan bu veriler doğrulatılıp ondan sonra paylaşılmalı."
Bayram, Avrupa Parlamentosu'na 2010 yılında sunulan ve yüzlerce bilim insanının araştırmasını içeren rapora göre, sosyal medyada geçirilecek maksimum sürenin 6-12 yaş için ebeveyn kontrolünde günde yarım saat ve 12-18 yaş için ebeveyn bilgisi dâhilinde günde 1,5 saat olabileceğini aktararak, sosyal medyayı yetişkinlerin günde 2 saatten fazla ve 0-6 yaşın hiç kullanmaması gerektiğini vurguladı.
Bilgi teknolojileri ve sosyal medya eğitiminin rolünün çok önemli olduğuna dikkati çeken Bayram, "Bu kapsamda, alan eğitimlerini tamamlayan uzmanlara danışılmalı ve onlardan yardım alınmalı. Bu alandaki akademik eğitim, milli politika olarak yaygınlaştırılmalı. Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına da bu konuda eğitimler konulmalı. İlk ve ortaöğretimdeki konu ile ilgili dersler, kısa süreli anlatımlarla geçiştirilmemeli. STEM, robotik ve kodlama dersleri gibi sosyal medya dersleri de programlarda yer almalıdır." ifadelerini kullandı.