Çayla’nın ilk iki şubesi Caddebostan ve Göztepe’de geçtiğimiz günlerde açıldı. ÇAYKUR, Çayla mağazaları ile kültürümüzün önemli bir parçası olan çayın etrafında, yurtiçi ve yurtdışında bir sosyal mekan oluşturmayı amaçlıyor.
Çayla adı, çayla ikram edilen ve çayla iyi giden her şeye atıfta bulunmak üzere seçildi. Çayla’da başta geleneksel çay olmak üzere, bitki çayları ve özgün formüllü çay karışımları ile çaya eşlik eden yiyecekler servis ediliyor. Aynı zamanda 60’a yakın farklı çay çeşidi bulunuyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin yanı sıra, Türkiye’nin dört bir yanından yöresel lezzetler de kahvaltıya eşlik ediyor. Yeni nesil çay zinciri olan Çayla’nın hedefi bir-iki yıl içinde yurtiçi ve yurtdışında hızla yaygınlaşmak. Mayıs ayı içerisinde 3. Şube ile Tuzla Marina, yaz aylarında da ilk yurtdışı mağazası olan Mekke hizmete girecek. Mekke mağazasının Hac ziyaretine yetiştirilmesi hedefleniyor. Mekke’den sonra Medine ve daha sonra da New York, Çayla’nın hedefleri arasında.
250 m2 ve üzeri farklı büyüklükte olan Çayla çayevleri için geleneksel ve modern çizgilerin bir arada kullanıldığı özgün bir mimari konsept geliştirildi.
Çaykur Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı İmdat Sütlüoğlu, Çayla markası adı altında, Türk çay kültürünü önce Türkiye’de, sonra da tüm dünyada yaygınlaştırmayı misyon edindiklerini, Çayla’nın Türk çay kültürünü anlatmak için en uygun platform olacağını dile getirdi. Sütlüoğlu aynı zamanda, “Öncelikle çok mutlu olduğumu belirmek isterim. Uzun yıllardır üzerinde çalışmış olduğumuz önemli projemizi artık hayata geçirdik. Bugün ikinci mağazamızı açıyoruz. Mayıs ayında da Tuzla-Marina’da üçüncü mağazamızı açacağız. Bu mağazalar bizim ilk göz ağrılarımız. Mağazalarımız, genelde çay konseptli fakat aynı zamanda çok zengin menülere sahip. Her kesime hitap eden mağazalarımızla birlikte hem kendi çay kültürümüzü yaşatacağız hem de çay geleneğimizi uluslararası düzeye taşıyacağız. Aslında bütün dünya ülkelerine taşıyacağımız çok güçlü bir zincirin ilk adımlarını burada atmış olacağız. İlk yurtdışı çay evimizi de Mekke’de Kurban Bayramı’nda açmayı planlıyoruz. Çünkü hacca ve umreye giden vatandaşlarımız Türk çayı içememekten yakınıyorlardı. Yani çay orası için bir ihtiyaçtı. Mekke’den sonra Medine, ardından New York da ikinci ayağımız olarak ilk planlarımız arasında yer alıyor. Bu şekilde devam ederek dünyanın tüm önemli merkezlerinde bulunmuş olacağız. Hem kültürümüzü tanıtıp hem de bayrağımızı dalgalandırmış olacağız. Bunun yanısıra da ülke olarak da ihracatımızı desteklemiş olacağız” dedi.
“ÇAYLA, DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE ÇAY ODAKLI İLK KONSEPT”
Sütlüoğlu Çayla’nın Türk halkı için çok önemli olduğunu söyleyerek, “Çayla” için, “aslında çay odaklı benzer bir konsept olmadığı için Türkiye’de ve dünyada yapılan ilk çalışma diyebiliriz. Genellikle bütün kafeler kahve üzerine kurulmuş durumdaydı. Türk halkı da dünyada en çok çay tüketen ve bir o kadar çok çay seven bir toplum. Bu yüzden aslında bu bizim için büyük bir ihtiyaçtı. Çayın yanında aynı zamanda gıda çeşitlerimiz de hem çok zengin hem de çok farklı olacak. Çay pudrasıyla yapılmış çay esanslı yiyeceklerimizi sunacağız. ÇAYKUR olarak da üzerine çalıştığımız sıfır kalorili ürünlerimizi hayata geçireceğiz” şeklinde konuştu.
Çayla’yı çok beğendiğini söyleyen müşterilerden Çiğdem Demircan da, “Diğer mağazasını da görmüştük aslında ve merak ediyorduk. Beklentinin üzerinde ve çok güzel bir konsept olmuş. Gerçekten biz Türk halkı için çok büyük bir ihtiyaçtı. Çünkü sadece kahve üzerine kurulu bir anlayış vardı. Fakat şimdi hem taze ve güzel çay içeceğiz hem de her zaman gelip güzel vakit geçirebileceğimiz bir yer olmuş olacak. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz” dedi.
dikGAZETE.com