?>

Canan Karatay: Yiyecekler ilaçlarınız olsun!

Prof. Dr. Canan Karatay, Kolesterol, damar sertliği ve menopoz gibi hastalıkların ilaç firmaları tarafından uydurulmuş olduğuna değinerek ‘Yiyecekler ilaçlarınız olsun’ dedi. Haber Türk gazetesinden Balçiçek İlter’in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Canan

Siyaset - 9 yıl önce

Prof. Dr. Canan Karatay, Kolesterol, damar sertliği ve menopoz gibi hastalıkların ilaç firmaları tarafından uydurulmuş olduğuna değinerek ‘Yiyecekler ilaçlarınız olsun’ dedi.

Haber Türk gazetesinden Balçiçek İlter’in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Canan Karatay Kolesterol, damar sertliği ve menopoz uydurulmuş hastalıklar olduğunu söyleyerek İlaç firmalarının da bu hastalık durumunun uydurulmasında büyük rol oynadığını söyledi.

Kolesterol, ateroskeleroz (damar sertliği), menopoz... Hipokrat diyor ki ilaçlar yiyecekleriniz, yiyecekleriniz ilaçlar olsun.

Niye bu kadar kızıyor meslektaşlarınız size?

Balçiçek Hanım, şeker hastalarına şeker yerine 10 dilim ekmek veriyor doktoru. Olacak şey mi? Asla ekmek vermemesi lazım. Söyleyince kızıyor. “Gazlı içecek yok” diyorum, firmalar kızıyor, onlarla yakın olan doktorlar kızıyor. “Kolesterolilacı yok” diyorum, herkes kızıyor. Söylediğim her şeyin arkasındayım. Her şey bilimsel.

Altı kitabınız var. Sizi hiç tanımayan birine Canan Karatay’ı nasıl anlatırız? Nedir felsefeniz?

Felsefe çok basit. Hastalanmamak için sağlıklı beslenmek ve hayatak. Pakete girmiş hiçbir şey yemeyin. Pakete girmiş her şeyin içinde dünya kadar trans yağ ve dünya kadar glikoz var. O kadar. Ekmekten ve şekerden uzak durun. Türkiye’deki obezitenin ana sebebi ekmek, şeker ve gazlı içecekler. 3 yaşında dahi gazlı içecek veriyorlar. Çocuklar getiriyorlar elleri ayakları titreyen.Diyetinizle öne çıkıyorsunuz ama çok ince değilsiniz siz...

Ben inceyim, zaten bundan fazla ince olamam ki... Önemli olan diyetle ince olmak değil, sağlıklı yaşayarak ince olmak. Bakın 72 yaşındayım sağlıklıyım, hiç ilaç almıyorum, bu yeterli. Herkese de bunu söylüyorum. Benim yaşımdaki insanlar 20 kalem ilaç kullanıyor.Kemik erimesi için de mi ilaç almıyorsunuz?

Hayır. Moda hastalıklar onlar, uymayın siz onlara... İlaç firmalarının uydurduğu hastalıklar vardır. Kolesterol, ateroskeleroz (damar sertliği), menopoz... Hipokrat diyor ki ilaçlar yiyecekleriniz, yiyecekleriniz ilaçlar olsun.

Menopoz diye bir gerçek var ortada, rahat geçsin diye ilaç takviyesi yapmak niye yanlış?

Anneniz alıyor muydu? Ninelerimiz alıyor muydu? Tabii ki gerekmiyor. Sağlıklı yaşarsanız hiçbir sorun olmaz menopozda. Ekmek, şeker ve tatlıları kaldırsın kadınlar, biraz da hareket etsin bakın nasıl rahat geçer.

Sizin rahat geçti mi?

Ben farkında bile olmadım. Ama düzenli olarak spor yapan bir insanım. Voleybol oynadım. Amerika’da 50 yaş grubunda tenis şampiyonluğum var. 12 yaşımdan beri yüzmüşüm, kayak yapmışım. Hâlâ bu yaşımda 3.5 saat durmadan yüzüyorum.

Her gün mü?

Evet, yaz aylarında ve mutlaka denizde. Kış aylarında ise her gün tempolu yürüyüş. Sigaraya da çok karşıyım ben. Sigara kanunu çıksın diye Orhan Kural ile senelerce mücadele etmiş bir kardiyoloğum ben. Bana karşı çıkanların hiçbiri sigarayla mücadele etmedi. 1979 yılında “Sigarayla mücadele edelim’’ dediğimde o dönemin Kardiyoloji Derneği Başkanı “Ama sigarayı devlet çıkarıyor, ona karşı gelemeyiz...’’ demişti. Doktorların işine geldi. Çünkü neden? Çünkü kendileri de içiyor ondan.Kardiyologlar mı içiyor?

Hepsi içiyor, hâlâ içiyorlar, sonra bana kızıyorlar. O sigara içen kardiyologlar, kolesterol ilacına karşıyım diye beni dava etmeye çalışan doktorlar. Hekimler bağımsız olmalı. Gelişmeleri takip etmeli. En büyük güç bilgidir. Dünyada bazı hastalara doktorlar “Sigarayı bırak öyle gel, seni tedavi edeyim” diyor, bizim doktor abilerimiz anjiyo laboratuvarında sigara içiyor. Daha ne örnek vereyim? Tanık oldum ben. Türkiye’nin gerçeği bu.

Demin “Yiyecekler ilaçlarınız olsun” sözünü hatırlattınız Hipokrat’ın...

Onu biraz açalım, çünkü otçulara çok karşıyım ben. Neymiş efendim “Bilmem şu otu yiyin, 5 günde göbeğiniz gider!’’ Yok öyle bir şey. Bunlar aldatmaca. Eğer vücudunuzda metabolik bir bozukluk varsa, onu düzeltmeden sağlığınıza kavuşamazsınız. Benim önerdiğim aslında diyet değil, kişinin doğal hormonal dengesini bulmasını sağlamak.Karatay Diyeti’ni hayatına uygulamamış olanlara önerileriniz olacak mı peki? Yani malum yaz geliyor, kadınlar incelmenin derdinde...

Bol su içecekler öncelikle. Vücudumuzun yüzde 60’ı su biliyorsunuz. Yüzde 1’den aşağı karbonhidrat. İyi bir Karatay kahvaltısı, ardından bol su. Buna şeker hastaları da dahil. Obezite ile şeker hastalığının bir farkı yok. Profesörler çıkıp diyor ki; “10 sene içinde patlama olacakmış!’’ Yahu zaten obezite patlamasının içindeyiz şu anda Türkiye’de. Obez çok, diyabet hastası çok, diyabet hastası olduğunu bilmeyen çok.

Nasıl bileceğiz peki?

Eğer göbeğinizde yağlanma varsa o zaman dikat edin diyorum. Sağlıklı beslenilirse şeker geçiyor. Ilaçları bırakabiliyorlar. Benim hastalarımdan bırakanlar var. Dünyada da bu böyle. Ben bıraktırmıyorum, ihtiyaç kalmıyor bir süre sonra. Yağ hücreleri 20 türlü hastalık hormonu üretiyor. Çok basit aslında. Yağ hücrelerini azaltın, sağlığınıza kavuşun. Bilgi paylaşılınca kıymetli. Meslektaşlarım arayıp ‘’Bu bilgileri halkla paylaşmayın, biz aramızda konuşalım!’’ diyorlar. Hayır efendim, ben halkım için yaşıyorum ve paylaşıyorum.

D VİTAMİNİ EKSİKSE KİLO VERİLEMEZ!

D vitamini aslında sedece bir vitamin değildir. Cildimizde bulunan bir hormonun ön maddesidir. Güneşin ultraviyole-B (UVB) ışınları ile sağlıklı hayat için hayati önemi olan ve hayat süresini uzatan bir hormona dönüşür. Vücudumuzun ürettiği doğal ve en güçlü antioksidan özelliği olan D vitamininin tüm vücut hücrelerinde reseptörleri bulunur. Eksikliğinde hücrelerimiz normal çalışmadığı için her türlü alerjik hastalık ve enfeksiyon meydana gelir. Organizma çeşitli gizli alerji ve hastalıklarla mücadele ettiği için, yani vücutta “düşük yoğunluklu bir savaş’’ meydana geldiği için de kilo verilemez. Cilt kanserine neden olduğu gerekçesiyle maalesef güneş ışınlarından kaçınılması ve koruyucu kremler kullanılması önerilmektedir. Oysa koruyucu krem D vitamini almamızı engeller. Koruyucu krem yerine güneşin altında geçireceğimiz süreyi iyi ayarlamamız gerekir. 

dikGAZETE..
Haftanın Öne Çıkanları

Tolga Çevik’in babası son yolculuğuna uğurlandı

2015-05-20 20:05 - Spor

’’Cemevlerine devlet yardımının önünü açacağız’’

2015-05-24 22:29 - Genel

Alex’ten Nobre'li Fenerbahçe paylaşımı

2015-05-23 20:26 - Siyaset

Şebnem Ferah Çanakkaleli gençleri coşturdu

2015-05-20 04:04 - Spor

“Onlar dolap çevire dursun biz milletle buluşuyoruz”

2015-05-24 23:41 - Genel

Yalçın Akdoğan hangi takımı tuttuğunu açıkladı

2015-05-20 12:36 - Genel

Şampiyonluğun baş mimarı o !

2015-05-26 15:16 - Genel

98 günlük hasret !

2015-05-21 13:55 - Genel

Çeyrek altın alarmı

2015-05-25 12:34 - Magazin

“Dünyanın en güzel insanları“ ya da “Dünyanın en güzel Arapları“

2015-05-24 08:13 - Özel Haber

İlgili Haberler

AK Parti Grup Başkanı Güler, yeni yasama yılındaki ana gündem başlıklarını anlattı

11:37 - Siyaset

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Keçeli'den, Türkevi hakkındaki iddialara cevap

21:37 - Siyaset

TBMM Başkanı Kurtulmuş'tan Netanyahu'nun BM Genel Kurulunda konuşmasına tepki

21:22 - Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "Preveze Deniz Zaferi" paylaşımı

20:52 - Siyaset

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkmenistan'ın Bağımsızlık Günü'nü kutladı

20:08 - Siyaset

Günün Manşetleri

İçişleri Bakanı Yerlikaya, şehit polis memuru Şeyda Yılmaz'ın ailesine taziye ziyaretinde bulun

16:03 - Gündem

İstanbul'da yarın akşamdan itibaren hava sıcaklıkları 4 ila 8 derece düşecek

15:52 - Gündem

Tekirdağ'da sahipsiz köpeğin, sahibinin gezdirdiği köpeğe saldırması kamerada

15:33 - Gündem

Dolmabahçe'de 3,5 trilyon dolarlık dev toplantı

15:28 - Ekonomi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye Yüzyılı'nı aynı zamanda yatırım yüzyılı yapmaya kararlıyız

14:48 - Gündem