?>

Bu balığı yemek serbest, dokunmak yasak

Aslan balıklarının etinin tüketilebildiğini belirten Doç. Dr. Deniz Ayas, artık kendisine Mersin açıklarında da yaşam alanı bulan bu balıklara canlıyken çıplak elle dokunulmaması uyarısında bulundu.

Çevre-Hayat - 8 yıl önce

İndo-Pasifik kökenli, Kızıldeniz’den Akdeniz’e geçen tropik bir balık türü olan aslan balığı, Mersin’in Silifke ilçesine bağlı Taşucu ile Anamur ilçesi arasındaki denizde de görülmeye başlandı. Zehirli olan ancak eti tüketilebilen aslan balığı ile ilgili açıklama yapan Mersin Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Avlama ve İşleme Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Deniz Ayas, Türkiye’nin Akdeniz açıklarında da artık aslan balığının yaşamaya başladığını söyledi. Aslan balıklarının, küçük balıklar, omurgasızlar ve kabuklularla beslenen avcı türler olduklarına işaret eden Doç. Dr. Ayas, “Bu avlanma sezonu içerisinde çok sayıda aslan balığı topladık. Özellikle Taşucu-Anamur arasında yapılan balıkçılık faaliyetlerinde çok sayıda aslan balığı yakalandı. Bu bireyleri topladık, fakültemizde muhafaza altına aldık. Bu türle ilgili çeşitli çalışmalar yapmayı planlıyoruz. Sayısında gözle görülebilir bir artış var. Bu türün istilacı karakterde ve usta bir avcı olması, ülkemizde özellikle Doğu Akdeniz ekosisteminde popülasyonlar kurabileceğini öngörüyoruz” dedi.

“ASLAN BALIKLARI, TOPLAM 18 ADET ZEHİRLİ DİKENSİ IŞINA SAHİPTİR”

Aslan balıklarının, sırt yüzgecinde 13 adet, anal yüzgeçte 3 adet ve göğüs yüzgecinde 2 adet olmak üzere 18 zehir enjekte eden dikensi ışına sahip olduklarını belirten Ayas, “Bu dikensi yapılar kurbanına battığında zehri kurbanına enjekte eder. Bu balıklar zehirlidir ve aslında bu dikensi ışınların amacı, balığın kendisini avcılarına karşı korumaktır” diye konuştu.

Doğu Akdeniz’i yaşam alanı olarak seçen aslan balıklarının, çoğalmasının diğer türler üzerinde bir baskı oluşturacağı için bir risk durumu olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Ayas, “Bununla birlikte insan gıdası olarak bu türün tüketiminin bulunması da belki bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Ayrıca, zehirli ışınlara sahip olmalarına rağmen bazı avcı türler tarafından da tüketiliyor. Bu tüketim, bunun üzerinde sınırlı bir baskı oluşturabiliyor. Ayrıca, ekosistemde oluşturacağı tahribatı önlemek için birçok ülkede aslan balığı avcılığı yapılmakta ve eti tüketilmekte” ifadelerini kullandı.

“CANLIYKEN ELLE DOKUNMAYIN”

Aslan balıklarının, beslenmeleri sırasında saldırgan bir karakterde olsalar da dalgıçlar, balıkçılar ve yüzücülere karşı saldırgan olmadıklarını vurgulayan Ayas, “Balıkçılar ve dalgıçların yaşadıkları birçok kaza, bu balıkları yakalamaya çalışmaları sırasında gerçekleşiyor. Balıkların etinde bir zehir olmamasına rağmen, kurbana sadece bu zehir enjekte eden dikenler sayesinde zehir enjeksiyonu gerçekleşiyor. Canlıyken bu balığın yakalanması ve elle tutulmaya çalışılması sırasında gerçekleşiyor. Birçok kaza bu şekilde oluyor. Trol avcılığı gibi endüstriyel balıkçılık faaliyeti yapan balıkçılar, bu balıkla karşılaşma riski olan dalgıçlar bu balıkları kesinlikle elleriyle tutmamalılar. Çünkü elleriyle tuttukları anda zehir enjeksiyonu gerçekleşiyor. Bu da ciddi bir risk doğuruyor. Bu tür ile karşılaşma olasılığı yüksek olan dalgıçlar ve balıkçılar dikkatli olmalılar” şeklinde konuştu.

“BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ ZAYIF OLAN ÇOCUKLAR VE YAŞLILARDA CİDDİ HAYATİ TEHLİKE OLUŞTURABİLİR”

Taşucu-Anamur arasında bu balıkla ilgili bilgilendirme faaliyetlerini bir yıldır sürdürdüklerini dile getiren Ayas, zehirli yüzgeç ışınlarına sahip olan bu balıklara karşı mutlaka dikkatli olunması uyarısında bulundu. Geçmişte bu balık nedeniyle çok ciddi ve tehlikeli vakalar yaşandığını söyleyen Ayas, “Aslan balığı zehri insanda aşırı acı, kusma, ateş, solumun güçlüğü, baş ağrısı ve ishal gibi birçok semptomun ortaya çıkmasına neden oluyor. Nadir olarak kalp rahatsızlıkları görülebiliyor. Sağlıklı erişkin insanlarda ölüm nadir görülüyor. Ama bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklar ve yaşlılarda, ayrıca alerjik bünyeli insanlarda ciddi hayati tehlike oluşturabilir. Aslan balıkları tarafından gerçekleşen yaralanmalarda kişi en kısa sürede bir sağlık kurumuna başvurmalıdır” dedi.

Kaynak: IHA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Avrupa Şampiyonu tekerlekli sandalye basketbol takımı yurda döndü, Beştepe'ye davet edildi

2017-01-16 00:17 - Spor

Malatya'da FETÖ'den 30 öğretmen gözaltına alındı

2017-01-10 18:09 - Gündem

Anayasa değişikliği teklifinin ikinci maddesinin oylanmasına başlandı

2017-01-11 05:37 - Gündem

'Gürcistan'ın NATO üyeliğine tam destek veriyoruz'

2017-01-10 20:52 - Dünya

Kurumsal WhatsApp geliyor!

2017-01-13 01:57 - Medya

İstanbul'da bir seyyah sahaf: 'Parkinson Şeref'

2017-01-15 17:02 - Çevre-Hayat

Esed'in Barada Vadisi'ne saldırıları Şam'ı susuz bıraktı

2017-01-12 16:37 - Dünya

İsrail, Filistinli balıkçılara yönelik ihlallerde sınır tanımıyor

2017-01-15 01:02 - Dünya

15 Temmuz şehidi anısına 'Millet Destanı' kitabı

2017-01-13 19:08 - Gündem

Vizesiz Kübalılar artık ABD'de oturma izni alamayacak

2017-01-13 09:32 - Dünya

İlgili Haberler

Minare şerefesinde dolaşan tilki cep telefonu kamerasına yansıdı

23:28 - Çevre-Hayat

Çevresi karla kaplı Hazar Gölü dronla görüntülendi

19:18 - Çevre-Hayat

Erzurum'da EİT 2025 kapsamında düzenlenen yarışmada atlar kar üstünde yarıştı

19:12 - Çevre-Hayat

Rize'de "17. Çamlıhemşin Kardan Adam Kış Festivali" sona erdi

16:17 - Çevre-Hayat

Erciyes'teki kar sanata dönüşecek

15:27 - Çevre-Hayat

Günün Manşetleri

Dışişleri Bakanı Fidan: PKK'dan kurtulmamız gerekiyor

09:37 - Gündem

Otomotiv Sanayii Derneği ocak ayı üretim ve ihracat verilerini açıkladı

09:23 - Ekonomi

Osmanlı’dan Macaristan’a -Kul Aşı- Gulaş’ın lezzet yolculuğu -Hülya Ayhan yazdı-

09:19 - En Son Yazılar

Organize suç örgütüne yönelik 'Hücre-12' operasyonunda 15 şüpheli tutuklandı

09:18 - Asayiş

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Japonya Veliaht Prensi Akishino ile görüştü

09:12 - Siyaset