Trabzon
Zahra Dağı yamaçlarında bulunan araziyi gençlik yıllarından itibaren meyve yetiştiriciliği için düzenleyen 40 yaşındaki Çelik, kokulu üzüm, aronya, böğürtlen, mavi yemiş, frenk üzümü, koca yemiş, elma, ceviz, dut, kara yemiş ve çileğin yanı sıra çeşitli çiçeklerde yetiştiriyor.
Mavi yemiş satın almak için Çelik'in bahçesine gelen müşteriler hem meyveler içerisinde gezinti yapıyorlar, hem de ürünleri kendi elleriyle toplamanın keyfini yaşıyorlar.
Çelik, AA muhabirine, çocukluğunda ormanlarda gezerken gördüğü yabani mavi yemiş, yaban mersi ve çilekleri topladığını söyledi.
O yaşlarda meyvelere ilgi duymaya başladığını dile getiren Çelik, anne ve babasının rahatsızlığı nedeniyle uzun süre hem onlarla ilgilendiğini hem de bahçede zaman geçirdiğini ifade etti.
Çelik, anne babası vefat ettikten sonra bahçenin bir bölümünde mavi yemiş yetiştirmeye başladığını aktararak, sahilin 4 kilometre uzağında 300 metre rakımdaki bahçesinde ceviz, kokulu üzüm, incir, elma, koca yemiş meyvesi, kestane, mavi yemiş ve armut ağaçlarının olduğunu, kekik, adaçayı ve sarı kantaron gibi bitkiler de yetiştirdiğini ifade etti.
Yöreye uygun ürünleri yetiştirmeye çalıştığını belirten Çelik, "Meyveleri yetiştirirken kesinlikle ilaç kullanmıyorum, tamamen organik, doğal, yağmur suyu ve kaynak suyuyla sulanıyor, toprağa kimyasal ilaç vermiyorum. Mavi yemişin ana vatanı Karadeniz bölgesi, yörede likapa da deniliyor. Yılda 2 tona yakın ürün oluyor. Bazen budama yapıyoruz o nedenle yıldan yıla ürünün düştüğü oluyor ama gelecek yıl için daha iyi oluyor." dedi.
Çelik, mavi yemişin güzel, tatlı, mayhoş, erkenci, orta, geç ile iri olan cinslerinin bahçesinde bulunduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
"İlk başlarda sadece arkadaşlarım bahçeye geliyordu. Daha sonra bahçeye gelenlerin sayısı da arttı, telefonla sipariş verenler de olmaya başladı. Bahçeye gelip, toplayanlar da var. Onların bu daha çok hoşuna gidiyor, bahçeyi gezerek, ürünleri tadarak, topluyorlar. Ankara, İstanbul gibi illerden de sipariş verenler var. Onlara koliyle gönderiyoruz."
Şeker oranının düşük olması ve antioksidan özelliğiyle dikkati çeken meyvenin birçok hastalık için tüketildiğini ifade eden Çelik, "O nedenle doğal yetişen ürünlere vatandaşların ilgisi güzel. Narin bir meyve olduğu için hasadı ve bakımı özenle yapılan ürün, katma değeri yüksek. Toplamasını tane tane yapıyoruz o nedenle biraz zahmetli ama zevkli. Ayrıca dondurucuda da yaklaşık bir, iki yıl saklanabiliyor. Hoşaf, marmelat yapılıyor, yapraklarını da kurutup, çayını da yapanlar var." diye konuştu.
Bahçeye mavi yemiş toplamak için gelen Erkan Sönmez de yemişin sağlığa faydalarını bildiği için düzenli olarak tükettiğini vurgulayarak, "Buraya geldiğimizde doğada stres atıyorum, topluyorum ve alıyorum. Mevsiminde topluyorum, dondurucuya koyuyorum, kışın diğer orman meyveleriyle karıştırıp meyve suyu olarak tüketiyorum." dedi.
Birol Taşkın da Sürmene'de mavi yemiş bahçesi olduğunu öğrenip Hayrat ilçesinden geldiğini dile getirerek, "Birçok hastalığa iyi geldiğini biliyorum, tavsiye üzerine geldim, arkadaşın bahçesinden mavi yemiş topluyoruz." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com