Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne atanan Prof. Dr. Melih Bulu, "Boğaziçi bizim göz bebeğimiz. Türkiye'nin en elit, en üst seviye kurumlarından birisi.
Bir araştırma üniversitesi ve Türkiye'de en fazla bilime katkı sunan üniversite. Biz de dünyadaki ilk on lider ülkeden biri haline geleceksek Boğaziçi buranın olmazsa olmazı. O yüzden ona gözümüzün bebeği gibi bakmamız lazım." dedi.
Habertürk televizyonunda Veyis Ateş'in sunduğu Akşam Haberleri programına katılan Bulu, rektör ataması kararının kendisine tebliğ edildiğini, Türkiye'de dünyadaki standartlara uygun bir rektör atama sürecinin olduğunu söyledi.
Bulu, YÖK tarafından çağrıya çıkıldığını ve bunun yayınlandığını, hangi üniversite için aday olunduğunda kriterlere uyuluyorsa ona başvuru yapıldığını dile getirerek, "Boğaziçi Üniversitesi rektörü olmak için 9 aday başvurdu. Daha sonra mülakata alındık. YÖK'te bir komisyon var.
Komisyondaki mülakatta size üniversitenin özelliklerine uygun sorular soruluyor. Değerlendirilmeyle ve YÖK Yürütme Kurulunda bu adaylar yeniden değerlendiriliyor ve Cumhurbaşkanlığına sunuluyor. En son Cumhurbaşkanı tarafından belirleniyor." diye konuştu.
Boğaziçi Üniversitesinin geleneğine uymayarak, dışarıdan atanarak bu kültürü bozduğu yönündeki eleştirilere ilişkin Bulu, bunun doğru olmadığını, kendisi dışında İTÜ'den Boğaziçi Üniversitesine bir rektör atandığını kaydetti.
Kendisinin de Boğaziçili olduğunu ifade eden Bulu, bu kültürün çok içinde yer aldığını, yüksek lisansını ve doktorasını bu üniversitede yaptığını, hocalarıyla beraber ortak ders verdiğini, sürekli de hocalarla birlikte olduğunu söyledi.
Bulu, kendisine neden böyle bir tepki verildiği yönündeki soru üzerine de, bu üniversitede ders verdiği zamanlarda da öğrencilerin kendisiyle ilgili yazılar yazdığını, öğrencilerin hocalarını denemeyi sevdiğini, bu nedenle de bu tür tepkilere alışık olduğunu kaydetti.
Melih Bulu, hocayken daha alt seviyede tepki geldiğini, rektör olunca da daha üst seviyeye çıktığını belirterek, "Açıkçası bu tip bir şey olacağını bekliyordum.
Benim hoşuma gitmeyen şey şu oldu. Dikkat ederseniz olaylarda ve tutuklamalarda baktığınızda 17'de sadece 2 tanesi Boğaziçili. Diğerlerinin Boğaziçi öğrencilerinin içerisine girmesine, Boğaziçili öğrenci nasıl izin verdi, onu anlamıyorum." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com