Zonguldak’ta yaşayan 37 yaşındaki Engin Kahya, 2009 yılında İlknur Kahya ile tanıştı. Evlilik hazırlığı öncesi nişanlanan çift, İlknur Kahya’nın sıklıkla halsizlik ve uykusuzluk hali üzerine doktora başvurdu. Başvurdukları hastanede İlknur Kahya’nın iki böbreğinin de iflas ettiğini öğrenen çiftin dünyası yıkıldı. 2010 yılında düğün hazırlıklarına başlayan çift, düğün tarihini de ertelemek zorunda kaldı. İlknur Kahya, uzun bir süre diyaliz hastalığı sebebiyle zor günler geçirdi. Ancak çiftin sevgisi evlenmelerine engel olmadı. Düğünü 2011 yılına erteleyen çift, dünya evine girdi.
BÖBREĞİ UYUNCA HAYATA YENİDEN TUTUNDUİl Sağlık Müdürlüğü’nde hizmetli olarak görev yapan Engin Kahya, eşinin 5 yıl süren diyaliz sürecinin ardından böbreğinin birini eşine vermek istedi. Yapılan tahlillerde Engin Kahya'nın böbreğinin uyumlu olduğunun belirlenmesi üzerine nakil yapıldı. Eşinin rahatsızlığını tesadüf eseri öğrendiklerini anlatan Engin Kahya, 2015 yılının Ağustos ayında böbreğinin tekini eşine verdi.Kararından bir an olsun bile geri adım atmadığını söyleyen Kahya, “Eşimle 2009 yılında tanıştık. 2010 yılında böbrek yetmezliği hastalığını öğrendik. O dönem daha nişanlıydık. Düğünümüzü bu sebeple ertelemek zorunda kaldık. 2015 yılında böbrek naklini gerçekleştirdik. Böbrek naklinin öncesinde de yasal süreçleri vardı. O dönem çalışmıyordum. O güvencem de yoktu. Daha sonra bağlı olduğum Zonguldak İl Sağlık Müdürlüğü'nde çalışmaya başladım. Geçen yıl 8. ayında da İstanbul Başkent Hastanesi’ne gittik. Kontrollerimiz yapıldı. Böbrek uyumu olacağını söylediler. Biz de 20 Ağustos’ta ameliyat olduk. Aradan 8 ay geçti, şimdi çok şükür iyiyiz. Bir sıkıntımız yok. İki böbreği birden kaybetmişti. Tesadüf eseri öğrendik. Sonradan düşündüm ki yarınımızın ne olacağı belli olmadığı ve hepimizin insan olduğu, yarın ne olacağımızı kimse bilmiyor Allah'tan başka. Onun için evlenme kararı aldık. Çok şükür iyi yapmışız. Şu an çok mutluyuz. Kararımızdan da hiçbir zaman geri adım atmadık. Her zaman şunu düşünmek gerekiyor, bu olay sizin başınıza da gelebilir. Onun için organ bağışının önemi daha çoktur. Herkesin organ bağışında bulunması gerekiyor. İnşallah kimsenin başına gelmez. Gelenlere de örnek olur” dedi.
“HERKES BİZİM İÇİN AYRILIR DEDİ”Eşinin kendisini hastaneye götürmesiyle hastalığını öğrendiğini belirten İlknur Kahya, “Durumumu eşimin sayesinde öğrendim. Uyku hali, halsizlik, işe gidememe gibi durumlarımdan dolayı eşim bana, 'Sen böyle insan değilsin' diyerek beni hastaneye götürdü. Hastanede öğrendiğim an bana, 'Sakın ağlama' dedi. Ağlatmadı bile. Bizi üniversiteye sevk ettiler. Oradaki tetkikler esnasında eşim hep yanımdaydı. Ben o sırada çok fazla üzülemedim. Hep destekleyen bir eşim oldu. İnsanların konuşmasına bile biz kulaklarımızı tıkadık. Herkes ayrılır, bu çocuk bunu bırakır diye eşimin tarafından insanlar da öyle söyledi. Kafa karışıklığı onlar sayesinde oldu. Ama biz insanları hiçbir zaman dinlemedik. Kendi kararlarımızı kendimiz verdik. Ama en büyük destekçim eşimdi. Allah ondan razı olsun. Hiçbir zaman üzüntü, kırgınlık, pes edememe yaşamadım. Eşim en büyük destekçim olduğu için her zaman ayaklarımın üstünde sapasağlam durdum. Mutluyum, huzurluyum. Allah onu benim başımdan eksik etmesin” diye konuştu.
“SEVGİ HER ŞEYİ AŞAR”Birbirlerine olan sevgileri sayesinde zorluğu aştıklarını söyleyen İlknur Kahya, “Sevgi her şeyi aşar. En büyük hastalığın, en zor adımların sevgi en büyük ilacıdır. İlaçlar bir yere kadar. İlaçların tamir edemediğini sevgi ediyor. 5 yıldır diyaliz hastasıydım. Eşimin sayesinde 8 aydır diyalize girmeden yaşıyorum. Bu çok sevindirici bir şey. İnsan ne kadar üzülmedim dese de bazen insan kendine bakamıyor” dedi.Düğün albümlerine bakarak eski günleri hatırlayan Kahya çifti, yaşadıkları sürecin diğer çiftlere örnek olması gerektiğini sözlerine ekledi.
İLHAN GÖKÇEN - ONUR ALTINDAĞ
dikGAZETE.com