İstanbul
Vodafone Park'ta gerçekleştirilen 2022 yılı 3. Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda konuşan Çebi, "Biz geldiğimiz zaman 92 milyon avro takım bütçesini 45 milyon avroya çektik. Daha da aşağı indirmeye çalışıyoruz. Ben buraya geldiğimden beri başkalarının imzaladığı kontratlarla baş başa kaldım. Ancak bu seneden sonra kendimize ait yapımız, kontratlarımız olacak. Geldiğimizde borç 3 milyardı, 600-700 milyon faizi vardı. Rakamlara baktığınızda sadece benim dönemimde yapılmış olan zararın 300 milyon lira olduğunu göreceksiniz. Kendi dönemimle ilgili yapabileceğim her şeyi yaptım. Gelen faiz yükü belimizi büküyor. Bu para 3 milyar olduğu zaman aynı sesi hep beraber çıkarmalıydık. Bunu Yalçın abi (Karadeniz) yaptığı için adamı görevden aldılar." diye konuştu.
Göreve geldikleri zamanki ekonomik durumu hatırlatan Çebi, şunları kaydetti:
"Üç yıl evvel geldiğimde elektrik sorunu vardı, 6 aylık maaşlar ödenmemişti, UEFA'ya gitmek için borçsuzluk yazısı yoktu. Bu süreci elimizdekini, cebimizdekini koyarak, 675 milyon lira da kefalet vererek atlattık. 'Burayı yönetecek adam yok.' demek hoş olmadı. 3 milyar borç gelene kadar ağzınızı açmadınız. Ben de dahil, siz de dahil. O gün Şenol Güneş giderken herhangi bir şekilde yorum yapmıyorsunuz, bugün yorum yapıyorsunuz. Şenol Güneş buradan gönderildi. Bir şekilde zorlanarak gönderildi. Hoca ile ilgili konuşmaya gerek yok. Başarıya ihtiyacımız olan süreçte ondan faydalanacağımızı düşünüyorum. Kulübün yaklaşık amatörlere harcamalardaki açığı 12 milyon avroydu. Şu anda 1,5 milyon avro. Yaklaşık 11 milyon avro tasarruf etmişiz. Bu parayı kulübün menfaati için kullanıyoruz. Bütün sponsorlara teşekkür etmek istiyorum. Hepsi geldiler, amatör şubelerin giderlerini sırtlandılar. Bugüne kadar böyle bir şey yapılmamıştı. Benim 3 milyar lira aldığım borçtan kaynaklanan büyük bir sıkıntım var. Bu faizleri bir şekilde taşıyamaz haldeyiz. Ekonomik anlamda kulübü doğru idare ettiğim konusunda şüphem yok. Delikleri kapattık, giderleri kapattık. Elimizden gelen her şeyi yaptık. Pandemi döneminde 4 kupa geldi buraya. Kolum kırıldı, üç kere kovid oldum, herkes evinde otururken ben mücadele ettim."
"Konuşulanlar çok ağırdı"
Konuşmasında zaman zaman divan kurulu başkanı Tevfik Yamantürk'e de cevap veren Çebi, "İkinci başkanıyla beni arattıran Sayın Divan Kurulu Başkanı'mızın, kurullardan sorumlu yönetim kurulu üyem olan ikinci başkanımla konuşmasından neden rahatsız olduğunu anlamış değilim. Sizin ikinci başkanınız beni aradığı zaman gereken saygı ve sevgiyi gösterdiğimi sanıyorum. Çok garip bir divan kurulu toplantısı oldu. Sayın başkan benden yaşça büyük olduğu için biraz kendimi frenleme ihtiyacı duyuyorum. Konuşulanlar çok ağırdı. Neden bunu yaptığını bilmiyorum. İkinci başkanım iki kere yanına gitti. 'O benim aile dostum, müsaade edin ben gideyim konuşayım.' dedi. Yapılan konuşmaları buralarda anlatmanın Beşiktaş'a faydası yok. Beşiktaşlıların Beşiktaş'a maddi ve manevi destek vermekten başka, korumaktan başka asli görevi yok. Ancak manevi anlamda şahsi tavırlar koyarak kavga ederek bir yere varamayız. 'Bu seneyi birlik beraberlik yılı yapalım.' dedim ama maalesef şu ana kadar yürümedi. Ben kimseyle ortaklık yapmayı, komşu olmayı düşünmüyorum. Bu abes kelimeleri şiddetle kınıyorum." ifadelerini söyledi.
Divan kurulunda gündeme gelen KPMG raporu hakkında da açıklamalarda bulunan Çebi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"KPMG raporu benim zamanından 3,5 sene evvel, seçimlerden evvel ifade ettiğim bir konuydu. Serdal Adalı, '7 seneyi inceleyeceğim.' dediği zaman, 'Biz de 10 seneyi inceleriz.' dedik. Çünkü ben de o dönemin içindeydim. Ben bu rapora zerre kadar müdahale etmedim. Söz verildiği üzere bu rapor çıktı. O zamanki genel sekreter istisnai durumların hepsini okudu. Bu rapor onun akabinde SPK avukatlarına, İçişleri Bakanlığı Denetleme Kuruluna tevdi edildi, bir hukuk bürosuna da gönderildi. Hukuk bürosu bu dosyayı evraklarını tamamlayarak davalarını açıyor. Şu ana kadar 11 dava oldu, 6-7 davanın daha açılabileceği öngörülüyor. KPMG raporunu bu davaların açılması bitmeden dışarıda değerlendirme şansımız yasal olarak yok. Ben görevimi yaptım. Gereken yapılıyor, buna ben de dahil. Birkaç dosya benimle ilgili, atmış olduğum imzalarla ilgili geldi. Gereken neyse yapacağımı söylemiştim, yapacağım."
Geçmiş yönetime açılan davalarla ilgili de Çebi, "540 milyon tazminata hükmedildi. Bir üst mahkemeye gönderdik bunu. İlgili kişiler bunu yarın üst mahkemeye getirmediniz diye sizi sorumlu tutarlar. Yargı 6 ay sonra gerçekleşse ne olur, 1 sene sonra gerçekleşse ne olur. Hiç olmazsa karşınızdaki insan gelip 'Benim savunmamı yapmadınız, beni haksızlığa uğrattınız.' demesin diye bunu yaptık. Yargının karar vermesini durduracak bir şey yapmadık. 'Rapor, aklanmak için vesiledir.' demedim, 'Mahkemeler aklanmak için bir şanstır.' dedim. 'Eğer kendinizde bir sorun olmadığınızı düşünüyorsanız, mahkemeler sizin aklanmanız için vesiledir.' anlamında söyledim. Biz camiaya gelirken hizmet vermeye gayret ediyoruz, haklarını koruyoruz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın." değerlendirmesinde bulundu.
Eleştirildiği gibi 3 yılda 5 teknik direktör değiştirmediğini ifade eden Çebi, "Ben geldiğimde zaten bir tanesi vardı. Kendisi gitmek istedi. Bu taraftarın gönlünde yeri olan hocayı, Sergen Yalçın'ı getirdik. Yaşananları biliyorsunuz. 'Ben zarar veriyorum, gitmek istiyorum.' dedi. İki kere durdurduk. Önder Karaveli benim altyapı hocam, geçici olarak kullandığım bir hoca. Şenol Güneş 5. hoca diyorsunuz. Daha Şenol hocayı değiştirmedik. Rakamları abartmanın camiaya faydası olmaz. 45 milyon avro borç var, bunun faizi 28 milyon avro diyorsunuz. Ben hiç böyle yüzde 52 avro faizi görmedim Sayın Başkan. Rakamları biraz daha irdeleyebilirsiniz." şeklinde konuştu.
"Pandeminin verdiği zarar 115 milyon avro"
Tüzük çalışmasıyla ilgili Spor Yasası'nı beklediklerini kaydeden Çebi, "Yasa gereği tüzüğü bir kez daha gözden geçirmemiz gerekiyor. Yaklaşık 300 milyon lira zarar ettiğimizi ifade ettim. Boyd 180 milyon lira yük olmuştur. Ljajic'in 220 milyon lira, Lens'in 240 milyon lira, Douglas'ın da 80 milyon lira olmak üzere kullanılmayan oyunculardan yaklaşık 700 milyon lira zarar var. Pandeminin verdiği zarar da 115 milyon avro. Benim yönetimimden kaynaklanmayan toplam 3 milyar borç var. Pandemi olmasaydı bu borç 2 milyar daha az olacaktı. Biraz insaf diyorum. 'Geldiğimizde borçları öderiz.' diyen divan başkanına şunu söylemek istiyorum, ben Beşiktaş için varım, bunu bir şekilde ödeyecekseniz, bizim size hizmet etmek, boynumuzun borcudur. Gelip buraya oturursunuz, biz de size gereken desteği veririz. Camianın yüzde 90'ı tarafından desteklendiğimizi biliyoruz. Ama yüzde 10'luk bir kesim var, sesi yüzde 90'dan fazla çıkıyor. Yüzde 90'lık arkadaşlarımız nerede? Buradan bu sıkıntımı iletmek istiyorum." ifadelerini kullandı.
Kötü bir divan kurulu geçirdiğini söyleyen Çebi, "Hiç hoş olmayan tarzdaki konuşmayla ortamın bu hale gelmesi, Beşiktaş'a yakışmamıştır. Bu konuyu irdeleyerek Beşiktaş'ın dışarıda tartışılabilecek kötü durumda olmasını istemiyorum. Şahsi itiş kakışı bir tarafa bırakıyorsanız, asıl fedakarlığı yapmış olursunuz. Ben onu yapıyorum. Beşiktaş, yönetim kurulu olarak bize emanet. Bizden sonra başkaları görev alacak. Biz de onların yanında, ölçülü eleştirilerle, kimseyi aşağılamadan onlara destek olmaya devam edeceğiz." diyerek sözlerini tamamladı.
Borç alacak farkı 5 milyar 692 milyon 761 bin 438 lira
Vodafone Park'ta gerçekleştirilen Beşiktaş Kulübü 2022 Yılı 3. Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda denetleme kurulu üyesi Cem Sezgin, mali konularda üyeleri bilgilendirdi.
Cem Sezgin, kulübün 30 Eylül 2022 itibarıyla toplam borcun 6 milyar 264 milyon 803 bin 267 lira, toplam alacağın ise 413 milyon 70 bin 436 lira olduğunu aktardı.
Sezgin, siyah-beyazlı kulübün toplam borç-alacak farkının ise 5 milyar 692 milyon 761 bin 438 lira olduğunu belirtti.
"Ahmet Nur Çebi'yle bu görüşmeleri bitirdik"
Beşiktaş Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk, kulüp başkanı Ahmet Nur Çebi'yle sağlıklı bir iletişim kuramadıklarını söyledi.
Vodafone Park'ta gerçekleştirilen 2022 yılı 3. Olağan Divan Kurulu Toplantısı'nda konuşan Yamantürk, "Divan yönetimine geldikten sonra dönemin yönetim kurulu başkanıyla, uygun gördüğü üyelerle divan toplantısı öncesi görüşüyorduk. Ayda bir görüşüp istişare ediyorduk. Dinler dinlemezler o ayrı bir konu. Ahmet Nur Çebi'yle bu görüşmeleri bitirdik, görüşemiyoruz, konuşamıyoruz. Bunu da çok iyi anlıyorum ama kabul etmiyorum." diye konuştu.
Çebi yönetimine eleştirilerde bulunan Yamantürk, şunları kaydetti:
"Başkanımız yardımcısını bana yolluyor ve 'Sen başkana karşısın.' diyor. Ben niye başkana karşı olayım? Başkana karşı olmak gibi bir niyetim olamaz ama düşündüğümü söylemekle mükellefim. Biz muhtar değiliz ki her yapılanı onaylayalım. Aklımıza yatmayan şeyler var. Üç yılda 5 antrenör değiştirdi bu takım. Bu aklıma yatmıyor. Kendi şirketlerimizde bu kadar sık yönetim değiştirmiyoruz. Biz yapsak, çalışanlarımız izin vermez. Kendi iş yerimizde yapmadığımızı bize emanet edilen yerde nasıl yapıyoruz? Ahmet Nur Çebi Bey'e ben kendisini anladığımı söyledim. Bu çatı altında olmasak eminim ki ne o benimle, ne de ben onunla arkadaşlık ya da komşuluk yapmak istemeyiz. Çok farklı dünyaların insanıyız. Ortaklık da istemeyiz, akrabalık da yapmak istemeyiz. Burada bize bir görev verildi. Burası bize babadan miras kalmadı, çocuğumuza da miras bırakmayacağız. O zaman konuşmamız lazım. 70'inden sonra şöhret olmak isteyen insanları bana yollayıp, neyi, nerede, nasıl konuşacağımı söylemeye kalkmayı kabul etmem ama anlarım. Bu makama saygısızlıktır. Bunu kabul etmiyorum. Egolarımız, yönettiğimiz masanın menfaatinin gerisinde kalacak. Tevfik Yamantürk, şu masanın arkasında kalacak. Beşiktaş olmasaydı beni bu ülkede kim tanırdı, kim sallardı? Bu sadece benim için değil, seçimle buraya gelen herkes için geçerli. Yıldız gibi kayıp gideceğiz. Kimimiz çok iyi hatırlanacak, kimimiz için de maalesef iyi şeyler söylenmeyecek."
"İstiyorsunuz ki susalım, bildiğiniz gibi yapalım"
Borcu yönetmenin varlığı yönetmekten daha zor olduğunu kaydeden Yamantürk, "Borcu; bilgili, becerikli, alacaklıya güven verecek, iyi ahlaklı insanlar yönetir. Bir önceki başkan Fikret Orman yönetiminde 'Sizin yönetiminizde böyle insanlar var mı bilmiyorum. Bizim oturduğumuz koltuktan görünmüyor.' demiştim. Anlayana çok ağır laf ama bunu hakaret için söylemiyorum, bir tespitte bulunuyorum. 5 yıl geçti aradan, üzülerek aynı şeyi söylüyorum. Bizim oturduğumuz yerden bu ayarda insanları göremiyoruz. Gelirimiz aşağı yukarı 60 milyon avro, takıma ödediğimiz maaş tutarı da 45 milyon avro civarı. Ödediğimiz faiz 28 milyon avro. 60 milyon avro gelirle, 73 milyon avro gideri nasıl karşılayacaksınız. Bunu gören insan, bu harcamalara devam eder mi? Bunu ben söylemeyeceğim de kim söyleyecek? İstiyorsunuz ki susalım, bildiğiniz gibi yapalım. O zaman lağvedin bizi. Alacaklılar çakıl taşı vermiyor, para veriyor. Gönül isterdi ki biz bunları eskiden olduğu gibi ayda bir toplanarak başkana ve uygun göreceği arkadaşlara aktarabilseydik. Maalesef bu düzen kalktı. Bu yüzden düşüncelerimizi ancak sizlerin önünde paylaşabiliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kısa süre içinde 3 kez disipline gönderildiğini söyleyen Yamantürk, şunları aktardı:
"Camia bizi yeniden göreve getirdi. Üç adaylı güzel bir seçim oldu. Demek ki bir önceki dönemde iyi intiba bırakmışız ve camiamız devam etmemizi istedi. Siz bize Beşiktaş'ı emanet ettiniz, ben de kendimi size emanet ediyorum. Son 3 aydır beni 3 kere kulüpten atmaya kalktılar. Beşiktaş'ı satın almaya kalkan zata söylediğim laftan dolayı bir arkadaşımız koştura koştura sicile giderek seçime girmemem için beni disipline vermek istedi. Arkasından 30 Ekim'de bir tweet attım. Başkana hakaret ettiğimi düşünen genç bir arkadaşımız yine disipline vermeye kalktı. Ben kimseye hakaret etmem. Okuduğunu anlamadığını düşünüyorum ya da ben kendimi ifade edemedim. Şenol (Güneş) Hoca'yı bu yönetim mi yolladı ki şimdi geri getirince niye yolladınız anlamında 'Başkana hakaret etti.' diyorlar. Şenol Hoca bir önceki yönetim zamanında gitti. Bunu bile yakalayamıyorlar. Üçüncü olarak Haluk Karakurt Bey beni disipline verdi ama onu hoş görüyorum."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com