Ankara
Varank, Keçiören'deki Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Teknoloji Geliştirme Merkezinin (TEKMER) resmi açılış töreninde yaptığı konuşmada, gelişmiş bir girişimcilik ve inovasyon ekosistemine sahip olmanın ülkelerin refah ve kalkınmasında en temel hususların başında geldiğini söyledi.
Dijitalleşme ve teknoloji alanındaki ilerlemelerin tüm sektörleri dönüştürdüğünü dile getiren Varank, "Şüphesiz bu dönüşümden sağlık sektörü de etkileniyor. Yeni nesil teknolojiler, şimdiden geleneksel sağlık sistemlerinin yerini almaya başladı bile. Örneğin bugün yapay zeka destekli görüntü işleme yazılımları, göğüs röntgenlerini yüzde 100'e varan doğrulukta yorumlayabiliyor." diye konuştu.
"İhtiyacımız olan, çok daha hızlı bir millileşme ve yerlileşme hamlesi"
Varank, söz konusu değişim ve dönüşümün aynı zamanda büyük bir ekonomik değer de oluşturduğuna dikkati çekerek, şu ifadeleri kullandı:
"Yapılan araştırmalar sağlıkta teknoloji odaklı inovasyonun, 2025'e kadar yıllık 400 milyar dolar değer oluşturacağını ortaya koyuyor. Evet, burada hem ekonomik anlamda bir değer var hem de bu alan ülkemizin geleceği açısından da oldukça kritik. Bu manada son dönemde sağlık teknolojileri alanında çalışan girişimlerimizin sayısı hızla artıyor. Ancak ihtiyacımız olan çok daha hızlı bir millileşme ve yerlileşme hamlesi."
Hastalıkların teşhisinden ilaçların moleküler düzeyde keşfine, yeni tıbbi cihazların geliştirilmesinden tıbbi cihazların rekabetçi şartlarda üretimine kadar her alanda güçlü bir atılım yapılmasının zorunluluğuna işaret eden Varank, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu gerçekten hareketle biz, Milli Teknoloji Hamlesi rehberliğinde var gücümüzle çalışıyoruz. Yakın zamanda Akıllı Yaşam ve Sağlık Ürün ve Teknolojileri Yol Haritamızı tamamladık. Ülkemizde ve dünyadaki mevcut durumu analiz ederek ihtiyaçlarımızı ortaya koyduk. Sağlık sektöründeki dönüşüme ülkemizin uyumunu kolaylaştırmak amacıyla stratejik hedefler belirledik."
"Tip 2 diyabet tedavisinde kullanılacak eşdeğer ürünler artık Türkiye'de geliştirilip üretilecek"
Varank, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında geçen hafta Sağlık ve Kimya Ürünleri Çağrısı proje başvurularını sonuçlandırdıklarını bildirerek, başvurulara ilişkin şu bilgileri paylaştı:
"130 projeden 61'i için kabul, 14'ü için revizyon kararı verdik. Kabul edilen 61 projenin AR-GE büyüklüğü 2,2 milyar lirayı, üretime yönelik yatırım harcaması 16 milyar lirayı ve toplam proje büyüklüğü yaklaşık 19 milyar lirayı bulacak. Hamle programındaki bu projeler sayesinde, kronik hastalıkların tedavisinde endike yenilikçi eşdeğer ilaçlar, kalça, diz, omuz, dirsek ve tümör protezleri, Tip 2 diyabet tedavisinde kullanılacak eşdeğer ürünler artık Türkiye'de geliştirilip üretilecek. Toplamda 61 projenin AR-GE'si ve yatırımları için firmalarımıza önemli destekler sağlayacağız."
Sağlık, ilaç ve tıbbi cihaz sektöründeki yatırımları kapsamlı teşvik uygulamalarıyla desteklediklerini vurgulayan Varank, son 10 yılda bu alanlarda 2 bin 107 teşvik belgesi düzenlediklerini, söz konusu teşvik belgeleri ile 150 milyar lira sabit yatırımın ve 123 bin yeni istihdamın önünü açtıklarını söyledi.
TÜBİTAK burs ve destek programlarıyla 2002'den bugüne kadar sağlık alanında 8 bin 444 projeye 15,6 milyar lira kaynak aktardıklarını anlatan Varank, "Teknoparklarımızda halihazırda sağlık ve ilişkili sektörlerde 420 firma faaliyet gösteriyor. Bu firmalar 712 AR-GE projesi yürütüyor. Sağlık, ilaç ve tıbbi cihaz alanında faaliyet gösteren AR-GE merkezi sayısı 64'e ulaştı. Bu merkezlerin bağlı olduğu işletmelere de bugüne kadar 1,1 milyar liranın üzerinde destek sağladık." dedi.
"İlaç sektöründe patent sayısı 2022'de 128'e ulaştı"
AK Parti iktidarının 20 yılıyla daha öncesinde inovasyon ekosistemine yapılan yatırımları karşılaştıran her vicdanlı insanın, AK Parti hükümetlerinin hakkını teslim edeceğini dile getiren Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Tabii biz ne yaparsak yapalım birileri de yapılan bunca işi bu önemli yatırımları görmezden gelmeye de devam edecek. Ama ben yine de onlara cevabı patent sayıları ile vermek istiyorum. Son 20 yılda sağlık sektöründe tescillenen patent sayılarında rekorlara imza attık. Ülkemizde ilaç sektöründe 2002 yılında tescil edilen yerli patent sayısı sadece 6 iken, bu sayı 2022 yılında 21 katına çıkarak 128'e ulaştı. Tıbbi cihaz sektöründe 20 yıl önce yalnızca 3 yerli patent tescil edilirken, bugün 59 katlık artışla 180'e ulaştık. İnşallah bugün açılışını yaptığımız ve her geçen gün sayıları artırdığımız TEKMER'ler, bu patent istatistiklerini daha da yukarılara taşıyacak. Bakınız, bugüne kadar KOSGEB'in destekleriyle 17 TEKMER kurduk. Son 4 ayda şahsen benim resmi açılışına katıldığım TEKMER sayısı 3'e ulaştı. Kısmetse önümüzdeki haftalarda bu açılışlar sürecek."
Sağlık Bilimleri Üniversitesinin sağlık alanında öncü, bir marka üniversite olduğunu kaydeden Varank, açılışı gerçekleştirilen TEKMER'in de teknoloji tabanlı girişimleriyle sağlıkta yaşanan teknolojik dönüşüme öncülük edeceğini söyledi.
Varank, merkezin ilaç ve tıbbi cihaz sektörlerinde dışa bağımlılıktan kurtulmasında elini taşın altına koyacağına işaret ederek, "Zaten burada yer alan teknoloji tabanlı girişimler, geliştirdikleri ürünlerle daha şimdiden uluslararası alanda ses getirmeye başladı. Örneğin IMED Cerrahi Teknoloji firması, 2022 Yılı Avrupa'nın En İyi Ortopedik Çözüm Sağlayıcısı ödülünü kazandı. OCTAGRAM Teknoloji ve Danışmanlık firması, 7. Dünya Müslüman Sağlık Toplumları Kongresi'nde en iyi dördüncü start-up seçildi." diye konuştu.
Merkezdeki girişimcilerin birçok başarıya imza atacağından hiç şüphesi olmadığını belirten Varank, girişimcilerin yanında olmaya devam edeceklerini belirtti.
Varank, yakın zamanda cumhuriyetin 100. yılında bir Türk vatandaşını uluslararası uzay istasyonuna göndereceklerini dile getirerek, şunları kaydetti:
"Orada bilimsel deneyleri arkadaşımız gerçekleştirecek. Bu Türk uzay yolcularının seçiminde SBÜ'nün bize çok ciddi katkıları oldu. Uzay ve havacılık alanında çok ciddi testleri, psikolojik testleri, SBÜ ile beraber gerçekleştirdik. Bu manada ben kendilerine çok teşekkür ediyorum. Adaylarımız aslında belli. Yakın zamanda da, inşallah, Sayın Cumhurbaşkanı'mız kamuoyuyla bu isimleri paylaşmış olacak. Türkiye, 100. yılında, bir vatandaşımızı uluslararası uzay istasyonuna gönderecek. Bir Türk vatandaşı, ay yıldızlı al bayrağımızı uluslararası uzay istasyonunda en güzel şekilde temsil edecek. Hayırlı, uğurlu olsun diyorum."
"Teknoloji görmek isteyen New York'a kadar gitmesin"
Varank, kendisinin eski bir Keçiörenli olduğunu da ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yakın zamanda Keçiören Belediye Başkanı'mızla birlikte çok güzel bir bilim merkezi açtık. Gençlerimiz sabahlara kadar o merkezde bilimsel faaliyetler gerçekleştiriyor. Teknoloji atölyelerine katılıyorlar. İşte bugün burada yine TEKMER'i Keçiören'de açıyoruz. Onun için Keçiören Belediye Başkanı'mız da misafirperverdir. Teknoloji görmek isteyen New York'a kadar gitmesin. Gelsin, Keçiören'e hem bilim merkezini ziyaret etsin, hem TEKMER'i ziyaret etsin. Buralardan istifade etsin diyorum."
SBÜ Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl de TEKMER bünyesinde geliştirilecek olan projelere değindiği konuşmasında, "Projeler, sanayi-akademi iş birlikleri, start-up ve scale-up şirketleriyle yapılacak olan ortak projelerle hali hazırda üretilen yüksek katma değerli ürünlerin fikri sınai mülkiyet haklarının korunması ve ticarileştirilmesine, mevcut kapasitenin ve verimin artırılmasına katkı sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com