Antalya
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Antalya genelinde 12 Aralık'ta meydana gelen sel felaketinde ilk tespitlere göre, toplamda 13 bin 220 dekar sera alanının etkilendiğini, 1110 arılı kovan ve 38 küçükbaş hayvanın telef olduğunu bildirdi.
Kirişci, Antalya'nın Kumluca ilçesinde Kaymakamlıkta düzenlediği basın toplantısında, 12 Aralık itibarıyla yaşanan sel hadisesinden dolayı geçmiş olsun dileklerini ileterek bu kapsamda olayın ilk anından itibaren DSİ, il, ilçe tarım ve orman müdürlükleri başta olmak üzere Bakanlığına bağlı tüm birimlerinin sahada görevde olduğunu söyledi. Kabinenin üç üyesi olarak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy ile vatandaşlarla birlikte olduklarını vurgulayan Kirişci, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Nihat Pakdil'in dün itibarıyla bölgede olduğunu, tüm gelişmeleri anbean takip ettiklerini söyledi.
Kumluca, Finike ve Demre ilçelerinin selden olumsuz etkilendiğini dile getiren Kirişci, yüksek kesimlerde 253 kilogram, Kumluca merkezde metrekareye 207,8 kilogram gibi "tufan" denilebilecek yağış düştüğünü vurguladı.
Kirişci, Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve AFAD tarafından meteorolojik gelişme üzerinden vatandaşın uyarılmasının önemli olduğunu belirterek benzer uyarıyı AFAD'ın bugün yine yaptığını anlattı. En azından can zayiatının önlenmesi adına meteorolojik uyarıların önemli olduğunu bildiren Kirişci, "Bu hadisede de can zayiatının olmaması hepimiz adına mutluluk vericidir. Maddi kayıplarla ilgili her zaman olduğu gibi hükümetimiz, devletimiz bunun gereklerini yerine getirme konusunda tüm iradeyi ortaya koymaktadır." diye konuştu.
"Hayat normale dönene kadar çalışmalarımız sürecek"
Kirişci, bölgede taşkınların özellikle Gavur, Üleşik, Salur ve Baysı deresinden meydana geldiğini, dört dere yatağının taştığını dile getirdi. Taşkın riski ortaya çıkar çıkmaz ekiplerin anında olay yerinde ve bölgelere gerekli intikalleri gerçekleştirdiklerini anlatan Kirişci, Bakanlık olarak 42'si arazöz toplam 98 iş makinesiyle bölgede müdahalede bulunduklarını söyledi. Diğer kurumların da desteğiyle hayat normale dönene kadar çalışmaları aralıksız sürdüreceklerini ifade eden Kirişci, şunları kaydetti:
"Vatandaşlarımızın bu konuda rahat olmasını belirtmek isterim. Antalya'da toplam 327 bin dekar alanda, serada, örtü altında üretim yapılmaktadır. Kumluca'da 40 bin dekarlık üretim, Finike'de 7 bin, Demre'de 17 bin dekarlık üretim olduğunu belirtmek isterim. Kumluca'da 16 mahallede 21 bin dekar örtü altı üretimi gerçekleştirilmektedir. Bu 21 bin dekarın 12 bin dekarı selden etkilenmiştir. Kumluca'da arıcıların kışlak olarak kullandıkları Salur bölgesinde 100 bin arı kovanının bulunduğu bölgede 6 arı yetiştiricisine ait bin arı kovanı selden zarar görmüştür."
Hacıveliler Mahallesi'nde üç çiftçiye ait 38 küçükbaş hayvanın telef olduğunu belirten Kirişci, "Kumluca'da selden serası zarar gören çiftçi sayısı da 3 bindir. Finike'de 1110 dekarlık alan selden etkilenmiştir, burada çiftçi sayımız 497'dir. Demre'de 30 üreticimize ait 110 dekarlık alanın selden etkilendiğini söyleyebiliriz. Demre'de 110 arılı kovan selden zarar görmüştür." diye konuştu.
Bakan Kirişci, seradaki ekili alanların yüzde 60'ının domates, yüzde 20'sinin biber, yüzde 20'sinin de hıyar, patlıcan ve diğer sebzelerden oluştuğunu vurguladı.
İl geneline de değinen Kirişci, "Antalya'da genelini ifade ettiğimizde 12 Aralık'ta meydana gelen sel felaketinde ilk tespitlerimize göre, toplamda 13 bin 220 dekar sera alanı etkilenmiş, 1110 arılı kovan ve 38 küçükbaş hayvan telef olmuştur. Bunu da il geneli istatistiği olarak vermekte yarar görüyorum." dedi.
Kirişci, selde zarar gören ve telef olan varlıklarla ilgili Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) kapsamında olan 6 bin 100 dekar alan için 1740 ihbar aldıklarını anlattı.
Hasar tespit çalışmalarının selden etkilenen bölgede hayatın normalleşmesiyle 21 ekiple devam ettiğini vurgulayan Kirişci, "Suyun çekilmesiyle ön incelemenin ardından kesin hasar 10 günlük sürenin sonunda iyice netleşecek, rakamlar net olarak ortaya konulacaktır. Başta üreticilerimiz olmak üzere selden zarar gören tüm vatandaşlarımızın yanında olduk, olmaya devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Vatandaşların mal kayıplarının karşılanması için ilgili bakanlık ve kurumlarla temasa geçildiğini belirten Kirişci, bu kapsamda ister konut, mesken, ister iş yeri isterse başka bir alan olsun tüm alanlara ilişkin çalışmaların yapıldığını aktardı.
Kirişci, bir üreticinin serasını kontrol etmeye giderken kalp krizi sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatarak, Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diledi.
Millet olarak sevinçte, tasada kederde bir olduklarını dile getiren Kirişci, şunları kaydetti:
"Bu felaketin yaraları da el birliğiyle kısa sürede sarılacaktır. Tüm kurum ve kuruluşlarımızla birlikte devletimiz, vatandaşımızın yanı başındadır. Hiçbir şekilde vatandaşımızın ihtiyaçlarıyla ilgili en ufak bir uzak durma asla söz konusu olmayacaktır. Gereken neyse yapılmaktadır ve yapılacaktır. Bizim kuraklık kadar, ani yağışların ve bundan kaynaklı taşkınların hayatın gerçeği olduğunu kabul etmemiz ve buna uygun yaşam tarzı, bir faaliyet biçimi benimseme mecburiyetindeyiz. Buna başkaları iklim değişikliği, küresel ısınma adına ne dersek diyelim bir anda bir şehrin ihtiyacı olan bir yıllık yağışın bir anda yağmış olması elbette istenilen bir şey değil."
Teknik olarak alınması gereken tedbirlerle ilgili gerekli değerlendirmeleri yaptıklarını bildiren Kirişci, vatandaşa yardımcı olmanın herkes için vazife olduğunu vurguladı.
Zararların tanzimi
Çiftçilerin zarar tanzimine yönelik nasıl adımlar atılacağına yönelik soru üzerine Kirişci, şunları söyledi:
"İki tür sahada çiftçi var. Bir grup TARSİM dediğimiz 16 yıldır uygulamada olan 9 farklı risk grubunda poliçe düzenleyen sigortacılık uygulaması var. TARSİM'e sigorta yaptıranların, gördükleri zarar ve ziyanlar TARSİM üzerinden yürüyecek. TARSİM'e sigorta yaptırmayan vatandaşlarımızın önce ön, daha sonra da kesin hasar tespitleri yapıldıktan sonra oluşturulacak liste Cumhurbaşkanlığına sunulmakta. Orada Güvenlik Genel Müdürlüğü üzerinden vatandaşımızın zarar ve ziyanı noktasında yardımcı olunmakta. Diğer kurumlarla ilgili de kredi borçları varsa bunların ertelenmesi veya bunlara sıfır faizli kredi kullandırılması gibi çalışmalarımız uygulamaya konulmuş olacak."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com