İzmir
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV), İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Çeşme Belediyesi tarafından Çeşme Ilıcı Plajın'da düzenlenen Ulusal Mavi Bayrak Ödül Töreni'nde yaptığı konuşmada, kontrollü normalleşmeyle birlikte Kovid-19'un küresel etkisinin izin verdiği en üst seviyede turizm çalışmalarını başlattıklarını söyledi.
Yoğun önemlerin alındığı mart-haziran döneminde de ulusal ve uluslararası sektör paydaşlarıyla hem de siyasi yetkililerle yoğun bir görüşme trafiği, kamu diplomasisi yürüttüklerini aktaran Ersoy, "Normalleşme sürecinde de devam eden bu çalışmalarımızla Türkiye'nin salgınla mücadelede zaten bilinen başarısını, sağlık altyapısının gücünü bir kez daha herkese vurguladık.
Turizm noktasında da bu başarının sürekliliğini sağlayacak olan ve misafirlerimiz için konfordan ödün vermeden güvenli tatil imkanını sunan sertifikasyon programımızın detaylarını paylaştık." diye konuştu.
Antalya'da 50 ülkenin büyükelçisine ve çok sayıda yabancı basın mensubuna bu programı ayrıntılarıyla anlattıklarını hatırlatan Ersoy, programın özellikle Avrupa genelinde ilk ve en etkili şekilde uygulanan sertifikasyon programı olduğunu, Avrupa'daki birçok ülkenin Türkiye'den programı kopyaladığını anlattı.
"Türkiye kaliteyi tüm rakiplerinden daha iyi koruyor"
Bu dönemde turizm alanında Türkiye'nin konfor, güvenlik ve hizmet noktasında uluslararası standartların da ötesinde kendi çıtasını belirlemekte öncü ve özgün rol oynayabildiğini belirten Ersoy, turizmin hem ekonomik hem kamuoyu algısı hem de bilinirlik noktasında dünyanın en büyük mücadele alanı olduğunu vurguladı.
Bakan Ersoy, Türkiye'nin 2008'de dünya üçüncülüğün yükseldiği mavi bayrak sayısında 2015 ve 2016'da da ikinciliğe kadar çıkıldığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Burada özellikle vurgulamak isterim ki üçüncülüğü yakaladığımız 2008 yılından itibaren kazandığımız mavi bayrak sayısında hiç düşüş yaşamadık. İlk üçteki diğer ülkeler olan İspanya ve Yunanistan'a baktığımızda görüyoruz ki inişli çıkışlı bir grafik mevcut.
Bu şu anlama geliyor. Türkiye uluslararası standartları ve daha önemlisi sunduğu kaliteyi tüm rakiplerinden daha iyi koruyor. Altına imzasını attığı kriterleri yerine getirmekte ve devamlılığını sağlamakta tüm rakiplerinden çok daha başarılı.
Unutmamak gerekir ki mavi bayrak sadece bir temizlik simgesi değil, çevre yönetimi, donanım ve güvenlik yeterliliği gibi birçok başlığın karşılığında belirtilen bir sembol. Sormamız gereken bir soru böylesi bir başarıya rağmen bugün neden 3. sırada olduğumuz.
Ülkemizde yüzme suyu mükemmel kalitede çıkmasına rağmen mavi bayrak ödülü için değerlendirilemeyen 417 yüzme alanı mevcut. Bunlardan 246 tanesi kanalizasyon sistemi ve arıtmaya bağlı olmayıp plaj niteliği uygun olmayan ve kapalı yerler.
Geriye kalan 171 nokta için en büyük kısmı mavi bayrak ödülünün gerekli olduğuna inanmayan ve bu nedenle istemeyen 77 alan teşkil ediyor."
Ersoy, bu alanlarda olanaklar mevcut olmasına rağmen sürdürülebilir turizm bilincinin yerleşmemiş olduğunu aktardı.
Yapılması gereken öncelikli işin söz konusu turistik tesis ve belediye plajlarını kapsayacak şekilde eğitim ve bilinçlendirme çalışmalarını gerçekleştirmek olduğunu belirten Ersoy, şöyle devam etti:
"Bakanlığımızı öncülüğünde kurulan Türkiye Çevre Eğitim Vakfı ile birlikte gerekli organizasyonları yapıp, bir an önce bu bölgelere mavi bayrak kazandırılması önceliklerimiz arasında.
Geri kalan alanlardan 56 tanesi nitelikli işletmenin bulanmadığı ikinci konut önü ve kamu kampları plajlarıdır. Üzerinde sadece duş, tuvalet bulunan ve başka hiçbir şeyin bulunmadığı plajlar için yaklaşık 105 bin lira yatırım maliyeti ön görülmekte.
Bu maliyetin üzerinde imkanlar bulunan kamu kampları ve belediyelerin kontrolündeki 2. konut önlerinde yer alan plajlar için çok daha düşük seviyelere ineceğimizi ön görüyoruz.
Yine mevcut 26 nokta plaj niteliği olup aktif kullanılan ve arıtma yatırım ihtiyacı bulunan yerlerdir."
" Mavi bayrak sayımız 2022'de 713'e ulaşacaktır
Ersoy, kamu kuruluşları ve belediyelerle bakanlık olarak bu yıl itibarıyla irtibata geçeceklerini, kamu kuruluşlarına mavi bayrak aldıracaklarını ve belediyelere de kendi plajlarında mavi bayrak almaları için teşvik edeceklerini vurguladı.
Başta halk plajları olmak üzere plajlarda paket arıtma tesislerinde eksiklikler olduğunu aktaran Ersoy, önümüzdeki yıl kaynak ayıracaklarını, bakanlık olarak paket arıtmaları hızlı bir şekilde 2021 itibariyle hayata geçirip işletmelerini ilgili ilçe belediyelerine devredeceklerini ve düzenli olarak denetleyeceklerini ifade etti.
Ersoy, elde edilenleri korumada çok başarılı olduklarını vurgulayarak "Eğitim ve projeleri gereklerini yerine getirdiğimizde mavi bayrakta dünya birincisi olmamız işten bile değil. Bunları başardığımız takdirde 486 olan mavi bayrak sayımız 2021'de 575'e, 2022'de 713'e ulaşacaktır.
Bakanlık olarak biz üzerimize düşen her sorumluluğu tüm imkan ve gayretlerimizle yerine getirmeye hazırız ve bunu yapmaya da başladık." diye konuştu.
Konuşmaların ardından plaket ve ödül töreni gerçekleştirildi, plaja mavi bayrak çekildi.
Ersoy, daha sonra Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı bölgesinde çıkan ve kontrol altına alınan orman yangını bölgesinde incelemelerde bulunup, yetkililerden bilgi aldı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com