BAE İsrail ile normalleşmeyi güçlendirmek için salgını kullanıyor

Birleşik Arap Emirliklerine (BAE) ait Etihad Airways, Filistin'e tıbbi malzeme yardımı iddiasıyla bir aydan kısa sürede, 19 Mayıs ve 9 Haziran'da iki kez İsrail'e doğrudan sefer düzenledi.

Filistin yönetimi ise BAE’nin, Filistin hükümetiyle bu konuyla ilgili herhangi koordinasyon sağlamadığını belirterek, İsrail üzerinden gönderilen yardımları geri çevirdi.

Filistin Sosyal Kalkınma Bakanı Ahmed Mecdelani, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail yönetiminin işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve Ürdün Vadisi'ni "ilhak" planını yaptığı günlerde BAE'nin tavrını eleştirdi.

Mecdelani, "Dünya İsrail'i boykot etmeye çağırırken ve işgal altındaki Batı Şeria’nın bazı kısımlarını ilhak planını gerçekleştirmesi halinde yaptırım uygulama tehdidinde bulunurken BAE, İsrail ile normalleşmeyi daha fazla güçlendiriyor." dedi.

Yardım konusunda Filistinli yetkililerle temas kurulmadığını belirten Mecdelani, "BAE, Filistin'e tıbbi malzeme yardımı iddiasıyla ilk uçağı birkaç hafta önce bizimle veya Filistin'in Abu Dabi Büyükelçisi ile koordinasyon sağlamadan gönderdi ve biz onu reddettik. BAE, Kovid-19 salgınını İsrail ile normalleşmek için bir köprü olarak kullanıyor. Herhangi bir ülkeye yardımda bulunmak isteyen o ülkenin yöneticileri ve temsilcileriyle koordinasyon kurar. BAE ise bunu yapmadı." diye konuştu.

Filistinli Bakan Mecdelani, ülkesine yönelik uluslararası yardımları memnuniyetle karşılayacaklarını ifade ederken, "Ancak bu şekil ve yöntemle, bizimle koordinasyon kurmadan yapılanları kabul etmeyeceğiz ve hiçbir kimsenin özel amaçlarına ulaşmasına araç olmayacağız." vurgusu yaptı.

Fetih Hareketinin Batı Şeria'daki sözcüsü Hüseyin Hamayil de BAE uçağının Filistin'e tıbbi malzeme yardımı iddiasıyla İsrail'e doğrudan sefer yapmasını "şüpheli bir durum" olarak nitelendirdi.

Hamayil, şunları söyledi:

"İsrail'in Batı Şeria'nın bir kısmını ilhak planından dolayı Filistin davası en zor dönemlerinden birini yaşarken BAE, Filistin halkının sırtından İsrail ile normalleşmeye çalışıyor. İsrail Filistinlileri öldürüp kuşatırken işgalci İsrail havaalanına bir Arap uçağı iniyor."

Filistinli siyaset uzmanı Abdulmecid Suveylim ise İsrail hükümetinin BAE ile yakınlaşmayı, Batı Şeria'nın bir kısmını "ilhak" planını pazarlamada kullandığını söyledi.

Suveylim, İsrail'in bu tür ilişkileri istediği gibi kullanabileceğini ve Arap dünyasının ilhak planını desteklediği yönde pazarlamaya çalışabileceğini, bunun da planlarını uygulamakta İsrail'i cesaretlendireceğini ifade etti.

BAE ve İsrail arasında özel güvenlik ilişkileri olabileceğini dile getiren Suveylim, bu yakınlaşmanın yeni olmadığını ve iki yıl önce başladığını belirtti.

Suveylim, BAE'nin, İsrail ile ilişkilerin normalleşmesinin Filistin davasını etkileyeceğini beklemediğine işaret etti.

Eski Filistin Tarım ve Sosyal İşler Bakanı Şevki el-İsa da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "BAE, Batı Şeria'yı İsrail'e ilhak etmek için acele ediyor gibi görünüyor." ifadesini kullandı.

İsa, değerlendirmesine şöyle devam etti:

"BAE, Filistin'e tıbbi malzeme yardımı iddiasıyla ilk uçağı birkaç hafta önce Filistin yönetimine bilgi vermeden ve onunla koordinasyon kurmadan gönderdi. Filistinlilere tıbbi yardım taşıyan ikinci uçak da 9 Haziran'da İsrail'e iniş yaptı ancak BAE yardımların Birleşmiş Milletler (BM) iş birliğiyle dağıtımı için İsrail'in işgal altındaki topraklardaki sivil yönetimiyle koordinasyon kurdu. Yani (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu ilhak etmeden BAE bizi ilhak edilmiş saydı."

ABD Başkanı Donald Trump'ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile 28 Ocak'ta Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında açıkladığı sözde Orta Doğu barış planında, Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinin "İsrail'in toprağı" olarak kabul edilmesi ve Tel Aviv yönetiminin Filistin'e ait Ürdün Vadisi üzerindeki hakimiyetini sürdürmesi maddeleri yer alıyordu.

ABD ve İsrailli yetkililerden oluşan ortak komisyon, sözde barış planının ardından söz konusu bölgelerin "ilhakı" için Batı Şeria'da haritalandırma sürecine başlamıştı.

Netanyahu ile Mavi-Beyaz İttifakı lideri Benny Gantz'ın imzaladığı koalisyon anlaşmasına göre, İsrail Başbakanı 1 Temmuz'dan itibaren Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ve Ürdün Vadisi'nin "ilhakını" kabine veya meclisin onayına sunabilecek.

Son yıllarda aralarında diplomatik ilişki bulunmayan İsrail ile BAE'nin yakınlaşması dikkati çekiyor.

BAE yönetimi, Ekim 2018'de BAE'nin başkenti Abu Dabi'de düzenlenen judo turnuvasında İsrailli sporcuların kendi bayrakları altında yarışmasına izin verilmesi, 28 Ekim'de İsrailli bir judocunun final maçını kazanması üzerine İsrail ulusal marşının Abu Dabi'de ilk kez çalınması, eski İsrail İletişim Bakanı Eyüb Kara'nın 30 Ekim 2018'de Dubai'deki telekomünikasyon konferansında konuşma yapması, Eski İsrail Dışişleri ve İstihbarat Bakanı Yisrael Katz'ın Temmuz 2019'da çevre konferansına katılmak için Abu Dabi'yi ziyaret etmesi, İsrailli firmaların Expo 2020 Dubai'ye davet edilmesi gibi adımlar üzerinden İsrail ile yakınlaşmaya başlamıştı.

Kaynak: AA