Kazanma arzusuyla bu deplasmana geldiklerini söyleyen Aykut Kocaman, “Genel olarak yükselen bir grafiğimiz vardı ve bu da bizim maç öncesi umutlarımızı biraz daha artırıyordu. Gerilimin yüksek olacağı, maç psikolojisinin oyunun önüne geçeceği bir maç olacağı belliydi. Beşiktaş’ın da çok ihtiyacı vardı, bizim de rüzgarı arkamıza almamız için kazanmamız gerekiyordu. Çok erken bir golle başladık. Ancak bu golle maçın bitmeyeceği çok belliydi. Mutlaka skoru daha emin hale getirecek arayışlarda olmamız gerekiyordu. Golü attıktan sonra ilk yarının sonuna kadar olan süreç, oyunun hakimiyetini Beşiktaş’a verdiğimiz bir süreç oldu. Beşiktaş’ın oyun düzeninden kaynaklı sebeplerle oyun bizim kalemize geldi. İlk yarıda çok fazla tehlike olmamasına karşın kontrol Beşiktaş’taydı. İkinci yarıda oyunu kontrolünü almamız gerekiyordu. Ancak ikinci yarının hemen başındaki gol her şeyi Beşiktaş’a götürdü. Koruma kaygılı oyunumuz, tamamen kontrolün Beşiktaş’a geçmesini sağladı. Medel bu arada inanılmaz bir gol çıkardı. Beşiktaş gerek sağ taraftan, gerek sol taraftan kalemizin önünden eksik olmadı. Özellikle ikinci golün geleceği çok net şekilde görünüyordu. Kendi özelliğimiz olan oyunu kontrol etme özelliğini gösteremedik. Kaybetmenin muhtemel olduğu bir deplasman burası. Maçın başında golü attığımız andan itibaren baskılı ortamda, ikinci yarıda hakem yanlışları etkili oldu. Bu kadar iyi gittiğimiz dönemde bir takım sıkıntılarla karşılaştığımızda, karşılık vermemiz gereken noktalarda sıkıntı yaşadık” açıklamasını yaptı.
“Beşiktaş’a karşı tepki gösteremedik” Öne geçtikleri andan itibaren Beşiktaş’a karşı oyunun kontrolünü kaptırdıklarını tekrar eden Kocaman, “Bu deplasmanda öne geçtiğimiz andan itibaren Beşiktaş, bu gole bir tepki gösterdi ve biz de aynı şekilde tepki gösteremedik. Sahaya yerleşim konusunda, İsmail’in oyundan çıkmaması çok etkiledi takımı. Topu aldıktan sonra Beşiktaşlı oyuncuların içeriye hamle yapmaları, tehlikeli pozisyonların oluşmasına neden oldu. Beşiktaş geriye düştükten sonra son derece sert şekilde futbolunu oynayarak topu ileriye taşıdı ve baskı kurdu. Maçlarda devre arası enerji toplamak içindir ve fahiş yanlışlar varsa, düzeltmek içindir. Oyuncu değişikliği hamlesinden önce durumu bekleyip görmek gerekiyordu ancak ikinci yarının hemen başında golü yedik. Çok kuvvetli ataklar yapamadık. Bağlantılı paslar kuramadık. Beşiktaş’ın zaafının olduğu savunmasının arkasına geçemedik. Alper’le bunu yapmak istedik. Çok rahat şekilde oyunu çevirmeye başlamışlardı. Skor istediğimiz gibi olmadığı zaman yapılan şeyler de yanlış oluyor” dedi.
“Attığımız gol ofsayt” Beşiktaş’a karşı maçın 8. dakikalarında buldukları golün ofsayt olduğunu söyleyen Aykut Kocaman, “Gole bakınca ofsayt. Beşiktaş’ın 2 ve 3. golüne bakınca da, faul vardı ve hakem oyuna etki etti. Ancak benim de içinde bulunduğum kişiler tarafından oluşturulan gerginlikler nedeniyle hakemden nötr maç yönetmesini beklemek yanlış olur. Fakat şunu da açık yüreklilikle söylemek gerekir ki, art niyet yoktu. Hataların hepsi insani hatalardı. Beşiktaş bizden çok daha doğru ve iyi oynadı” dedi. Kameni’nin ilk 11’de olmasıyla ilgili de konuşan Kocaman, “Volkan Demirel haftanın ilk bölümünü antrenmansız geçirdi. Maçın içinde benim tarafımdan olabilecek şeyler hesaplanırken, doğru tercihin Kameni olacağını düşündüm. Maça bakınca da Kameni’nin skora etki eden bir hatası yoktu. Gördüğümüz bazı şeyleri yaşadığımız ortamla ilişkilendirerek anlatmaya çalışıyoruz. Maçı 3. bölgede oynamaya çalıştık. Ancak bu bir bilek güreşi ve bugün Beşiktaş kazandı. Var olan oyun kalitelerinin üzerine, geriye düşmenin etkisiyle daha şuursuz şekilde baskı kurdular ve buna karşılık veremedik. Tam tersi olup Beşiktaş öne geçseydi, bu kez biz daha farklı şekilde oynayıp, şuursuz şekilde oyunun kontrolünü kaybederek saldıracaktık. Benim için en büyük sıkıntı, maçın sonlarında, oyunu rakip kaleye iterken çok ciddi hatalar yaptık” diye konuştu.
“Federasyonun görevi, PFDK’nın sopasıyla korkutmak değil” Söylediği her şeyin arkasında olduğunu söyleyen Aykut Kocaman, “Zaman zaman düşünerek konuşmaya çalışsam da hatalar yapıyoruz. Bunu hissettiğim anda özür dilemesini bilen bir insanım. Hata yapınca da hata bendeydi diyorum. Söylediklerimin hiçbirinde suç unsuru yok ve söylediklerimin arkasındayım. Federasyonun asli görevi, hakemler, oyuncular ve antrenörler üzerinde eşit yarışma koşullarını sağlamaktır. Federasyonun görevi zırt pırt PFDK sopasıyla korkutmak değil, nerede yanlış yapıyoruz diye düşünmektir” dedi. Kupa maçında kadroda değişiklik olacağını söyleyen Kocaman, “Şunu anlayamıyorum. Bunu konuşunca şikayet oluyor. Galatasaray cuma oynuyor, salı oynuyor. Beşiktaş salı oynamıştı, pazar oynadı, sonra perşembe oynayacak. Kupada çarşamba günü maç yok. Beşiktaş’la bugün oynadık, çarşamba yine oynayalım. Bunu yapmıyorlar, o zaman biz de pazartesi oynayalım. Salı günü maç var kupada, perşembe günü de maç var. Bunun gerekçesinin olması lazım. Bunu sorduğumuz zaman yine mi PFDK’lık olacağız. Zorunluluklar olduğu zaman oynanır. Burada keyfiyet uygulanıyor. Biz Beşiktaş’la oynadıktan sonra Akhisar’la oynayacağız. Biz bugün oynadık Beşiktaş’la ve çarşamba günü de oynayabiliriz. Beşiktaş’a pozitif ayrımcılık yapalım, çok maç oynadılar ve hiç itirazım yok, pazar günü oynasın. Mutlaka değişiklikler olacak ikinci maçta. Bugünkü skordan sonra artık, ölüm kalım meselesi demeyeyim, kırılma maçı diyeyim Akhisar maçı için, bu nedenle bir takım değişiklikler yapacağım” ifadelerini kullandı.
“Ölüm kalım meselesi diye bir cümle ağzımdan çıkmadı” Hafta içinde yaptığı basın toplantısında ağzından ölüm kalım meselesi diye bir cümle çıkmadığını söyleyen Aykut Kocaman, “Beşiktaş başkanının bu şekilde açıklama yapması ve sana mı kaldı demesi ayıp. Beşiktaş da bana kaldı, Galatasaray da bana kaldı. Ben bir spor adamıyım. Bilmeden yapılan bu dil yanlış. Ölüm kalım demiş olsak bile, maç açısından söyledik bunu. Beşiktaş gibi 100 yıllık kulübü öldürmek kimin haddine. Benim kişisel bakışım, tabii ki takımımın haklarını düşüneceğim ama başkalarının hakkını yiyerek değil. Burada zaman zaman gergin atmosferde hata yaptığımız oluyor, bunu görerek özür dilemek erdemdir. İnsanların büyük kısmı, gerilimin son derece zararlı olduğunu söyleyip gerilimden besleniyorlar” dedi. Ligdeki puan durumunun çok güzel olduğunu söyleyen Kocaman, “Puan durumuna sporsever olarak baktığınız zaman, olması gereken rekabetin olduğu bir tablo. Galatasaray’la oynayacağımız maçın ardından şampiyonluktaki rakiplerimiz birbirleriyle oynamaya başlayacaklar. Mücadele, takımlar, oyuncular ve antrenörlerin becerileri içinde gelişirse, hangi kulüp olursa olsun, sporcular ve antrenörler arasında problem olmaz. Ama dışarıdan müdahaleleri hissettiğimiz andan itibaren, biraz kimyamız bozuluyor. Şenol Hoca’yla kişisel olarak benim bir sorunum yok. Maçtan sonra gittim ve tebrik ettim. Herkesin de skorun dışında davranış göstermesi durumunda, ligin gidişatı daha iyi olur” açıklamasını yaptı.
“Kupa maçı için toparlanmaya çalışacağız” Oyunun gelişini anlattığını söyleyen Kocaman, “Hafta başından bu yana oluşan gerginliğin maça yansımasını anlattım ama bugün oyunda zafiyet gösterdik. Özellikle baskılı ortama, rakip takımın doğru oyununu da eklemek gerekiyor. Buradaki acemice hareketler, benim adıma sıkıntıydı. Bunu çevirme becerisine sahibiz. Kupa maçı için toparlanmaya çalışacağız. Bu maçın 2 ayaklı olduğunu unutmadan oynayacağız ve hemen Akhisar maçına taze bir zihinle nasıl çıkacağımızı düşüneceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Bozhan Memiş
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com