ŞANLIURFA (AA) - YASİN DİKME - Türkiye Jokey Kulübü (TJK) tarafından yürütülen sosyal sorumluluk projesi kapsamında Şanlıurfa Hipodromu'nda hizmete sunulan Atla Terapi (Hipoterapi) Merkezi'nde, zihinsel ve bedensel engelli çocukların tedavisine destek sağlanacak.
Hipodromdaki bin metrekarelik alanda kurulan merkezde, engellilerin aileleriyle keyifli zaman geçirmesi için oyun alanları ile yeşil alanlar da yapıldı.
Hipodrom Müdürü Mehmet Kazoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Şanlıurfa Hipodromu'nun 1996 yılında kurulduğunu, 2000 yılında ise resmi yarışmalarla at yetiştiricilerine hizmet vermeye başladığını söyledi.
Kazoğlu, TJK'nin sosyal sorumluluk projesi kapsamında hipodromda engellilere yönelik hipoterapi merkezini de hizmete sunduklarını ifade ederek, vatandaşlara hipodromlarda yalnız at yarışlarının yapılmadığını göstermeye çalıştıklarını anlattı.
İl Milli Eğitim Müdürlüğüyle yapılan protokol çerçevesinde hipoterapi merkezinden kentteki tüm engelli okullarında eğitim gören çocukların yararlanabileceğini dile getiren Kazoğlu, engellilerin tedavisinde atla temasın çok önemli olduğunu anlattı.
Kazoğlu, bölgede çok az hipoterapi merkezi bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Merkezimiz bin metrekarelik alanda yapıldı. Bunun yanında engellilerin aileleriyle rahat bir ortamda bulunmaları için oturma alanları, engelli çocuk oyun alanları yaptık. Vatandaşların yararlanacağı bir sosyal alan yaptık burada. Amacımız vatandaşlara hipodromlarda sadece yarışların yapılmadığını göstermek. Hizmette herhangi bir ücret alınmayacak. Hipoterapi merkezleri şu ana kadar İstanbul, İzmir, Bursa ve Diyarbakır'da yapıldı. Şanlıurfa da Türkiye'de at yetiştiriciliği alanında önemli bir merkez. Buradaki merkez diğer merkezlerden daha geniş bir alanda yapıldı. Merkezimizde 4 pony cinsi atla hizmet vereceğiz. Çocukların gelişimi periyodik olarak takip edilecek ve ona göre çalışmalar yapılacak."
"Engelliler eğlenerek tedavi olacak"Merkezin fizyoterapisti Deniz Karakuş da kentte engelli potansiyelinin yüksek olduğunu, ailelerin engelli çocuklarını toplumdan gizlemeye çalıştığını öne sürdü.
Engellilerin tedavisinde atla terapinin bilimselliği kanıtlanmış bir yöntem olduğunu aktaran Karakuş, "Atla terapi yöntemi Avrupa'da yıllarca önce kullanılmaya başlandı ancak Türkiye'de henüz yeni. Burada haftada üç gün down sendromlu, otizmli ve zihinsel engellilerin atla terapisini yapıyoruz. Terapinin sonunda yürüme veya konuşma zorluğu çeken çocukların iyileştiği görülüyor. Bunun yanında merkezde fiziksel engellilerin kişisel gelişimleri, becerileri de geliştirilecek." dedi.
Terapide devamlılığın önemini vurgulayan Karakuş, şunları kaydetti:
"Ailelerin bu konuda sabırlı olmaları gerekir. Ailelerin çoğunun merak ettiği konu 'Çocuğum ne zaman düzelir.' Bununla ilgili belirli bir süre söylemek yanlış olur. Çocuklar 5 seans terapi aldıktan sonra değerlendirmeleri yapılacak. Her engelinin durumu da değişiklik gösteriyor. Kimi 5 seansta, kimi çocuk da 10 seansın sonunda yürüyebiliyor. Merkezde terapi için daha uysal oldukları için pony cinsi atlar tercih ediliyor. Atların çocuklarla çok iyi bağları oluyor. Çocuk ile at bağ kurduktan sonra işler biraz daha kolay oluyor. Çocuk çevredekilerle iletişime veya konuşmaya başlıyor. Bu otizmli çocuklar için geçerli. Bunun yanında at biniş pozisyonunda kalçanın aldığı pozisyon ayağa kalktığımızda veya yürürken aldığımız pozisyonla aynı. Bu da bedensel engellilere, yürüme zorluğu yaşayanlara fayda sağlıyor. Atla terapi hem eğlence hem de tedavi oluyor."