COX'S BAZAR - DİLDAR BAYKAN
Türkiye, Bangladeş'in Cox's Bazaar bölgesinde Arakanlı Müslümanların kaldığı Kutupalong kampında, yaklaşan muson mevsiminde can kaybını önlemek amacıyla bambu evler inşa ediyor.
Bangladeş ve çevre ülkelerde yakın zamanda etkisini gösterecek muson mevsiminin neden olduğu şiddetli yağış ile fırtına, Arakanlı Müslümanların derme çatma barınaklarda yaşadığı kamplar için ciddi tehdit oluşturuyor.
Kamplarda her türlü hijyen imkanından yoksun yaşayan Arakanlı Müslümanlar, muson mevsimindeki şiddetli yağışların etkisiyle oluşabilecek salgın hastalıklarla da karşı karşıya. Arakanlıların yaşadığı kamplarda bu mevsimde kolera, sıtma ve difteri gibi hastalıkların görülmesinden korkuluyor.
Birçok uluslararası yardım ve insan hakları kuruluşu, sınırlı imkanların olduğu kamplarda, yaklaşan muson tehlikesinin neden olacağı sıkıntılara karşı uyarılarda bulunuyor.
Bölgedeki yardım faaliyetlerinin büyük bölümünü üstlenen Türkiye, bu mevsimde Arakanlı Müslümanların hayatlarını daha güvenilir ortamlarda sürdürmeleri için çalışmalarına başladı.
Bu kapsamda, Türk Kızılayı, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Cox's Bazar'daki Kutupalong Kampında "Türk Tepesi" olarak bilinen bölgede bambu konut inşaatı çalışmalarını yürütüyor.
Bu şekilde, Arakanlı Müslümanlar, Türkiye'nin inşa ettiği evlerde muson mevsiminin neden olacağı tehlikeleri daha güvenli şekilde atlatacak.
Türk Kızılayı Bangladeş Delegasyon Başkanı Ali Akgül ve Kızılay Bangladeş Operasyon Yöneticisi Ahmet Erbil, bölgedeki yardım çalışmalarını ve inşa edilen konutları AA muhabirine anlattı.
Kamplarda 1 milyondan fazla kişinin insani yardıma muhtaç durumda yaşadığına dikkati çeken Akgül, küçük bir alanda insanların üst üste yaşadığını, dolayısıyla bölgede su kuyuları, tuvalet ve duşları aynı bölgede yapmak zorunda kaldıklarını belirtti.
Kamplardaki önemli bir sorunun da çöp olduğunu, bu konuda bir şeyler yapılması gerektiğini kaydeden Akgül, "1 milyon insan yaklaşık 200-250 bin aile, 150 bin ev, 50 bin tuvalet ve banyo, 500 okul, 50 hastane ve 200 sağlık ocağı demek. " ifadelerini kullandı.
Ramazanda iftar verilecekAkgül, yaklaşan Muson mevsimi ve Arakanlıları bekleyen tehlikeler hakkında, şunları söyledi:
"Bu ülke (Bangladeş) bir afet ülkesi. Deprem, sel, muson, fırtına ve hortumlar var. Her sene özellikle kıyı kesimde musonla gelen saatte 200- 250 kilometreye ulaşan fırtınalar yaşanıyor. Kamplardaki en büyük tehlike mevcut yapıların ne kadar sağlam olduğuyla ilgili. Eğer beklenen şiddetli fırtınalar buraya gelirse 200- 300 bin kişinin evsiz kalması ve sıfırdan tekrar hayat kurmaya çalışması bekleniyor."
Arakanlı Müslümanların gözünde Türkiye'nin bölgedeki çalışmalarının farklı olduğunu vurgulayan Akgül, "Biz insanlara dokunabiliyoruz, onlarla konuşabiliyoruz, onları anlayabiliyoruz. Ayrıca Türkiye'den geldiğimizi söylediğimizde yerel otoriteler nezdinde de her kapı açılıyor." diye konuştu.
Akgül, Türkiye'nin bölgedeki faaliyetlerini yerel halkı da kapsayacak şekilde genişletmek istediklerini, bu çerçevede ramazan ayında yerleşim yerlerinde iftar verileceğini kaydetti.
Kızılay Operasyon Yöneticisi Erbil de bölgede çalışmalarına başlanan bambu konut inşaları hakkında, "Türk Tepesi olarak adlandırılan bölgede TDV, AFAD ve Türk Kızılayı bir noktadan bambu konut inşasına başladı. Evleri farklı versiyonlarda yaptık. İçinde kültür merkezi, medrese, su kuyusu, çamaşırhane olan bir kompleks yapıyoruz. Buradaki çamaşırhane de anneler için çok büyük bir ihtiyaç. Bir anne burada. hem çocuğunu yıkayabilir, hem de çamaşırını yıkayıp çıkabilir. Deterjanı da biz vereceğiz." ifadelerini kullandı.
Bölgedeki her bir evin maliyetinin 750-800 dolar olduğunu bilgisini paylaşan Erbil, bugüne kadar Kızılay'ın Arakan kamplarında yaptığı 7,5-8 milyon liralık yardımın tamamının bağışlarla gerçekleştiğine dikkati çekti.